Altı gün önce gözaltına alınıp hapse gönderilen 31 yaşındaki Merve Hande Kayış’ın annesi ve eşi, üç çocuk sahibi bir annenin evlatlarından koparılmasına isyan etti.
İstanbul’da 20 Nisan’da gözaltına alındıktan sonra 22 Nisan’da tutuklanıp Gebze Kadın Kapalı Cezaevine gönderilen üç çocuk sahibi Merve Hande Kayış’ın eşi ve annesi KHK TV‘ye konuştu. 13 aylık ikiz bebekleri Ömer ve Mihriban’ın bir haftadır anne sütünden mahrum kaldığını ifade eden Emre Kayış, 4 yaşındaki büyük kızı Serra’nın da bu durumdan çok etkilendiğini söyledi.
Kızının iftar sofrasında hüzünlendiğini belirten Kayış, “Kızımız yok uysaldı. Dün iftar sofrasında kaşığı ağzına götürürken ben annemi özledim diye ağlamaya başladı. Ne diyeceksin bu çocuğa. 4 yaşında. Anlatamıyorsun ki… Anne bir gecede gitti. Gece yatarken vardı, sabah yok. Eve anneanne gelmiş. Annesini soruyor. Soruların cevabını veremiyorsun, nasıl tepki verecek, çocukta kalıcı bir iz bırakacak mı?” dedi.
Merve Hande Kayış ve kızı Serra.
“BİR GECE YARISI 15 POLİS GELDİ”
Yaklaşık 15 polisin gece yarısı 01.30’da evlerine geldiğini ifade eden Emre Kayış, “1,5 saat evi aradılar. O sırada kayınpederimi aradım gelmeleri için. Biz normal legal yolla hayatını yaşayan insanlardık. Havuz medyasının bahsettiği gibi burası bir gaybubet evi değil.” diye konuştu.
Kayış, eşinin neden tutuklandığı ise şöyle anlattı: “Tanık ifadeleri var. Bu tanıklar öğrenci olduğu yıllarda ‘şu evde gördüm, bu evde gördüm’ gibi ifade vermişler. Ve şu anki iktidarın milat diye belirttiği 17-25 2013’ten önceki tarihler. Bylock programını kullandığını söylediler. Bir de bir öğrenci evinde çıkan kitapta parmak izi varmış. Yanlış anlamayın, silah değil kitapta parmak izi bulunmuş. Suçlamalar tamamen bu. Benim ikizlerim 13 aylık. 4 gündür ağlıyorlar.”
“NE GÜZEL KIZIMIN KİTAPTA PARMAK İZİ VAR, SİLAHTA YOK”
Bir haftadır torunlarına bakan Merve Hande Kayış’ın annesi Emine Erel, “Bu nasıl bir vicdan. Nasıl bir adalet, nasıl bir hukuk. Benim kızımın hiç kimseye kötülüğü olmadı. Böyle hesapsız kitapsız gelip de eve girip de apar topar götürdüler. Elin kolun bağlı hiçbir şey yapamıyorsun. Adalet bu mu, hukuk bu mu? Benim babam da icra memuruydu. ben biliyorum insanlar nasıl tutuklanır, nasıl götürülür.” diye konuştu.
Torunlarının terk edilme korkusu yaşadıklarını anlatan Erel, “Üç çocuk da şu anda babalarından çok bana yapışıyorlar. O 13 aylık bebek bile başımı omuzuma koyduğu zaman bana öyle bir sıkı tutunuyor ki, ya bırakır gidersem. Şu aziz mübarek günde ben de dedesi de ne sahur bildik ne iftar. Benim kızım ne yaptı? Adam mı öldürdü. Ne güzel benim kızımın kitaplarda parmak izi var. Silah da yok, hukuksuzlukta, yalanda, yolsuzlukta yok.” ifadelerini kullandı.
“ADLİYENİN ÖNÜNDE GÖRÜŞTÜRMEDİLER”
Emine Erel: “Adliyenin önüne gittiğimizde zaten kızımla görüştürmediler. Bir sarılayım dedim yaklaştırmadılar. İkizlerden kız olan benim, oğlan dedesinin kucağındaydı. Kızım benim yüzüme bile bakmıyordu, sadece ‘Anne ne olur çocuklarıma güzel bak’ dedi. Arabaya bininceye kadar bana bunu söyledi. Üzülme kızım, ben güzel bakacağım dedim ama nereye kadar bakabilirim. Gücüm yetmiyor. Gerçekten yetmiyor.”
