Türkiye’deki 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Belçika’da NATO’da görev yapan Türk subaylar o gece başlarından geçenleri Euronews’e anlattı.
“Olayı anlamaya çalışırken eşime dedim ki darbeden söz ediliyor ancak bu darbeye benzemiyor. Darbenin böyle yapılmadığını söyledim. Türkiye’de daha önce birçok darbe yapıldı. Gece geç saatlerde yapılıyor, bütün geçiş noktaları kontrol altına alınıyor, bütün medya kuruluşları kapatılıyor. Sabah olunca halkı darbeden haberdar etmek, ve evden çıkılmamasını söylemek için ortada bir tek basın kuruluşu kalıyor. Ancak burada tam tersi oldu. Akşam saat 9-10 gibiydi, herkes dışarıdaydı ve cumhurbaşkanı insanların sokağa dökülmesi için çağrıda bulundu. İlginç bir durumdu. Darbeye benzemiyordu.”
Türk subaylar NATO’nun en üst askeri operasyon karargahı olan SHAPE’te görev yapan yaklaşık 90 askeri personelden 70’inin tasfiye edildiğini söyledi:
“27 Eylül’de 200’den fazla ismin bulunduğu bir liste ortaya çıktı. Daha önce hiçbir şekilde tehlikeli bir durumda olduğumu düşünmüyordum çünkü Brüksel’deydim ve hukuk ilkelerine uyulacağını düşünüyordum. Kendimizi savunabileceğimizi ve darbe girişimine katılmamızın mümkün olmadığını kanıtlayabileceğimizi düşünüyordum. Belçika’da görevimizin başındaydık. Ancak liste yayınlandığında katılıp katılmamamızla ilgilenmedikleri çok açık ve netti. Tasfiyeler yapılıyordu.”
Türk subaylar Brüksel’deki NATO karargahında çalışan 53 kişilik personelden hala görevine devam etmekte olan sadece 3 kişi kaldığını ifade etti:
“Yasal olmayan bir şekilde dönmeniz için size emir veriliyor. Bunun için hiçbir sebep yoktu. Arayınca devlet sırrı deniliyor, suçlamalara yönelik bilgi verilmiyor. Neler olduğuna ve suçlamalara dair hiçbir bilgi verilmedi. Sadece adli süreç yaşandığını, geri dönmemiz gerektiğini söylediler.
Hazır olanlar, Türkiye’ye ulaşınca, havalimanında veya Genelkurmay Başkanlığı’nda tutuklandılar. Bütün bunları gördük ve bir yerde durmamız gerektiğini anladık.”
Belçika’da iltica talebinde bulunan Türk subaylar durumun bir an önce açıklığa kavuşturulmasını istiyor:
“Doğruyu söylemek gerekirse o gece neler yaşandığını anlamadık. Bizi en çok üzen bu. O gece neler olduğunu hala bilmiyoruz. Hükümetin söyledikleri ile tecrübeli insanların söyledikleri uyuşmuyor.”
Türkiye’deki 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Belçika’da NATO’da görev yapan Türk subaylar o gece başlarından geçenleri Euronews’e anlattı.
“Olayı anlamaya çalışırken eşime dedim ki darbeden söz ediliyor ancak bu darbeye benzemiyor. Darbenin böyle yapılmadığını söyledim. Türkiye’de daha önce birçok darbe yapıldı. Gece geç saatlerde yapılıyor, bütün geçiş noktaları kontrol altına alınıyor, bütün medya kuruluşları kapatılıyor. Sabah olunca halkı darbeden haberdar etmek, ve evden çıkılmamasını söylemek için ortada bir tek basın kuruluşu kalıyor. Ancak burada tam tersi oldu. Akşam saat 9-10 gibiydi, herkes dışarıdaydı ve cumhurbaşkanı insanların sokağa dökülmesi için çağrıda bulundu. İlginç bir durumdu. Darbeye benzemiyordu.”
Türk subaylar NATO’nun en üst askeri operasyon karargahı olan SHAPE’te görev yapan yaklaşık 90 askeri personelden 70’inin tasfiye edildiğini söyledi:
“27 Eylül’de 200’den fazla ismin bulunduğu bir liste ortaya çıktı. Daha önce hiçbir şekilde tehlikeli bir durumda olduğumu düşünmüyordum çünkü Brüksel’deydim ve hukuk ilkelerine uyulacağını düşünüyordum. Kendimizi savunabileceğimizi ve darbe girişimine katılmamızın mümkün olmadığını kanıtlayabileceğimizi düşünüyordum. Belçika’da görevimizin başındaydık. Ancak liste yayınlandığında katılıp katılmamamızla ilgilenmedikleri çok açık ve netti. Tasfiyeler yapılıyordu.”
Türk subaylar Brüksel’deki NATO karargahında çalışan 53 kişilik personelden hala görevine devam etmekte olan sadece 3 kişi kaldığını ifade etti:
“Yasal olmayan bir şekilde dönmeniz için size emir veriliyor. Bunun için hiçbir sebep yoktu. Arayınca devlet sırrı deniliyor, suçlamalara yönelik bilgi verilmiyor. Neler olduğuna ve suçlamalara dair hiçbir bilgi verilmedi. Sadece adli süreç yaşandığını, geri dönmemiz gerektiğini söylediler.
Hazır olanlar, Türkiye’ye ulaşınca, havalimanında veya Genelkurmay Başkanlığı’nda tutuklandılar. Bütün bunları gördük ve bir yerde durmamız gerektiğini anladık.”
Belçika’da iltica talebinde bulunan Türk subaylar durumun bir an önce açıklığa kavuşturulmasını istiyor:
“Doğruyu söylemek gerekirse o gece neler yaşandığını anlamadık. Bizi en çok üzen bu. O gece neler olduğunu hala bilmiyoruz. Hükümetin söyledikleri ile tecrübeli insanların söyledikleri uyuşmuyor.”