İzmir’de gözaltına alındıktan sonra çıkarıldığı mahkemece ‘darbeye teşebbüs’ iddiasıyla tutuklanan gazeteci Mehmet Kamış ikinci kez hakim karşısına çıktı. Kamış, hiçbir terör örgütüne üye olmadığını, sadece gazetecilik yaptığını anlattı. Mahkeme tutukluluğunun devamına karar verdi. Dava 25 Temmuz saat 10.30’a ertelendi.
Hakkında yakalama kararı bulunan gazeteci Mehmet Kamış, 22 Kasım 2023’te İzmir’de gözaltına alınmıştı. Savcılıktaki sorgusunun ardından 23 Kasım 2023 tarihinde İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sevk edilen Kamış, “kaçma şüphesinin bulunduğu” gerekçesiyle tutuklanmıştı.
Kamış’ın, “Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs”, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs”, “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” ve “örgüt üyeliği” suçlamalarıyla yargılandığı davanın bugün İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Davayı takip eden Punto 24’ün aktardığına göre, tutuklu gazeteci Mehmet Kamış ve avukatı duruşma salonunda hazır bulundu.
Duruşmada tanık olarak dinlenen Asıf Parıldar, Mehmet Kamış’ı gazeteci sıfatıyla tanıdığını, örgütle iltisaklı olup olmadığı konusunda herhangi bir bilgisi olmadığını söyledi.
KAYMAK: ‘ÖRGÜTLE İLGİLİ BİR İLTİSAKINA YA DA EYLEMİNE ŞAHİT DEĞİLİM’
Bir diğer tanık Yusuf Ahmet Kaymak da ifadesinde, “Mehmet Kamış Zaman gazetesinin Genel Yayın Yönetmen Yardımcısıydı. Kendisini yayıncı ve yazar kimliğiyle bilirim örgütle ilgili bir iltisakına ya da eylemine şahit değilim” dedi.
KAMIŞ: ‘ADİL YARGILANAMAMAKTAN KORKTUĞUM İÇİN TESLİM OLMADIM’
Tanık beyanlarına karşı söz alan Mehmet Kamış, “Ben taşhiye toplantısına katılmadım. Gazete içerisindeki işim, çıkan gazetenin yayın kurallarına uygun olup olmadığını denetlemekti. Manşet hatası, yazım hatası ve basım hatası olup olmadığını kontrol ederdim. Benimle ilgili olmadığı için reklam toplantılarına arada bir katılırdım. Bazen farklı bir görüş sunmam için davet edilirdim. 2009-2010 yıllarında yapılan ‘görünmez cam duvarlar’ diye bir reklam toplantısına katıldığımı hatırlıyorum sadece. Gazeteden ayrıldıktan 10 ay sonra hakkımda dava açıldı. Adil yargılanamamaktan korktuğum için teslim olmadım. Gazetede yaptığım bütün işler son derece açık ve Basın Kanunu’na uygundu. Hiçbir örgütle ilgim ve alakam yoktur. Suçlamaları kabul etmiyorum” ifadelerini kullandı.
AVUKAT: ‘MÜVEKKİL TALİMATLA HESAP AÇIP KAPATMAMIŞTIR’
Kamış’ın avukatı, “Dosyaya Bank Asya ile ilgili bir rapor gelmiş. Rapor, kendi içerisinde hatalı ve tutarsız şekilde hazırlanmış. Bilirkişi kendi görev sorumluluğunu aşan yorumlarda bulunmuştur. Müvekkil 1998 yılında hesabı açmış ve 2016 yılına kadar kapatılmadan devam etmiş. Müvekkilin hesabına 2014 yılının Mart ayında 35 bin liralık bir giriş olmuş. Bu para müvekkilin abisinin yatırdığı paradır. Bu para banka kapatılana kadar da orada kalmıştır. Banka hesap hareketlerinin talimatla açılıp kapandığı yorumu yanlış çünkü müvekkil talimatla hesap açıp kapatmamıştır” dedi.
Tutukluluğun bir tedbir olduğunu hatırlatan Kamış’ın avukatı, müvekkilinin adli kontrol hükümleri uygulanarak tahliyesini talep etti. Savcı ise Kamış’ın tutukluluk halinin devamını istedi. Duruşmaya ara verildi.
MAHKEME, TAM TEŞEKKÜLLÜ DEVLET HASTANESİ’NDEN RAPOR İSTEDİ
Verilen aranın ardından kararını açıklayan mahkeme, Mehmet Kamış’ın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Mahkeme, Marmara Kapalı Cezaevi Müdürlüğüne yazı yazılarak Kamış’ın en yakın tam teşekküllü devlet hastanesine sevkinin sağlanmasını ve cezaevi koşullarında kalmasında sakınca olup olmadığına dair rapor aldırılmasını istedi.