Sekiz günü tecritte olmak üzere 10 gün gözaltına kalan Taşkıran, sosyal medya hesabından yaptığı bir dizi paylaşımla yaşadıklarını anlattı.
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile idari hakimlikten ihraç edilen ve daha sonra KHK mağdurlarının sesini duyurmak amacıyla KHK TV için muhabirlik yapan Büşra Taşkıran, 10 gün süren gözaltı sırasında kendisine, Ankara Terörle Mücadele Şubesi’nde (TEM), “Hakkında bir iddia yok ama sen biraz nezarethanede düşün belki aklına bir şey gelir” denildiğini belirtti.
Taşkıran, “Özgürüm.. 8 günü tecrit olarak geçen 10 günlük gözaltım son buldu. Mükerrer olarak hukuksuzca F…’ye üyelikten, hakkımda hiçbir iddia olmamasına rağmen hakimlik sınav sorularını almaktan gözaltına alındım” ifadelerini kullandı ve ekledi:
“Ankara Tem Şubeye ilk geldiğimde hakkımda var olan iddiaları sordum. “Hakkında bir iddia yok ama sen biraz nezarethanede düşün belki aklına bir şey gelir” denildi. Bir insanın hayatı bu kadar ucuz mu?
Peki gözaltında kimler mi vardı? Bebekli anneler, gebe kadınlar ve yine bu ülkenin orta gelirli ailelerinin çocukları.. Bu ülkenin çocuklarını terörist yapamazsınız. Benden terörist yaratamazsınız! Yeni bir mücadele başlıyor. Ben daha güçlüyüm!”
Özgürüm..
8 günü tecrit olarak geçen 10 günlük gözaltım son buldu.
Mükerrer olarak hukuksuzca fetö üyelikten, hakkımda hiçbir iddia olmamasına rağmen hakimlik sınav sorularını almaktan gözaltına alındım.— busrataskıran (@bsrtskrnn) November 21, 2019
Peki gözaltında kimler mi vardı?
Bebekli anneler, gebe kadınlar ve yine bu ülkenin orta gelirli ailelerinin çocukları..Bu ülkenin çocuklarını terörist yapamazsınız.
Benden terörist yaratamazsınız!
Yeni bir mücadele başlıyor.
Ben daha güçlüyüm!
— busrataskıran (@bsrtskrnn) November 21, 2019
Taşkıran son zamanlarda KHK TV’ye ve Euronews’e röportajlar, söyleşiler ve haberler yapıyordu.
Daha önce yaşadığı mağduriyetleri anlatan Taşkıran “Ben KHK’lıyım, ben terörist değilim” demişti. Taşkıran, şunları anlatmıştı:
“Sekiz ay sekiz gün cezaevinde kaldığım sürede üç koğuş değiştirdim. Çünkü idarenin yaptığı hukukî olmayan bütün eylemlerini infaz hâkimliğine taşıyordum. Sekiz ay boyunca Ben bir hukukçu olarak cezaevlerine denetime girdim diye düşündüm. Cezaevindeki bütün eksiklikleri yazdım. OHAL dönemi çok büyük sıkıntıları içinde barındırdı. Eğitim hakkı ihlâlleri anayasada geçen en temel haklarını insanlar bu dönemde elde edemediler. Yasalarla engellendi.”