Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu üyeleri Hüseyin Yayman, Gülistan Kılıç Koçyiğit ve Feti Yıldız, İmralı Adası’nda PKK lideri Abdullah Öcalan ile yaklaşık 3 saat süren bir görüşme gerçekleştirdi. Üç isim dün adaya helikopter ile gitti. Görüşmede devlet görevlileri yer almadı, fotoğrafı çektirilmedi. Tutanak oluşturmak için ses kaydı alındı ancak bundan sonraki süreçte tutanakların hangi yöntemle komisyonun diğer üyeleriyle paylaşılacağı ya da kamuoyuyla paylaşılıp paylaşılmayacağı netleşmedi.
Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun üç üyesinin pazartesi günü gerçekleşen İmralı ziyareti, 2 saat 50 dakika sürdü. AKP’den Hüseyin Yayman, DEM Parti’den Gülistan Kılıç Koçyiğit ve MHP’den Feti Yıldız’dan oluşan heyet, İmralı Adası’na İstanbul’dan helikopterle gitti.
Ses kaydı alındı, fotoğraf çektirilmedi
‘Yapıcı’ ve ‘olumlu’ gerçekleştiği ifade edilen görüşmede herhangi bir devlet yetkilisi ya da MİT görevlisi yer almadı. Görüşmede sadece PKK lideri Abdullah Öcalan ve üç komisyon üyesi yer aldı. Tutanak oluşturmak için ses kaydı alınan görüşmede, üyeler kendi notlarını tuttu, sorularını yöneltti. Görüşme öncesinde ya da sonrasında Öcalan’la herhangi bir fotoğraf çektirilmedi.
Olumlu ve yapıcı geçtiği ifade edilen görüşmede, Öcalan’ın 27 Şubat çağrısının arkasında duran, sürece dair kararlılığını ortaya koyan değerlendirmeler yaptığı kaydedildi.
“Suriye sorununa ışık tutacak önemli değerlendirmeler”
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, grup toplantısında yaptığı konuşmada, görüşmeye dair şu ifadeleri kullandı: “Suriye sorununun çözümüne ışık tutacak önemli değerlendirmeler yapılmıştır. Kuzeydoğu Suriye özelinde ve Suriye’nin bütünü açısından çözüm sürecinin anahtarı olabilecek bir perspektif ortaya koymuştur. Bu görüşmede, barışın sağlanması ve komisyonun hukuki ile siyasi düzenlemeler üzerindeki çalışmalarını destekleyecek mahiyette değerlendirmeler yapmıştır.”
Görüşmenin detayları komisyonla nasıl paylaşılacak?
İmralı’da yapılan bu görüşmenin değerlendirileceği 19’uncu komisyon toplantısının tarihi netleşmedi. En geç önümüzdeki hafta yapılması beklenen toplantının gizli mi yoksa açık mı yapılacağı, görüşmenin tutanaklarının diğer komisyon üyeleriyle ne şekilde paylaşılacağı ise henüz net değil. Toplantının açık mı yoksa kapalı mı olacağına komisyon karar verecek. Görüşme tutanaklarının bütününün mü, yoksa özetinin mi paylaşılacağına da yine komisyon karar verecek.
Komisyon üyesi siyasetçiler toplantının basına açık olmasından ve görüşmenin tüm detaylarının kamuoyuyla paylaşılmasından yana; hem şeffaflık hem de sürece sunacağı katkı açısından tutanakların da paylaşılması gerektiği görüşünde.
CHP kararının arkasında, İmamoğlu ne düşünüyor?
CHP’nin İmralı’ya gitmeme kararı da siyasetin gündemindeki yerini koruyor. Parti yönetiminin ezici çoğunluğu İmralı’ya gidilmemesi kararını doğru bulduğunu ifade ediyor. CHP’nin tutuklu Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun ise başlangıçta İmralı’ya gidilmesi gerektiği yönünde görüş bildirdiği ancak yaptığı görüşmeler sonrasında partinin kararına saygı duyacağını söylediği ifade ediliyor.
Gitmeme kararını riskleri görerek aldıklarını ifade eden bir CHP’li yönetici, İmralı’ya gidiş meselesinin ‘turnusol’, ‘temel ölçüt’ gibi gösterilmesinin ve bir ‘dayatma’ gibi CHP’ye sunulmasının kabul edilemeyeceğini ifade etti.
“Serinkanlı olunmalı”
DEM Partili isimlerin CHP’nin kararı sonrasında duygusal tepkileri olduğunu kaydeden CHP’li bir yönetici, sürecin serinkanlılık gerektirdiğini, CHP’nin komisyondaki pozisyonu ve sürece katkı sunmaktaki kararlılığında bir değişiklik olmadığını kaydetti.
Bir başka CHP’li isim, “CHP’nin sürece dair tutumu başından beri pozitif. Bunca şeyle uğraşırken, başına bunca şey gelirken CHP’nin sürece bakışı, duruşu teşekkürü hak ediyor. Bu tavrımızı sürdürmeye devam edeceğiz” dedi.
Haberin kaynağına buradan ulaşabilirsiniz






















