Greenpeace Akdeniz hava kalite izleme istasyonlarının verilerini analiz ederek hava kirliliğinin en yoğun olduğu 20 bölgesini belirledi. İlk sırada Hatay’ın İskenderun ilçesi (merkez) yer alıyor.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre hava kirliliği dünya genelinde dakikada 13 insanın ölümüne yol açıyor. Türkiye’deyse hava kirliliği nedeniyle ölüm beşimci sırada yer alıyor.
Greenpeace Akdeniz, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın ulusal hava kalitesi izleme ağında yer alan istasyonlardan 2023 yılı boyunca PM 10 verilerini analiz etti.
PM 10, 10 mikrometre veya daha küçük çaplı partiküller anlamına geliyor. Bu, tüm kirleticiler arasında en zararlı ve tehlikeli olanı. PM 10 kirleticisine solunum sistemi direnç gösteremez. Bu nedenle akciğerin derinliklerine kadar nüfuz eder.
PM 10 verilerine göre en kirli 20 bölge sırasıyla şöyle:
İlk sırada yer alan Hatay’ın İskenderun Merkez ilçesindeki ölçüm istasyonu 2023 yılında Türkiye’nin en kirli havasını kayıtlara geçirdi. İlçede 235 gün boyunca PM 10 limit değerinin aşıldığı kirli hava solundu.
2023 verilerinin analizinden sonra ortaya çıkan sonuçlardan öne çıkanları şöyle:
- 2023 yılına PM 10 kirleticisi açısından bakıldığında Türkiye’de, DSÖ standartlarına göre havası temiz şehir olmadığı görüldü.
- İstanbul’un en kirli 10 ilçesinde yaşayan yaklaşık 4.6 milyon insan ulusal standartlara göre 2023’te kirli hava soludu.
- İstanbul’un havası en kirli semti olan Göztepe’de ulusal yönetmeliğe göre 222 gün boyunca kirli hava soludu.
- Ankara’nın havası en kirli ilçesi Altındağ. İlçede Siteler bölgesinde yaşayanlar 172 gün, Ulus bölgesinde ise 135 gün boyunca PM 10 limitinin aşıldığı kirli havaya maruz kaldı.
- İzmir’de PM 10’un yıllık ortalaması ulusal yönetmelikte belirlenen limitin üstünde. İzmir’in en kirli ilk üç bölgesi Torbalı’da 173 gün, Kemalpaşa 126 gün, Alsancak’taysa 136 gün sağlıksız hava solundu.
- Bursa’nın havası en kirli ilçesi Nilüfer’de yaşayanlar 199 gün boyunca PM 10 limitinin aşıldığı sağlıksız havaya maruz kaldı.
İnsan sağlığını tehdit eden başlıca çevre sorunlarından biri hava kirliliğinin önlenmesi için en etkili araç, yönetmelikte yer alan ‘Koruma Bölgesi‘ mekanizması. Bakanlığın verileri birçok noktada hava kirliliğinin tehlike boyutlara ulaştığını ortaya koyuyor ama buna rağmen hala ‘Koruma Bölgesi’ kararı alınmıyor.
Greenpeace İklim ve Enerji Uzmanı Gökhan Ersoy raporla ilgili şunları dedi:
“Fosil yakıt merkezinde şekil alan ısınma, ulaşım ve sanayi politikalarımız kentlerimizi birer kirlilik kapanına çeviriyor ve temiz hava hakkımızı gasp etmeye devam ediyor. Son üç yıldaki bölge sıralamalarına baktığımızda, kentlerin kirlilik oranında radikal bir değişim olmazken sadece birkaç basamak ile yerlerinin değiştiğini ve hala yönetmelikte belirtilen yıllık ortalama limit değerin aşıldığını görüyoruz. Bu da kronik bir sorun halini alan hava kirliliğinin getirdiği sağlık riskini yükseltiyor. Deprem bölgesinden üç farklı kentin de bu yıl listede olması ve Hatay ile Osmaniye’nin ilk kez en kirli 10 bölge arasında yer alması ise enkaz kaldırma çalışmalarının neden olduğu ek kirlilik yükünün halk sağlığı açısında tolere edilemeyeceğini gösteriyor. Çünkü bu üç kentteki bütün istasyonlar yıllık limit değeri aştı.”