Kronostan Sevinç Özarslan’ın haberine göre, Kara Havacılık Komutanlığı davasında hükümlüyken 3 ay önce lenf kanseri teşhisi konulan ve cezaevinde kalmasında sakınca bulunduğu için Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 3. İhtisas Kurulu tarafından 22 Mart 2023’te “6 ay infaz ertelemesi” verilen kursiyer teğmen Hüseyin Zengin, hala tahliye edilmedi.
Zengin’in babası Fuat Zengin tahliye kararı vermesi gereken mahkemelerin topu birbirine attığı belirterek “Geçen haftadan bu yana Giresun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeyiz. Oğlum hastanenin mahkum koğuşunda kalıyor. Adli Tıp’ın verdiği tahliye kararına rağmen Ankara Bölge Adliye Mahkemesi dün topu Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesine attı, yetki sizde dedi. Tüm masumların, hasta mahpusların sevdiklerine kavuşacağı bir ramazan olsun inşallah. Desteklerini bekliyoruz.” dedi.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin, Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdiği yazıda “Tahliye hususunda dairemizce yapılacak bir işlem bulunmadığı ve bu husustaki takdir yetkisinin dosyanın ilk derece yargılanmasını yapan mahkemenize ait olduğu gereğinin takdir ve ifası bilgilerinize arz olunur” denildi.
ÜÇ KEZ AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBETLE YARGILANDI
Hüseyin Zengin, Kara Harp Okulu’ndan mezun olduktan sonra Ankara Güvercinlik Kara Havacılık Okulu’nda 18 aylık helikopter, kargo ve nakliye uçakları için pilotluk eğitimi aldı. Zengin, 15 Temmuz’dan iki gün sonra ifade vermek üzere birliğine çağrıldı ve 34 arkadaşıyla birlikte gözaltına alınıp tutuklandı.
152 kişinin yer aldığı Kara Havacılık Komutanlığı davasında üç kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla yargılanan Zengin ve arkadaşları, “Anayasayı ihlale yardım” gerekçesiyle 12 yıl 6 ay ile 18 yıl arasında değişen sürelerde hapisle cezalandırdı.
“SUÇSUZLUĞUMU KANITLAMAK İÇİN KENDİM GELİP TESLİM OLDUM”
İlk ifadesi 28 Temmuz 2016’da alınan Zengin, o gece birliğinden hiç çıkmadığını, silahını kullanmadığını ve Kara Havacılık Komutanlığı’nın Fidanlık Nizamiyesi kısmında nöbet tutması için verilen emri yerine getirdiğini söylemişti. Zengin, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından alınan ifadesinde “Benim darbe olayıyla ilişkim yoktur. Kesinlikle silahımla ateş etmedim, nizamiye dışına çıkmadım. Suçsuzluğumu kanıtlamak için kendim gelip teslim oldum.” demişti.