Dünyadaki siyasi mahkumların özgürlük taleplerini çizen karikatürist Costantini, Hakan Arslan’ı ve babasını çizerken hissettiklerini “Son derece trajik ve aynı zamanda şiddetliydi” sözleriyle anlattı.
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 2 Aralık 2015’te ilan edilen sokağa çıkma yasağı sürecinde yaşanan çatışmalarda yaşamını yitiren Hakan Arslan’ın kemikleri 7 yıl aradan sonra 29 Ağustos’ta babası Ali Rıza Arslan’a bir torba içerisinde teslim edildi. Arslan’ın cenazesi Erzurum’a götürülerek Karayazı ilçesine bağlı Çavuş köyünde defnedildi.
İtalyan aktivist ve karikatürist Gianluca Costantini, Arslan’ın babasını ve Arslan’ın kemiklerinin içinde yer aldığı torbayı İstanbul sokaklarındaki bir duvara çizdi.
Costantini, karikatürünü sosyal medyada, “Türkiye’nin güneydoğusundaki Diyarbakır ilindeki bir mahkeme, Hakan Arslan’ın kentte askeri operasyon sırasında hayatını kaybetmesinden yaklaşık yedi yıl sonra cenazesini plastik bir torba içinde ailesine törensiz bir şekilde iade etti” notuyla paylaştı.
Politika ve insan hakları konularında çalışan, çizimler, yerleştirmeler ve grafik romanlar yapan bir sanatçı ve aktivist olan Costantini, sanatını dünyadaki tüm siyasi mahkumların ve özgürlük savunucularının özgürlüğünü savunmak ve talep etmek için kullanıyor. Costantini, Türkiye dahil birçok ülkede yaşanan olayları yakından takip ediyor.
COSTANTİNİ TÜRKİYE’YE GİREMİYOR
Duvar’dan Ferhat Yaşar’ın haberine göre, uzun yıllardır Türkiye’yi takip ettiğini belirten Costantini, 2005’ten beri İstanbul’u zaman zaman ziyaret ettiğini söyledi. Gezi eylemleri ve Doğu illerindeki kent çatışmalarını çizen Costantini, 2016 yılındaki darbe girişiminden sonra ‘terörle’ suçlandı ve o günden beri Türkiye’ye gelemiyor. Karikatürlerini paylaştığı internet sitesine ise erişim engeli getirildi. Costantini, çeşitli ülkelerin kentlerinde çekilen boş duvarların fotoğraflarını topluyor. Yakından takip ettiği insan hakları ihlallerini de bu duvarlara çiziyor. Costantini, kendisine İstanbul’dan gönderilen bir duvarın üzerine de Aslan’ı ve babasını resmetti.
“İstanbul’a aşık olduğunu” belirten Costantini, “Hep oradaydım, LeMan dergisiyle iş birliği, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde atölye ve Osman Hamdi Bey’i anlatan bir çizgi roman yaptım. 2012’den beri Gezi eylemini ve Cizre’deki yaşananları takip ediyorum” dedi.
‘SON DERECE TRAJİK…’
“O fotoğrafı gördüğümde çizme ihtiyacı hissettim” diyen Costantini, “Son derece hareketli, trajik ve aynı zamanda şiddetliydi. O adamın elinde oğlunun kemikleri var. O adamın elinde oğlu var…” ifadelerini kullandı.
Costantini, Türkiye’de yaşananlardan ve iktidarın tutumundan dolayı endişeli olduğunu söyledi.
Dünyadaki siyasi mahkumların özgürlük taleplerini çizen karikatürist Costantini, Hakan Arslan’ı ve babasını çizerken hissettiklerini “Son derece trajik ve aynı zamanda şiddetliydi” sözleriyle anlattı.
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 2 Aralık 2015’te ilan edilen sokağa çıkma yasağı sürecinde yaşanan çatışmalarda yaşamını yitiren Hakan Arslan’ın kemikleri 7 yıl aradan sonra 29 Ağustos’ta babası Ali Rıza Arslan’a bir torba içerisinde teslim edildi. Arslan’ın cenazesi Erzurum’a götürülerek Karayazı ilçesine bağlı Çavuş köyünde defnedildi.
İtalyan aktivist ve karikatürist Gianluca Costantini, Arslan’ın babasını ve Arslan’ın kemiklerinin içinde yer aldığı torbayı İstanbul sokaklarındaki bir duvara çizdi.
Costantini, karikatürünü sosyal medyada, “Türkiye’nin güneydoğusundaki Diyarbakır ilindeki bir mahkeme, Hakan Arslan’ın kentte askeri operasyon sırasında hayatını kaybetmesinden yaklaşık yedi yıl sonra cenazesini plastik bir torba içinde ailesine törensiz bir şekilde iade etti” notuyla paylaştı.
Politika ve insan hakları konularında çalışan, çizimler, yerleştirmeler ve grafik romanlar yapan bir sanatçı ve aktivist olan Costantini, sanatını dünyadaki tüm siyasi mahkumların ve özgürlük savunucularının özgürlüğünü savunmak ve talep etmek için kullanıyor. Costantini, Türkiye dahil birçok ülkede yaşanan olayları yakından takip ediyor.
COSTANTİNİ TÜRKİYE’YE GİREMİYOR
Duvar’dan Ferhat Yaşar’ın haberine göre, uzun yıllardır Türkiye’yi takip ettiğini belirten Costantini, 2005’ten beri İstanbul’u zaman zaman ziyaret ettiğini söyledi. Gezi eylemleri ve Doğu illerindeki kent çatışmalarını çizen Costantini, 2016 yılındaki darbe girişiminden sonra ‘terörle’ suçlandı ve o günden beri Türkiye’ye gelemiyor. Karikatürlerini paylaştığı internet sitesine ise erişim engeli getirildi. Costantini, çeşitli ülkelerin kentlerinde çekilen boş duvarların fotoğraflarını topluyor. Yakından takip ettiği insan hakları ihlallerini de bu duvarlara çiziyor. Costantini, kendisine İstanbul’dan gönderilen bir duvarın üzerine de Aslan’ı ve babasını resmetti.
“İstanbul’a aşık olduğunu” belirten Costantini, “Hep oradaydım, LeMan dergisiyle iş birliği, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde atölye ve Osman Hamdi Bey’i anlatan bir çizgi roman yaptım. 2012’den beri Gezi eylemini ve Cizre’deki yaşananları takip ediyorum” dedi.
‘SON DERECE TRAJİK…’
“O fotoğrafı gördüğümde çizme ihtiyacı hissettim” diyen Costantini, “Son derece hareketli, trajik ve aynı zamanda şiddetliydi. O adamın elinde oğlunun kemikleri var. O adamın elinde oğlu var…” ifadelerini kullandı.
Costantini, Türkiye’de yaşananlardan ve iktidarın tutumundan dolayı endişeli olduğunu söyledi.
Dünyadaki siyasi mahkumların özgürlük taleplerini çizen karikatürist Costantini, Hakan Arslan’ı ve babasını çizerken hissettiklerini “Son derece trajik ve aynı zamanda şiddetliydi” sözleriyle anlattı.
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 2 Aralık 2015’te ilan edilen sokağa çıkma yasağı sürecinde yaşanan çatışmalarda yaşamını yitiren Hakan Arslan’ın kemikleri 7 yıl aradan sonra 29 Ağustos’ta babası Ali Rıza Arslan’a bir torba içerisinde teslim edildi. Arslan’ın cenazesi Erzurum’a götürülerek Karayazı ilçesine bağlı Çavuş köyünde defnedildi.
İtalyan aktivist ve karikatürist Gianluca Costantini, Arslan’ın babasını ve Arslan’ın kemiklerinin içinde yer aldığı torbayı İstanbul sokaklarındaki bir duvara çizdi.
Costantini, karikatürünü sosyal medyada, “Türkiye’nin güneydoğusundaki Diyarbakır ilindeki bir mahkeme, Hakan Arslan’ın kentte askeri operasyon sırasında hayatını kaybetmesinden yaklaşık yedi yıl sonra cenazesini plastik bir torba içinde ailesine törensiz bir şekilde iade etti” notuyla paylaştı.
Politika ve insan hakları konularında çalışan, çizimler, yerleştirmeler ve grafik romanlar yapan bir sanatçı ve aktivist olan Costantini, sanatını dünyadaki tüm siyasi mahkumların ve özgürlük savunucularının özgürlüğünü savunmak ve talep etmek için kullanıyor. Costantini, Türkiye dahil birçok ülkede yaşanan olayları yakından takip ediyor.
COSTANTİNİ TÜRKİYE’YE GİREMİYOR
Duvar’dan Ferhat Yaşar’ın haberine göre, uzun yıllardır Türkiye’yi takip ettiğini belirten Costantini, 2005’ten beri İstanbul’u zaman zaman ziyaret ettiğini söyledi. Gezi eylemleri ve Doğu illerindeki kent çatışmalarını çizen Costantini, 2016 yılındaki darbe girişiminden sonra ‘terörle’ suçlandı ve o günden beri Türkiye’ye gelemiyor. Karikatürlerini paylaştığı internet sitesine ise erişim engeli getirildi. Costantini, çeşitli ülkelerin kentlerinde çekilen boş duvarların fotoğraflarını topluyor. Yakından takip ettiği insan hakları ihlallerini de bu duvarlara çiziyor. Costantini, kendisine İstanbul’dan gönderilen bir duvarın üzerine de Aslan’ı ve babasını resmetti.
“İstanbul’a aşık olduğunu” belirten Costantini, “Hep oradaydım, LeMan dergisiyle iş birliği, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde atölye ve Osman Hamdi Bey’i anlatan bir çizgi roman yaptım. 2012’den beri Gezi eylemini ve Cizre’deki yaşananları takip ediyorum” dedi.
‘SON DERECE TRAJİK…’
“O fotoğrafı gördüğümde çizme ihtiyacı hissettim” diyen Costantini, “Son derece hareketli, trajik ve aynı zamanda şiddetliydi. O adamın elinde oğlunun kemikleri var. O adamın elinde oğlu var…” ifadelerini kullandı.
Costantini, Türkiye’de yaşananlardan ve iktidarın tutumundan dolayı endişeli olduğunu söyledi.
Dünyadaki siyasi mahkumların özgürlük taleplerini çizen karikatürist Costantini, Hakan Arslan’ı ve babasını çizerken hissettiklerini “Son derece trajik ve aynı zamanda şiddetliydi” sözleriyle anlattı.
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 2 Aralık 2015’te ilan edilen sokağa çıkma yasağı sürecinde yaşanan çatışmalarda yaşamını yitiren Hakan Arslan’ın kemikleri 7 yıl aradan sonra 29 Ağustos’ta babası Ali Rıza Arslan’a bir torba içerisinde teslim edildi. Arslan’ın cenazesi Erzurum’a götürülerek Karayazı ilçesine bağlı Çavuş köyünde defnedildi.
İtalyan aktivist ve karikatürist Gianluca Costantini, Arslan’ın babasını ve Arslan’ın kemiklerinin içinde yer aldığı torbayı İstanbul sokaklarındaki bir duvara çizdi.
Costantini, karikatürünü sosyal medyada, “Türkiye’nin güneydoğusundaki Diyarbakır ilindeki bir mahkeme, Hakan Arslan’ın kentte askeri operasyon sırasında hayatını kaybetmesinden yaklaşık yedi yıl sonra cenazesini plastik bir torba içinde ailesine törensiz bir şekilde iade etti” notuyla paylaştı.
Politika ve insan hakları konularında çalışan, çizimler, yerleştirmeler ve grafik romanlar yapan bir sanatçı ve aktivist olan Costantini, sanatını dünyadaki tüm siyasi mahkumların ve özgürlük savunucularının özgürlüğünü savunmak ve talep etmek için kullanıyor. Costantini, Türkiye dahil birçok ülkede yaşanan olayları yakından takip ediyor.
COSTANTİNİ TÜRKİYE’YE GİREMİYOR
Duvar’dan Ferhat Yaşar’ın haberine göre, uzun yıllardır Türkiye’yi takip ettiğini belirten Costantini, 2005’ten beri İstanbul’u zaman zaman ziyaret ettiğini söyledi. Gezi eylemleri ve Doğu illerindeki kent çatışmalarını çizen Costantini, 2016 yılındaki darbe girişiminden sonra ‘terörle’ suçlandı ve o günden beri Türkiye’ye gelemiyor. Karikatürlerini paylaştığı internet sitesine ise erişim engeli getirildi. Costantini, çeşitli ülkelerin kentlerinde çekilen boş duvarların fotoğraflarını topluyor. Yakından takip ettiği insan hakları ihlallerini de bu duvarlara çiziyor. Costantini, kendisine İstanbul’dan gönderilen bir duvarın üzerine de Aslan’ı ve babasını resmetti.
“İstanbul’a aşık olduğunu” belirten Costantini, “Hep oradaydım, LeMan dergisiyle iş birliği, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde atölye ve Osman Hamdi Bey’i anlatan bir çizgi roman yaptım. 2012’den beri Gezi eylemini ve Cizre’deki yaşananları takip ediyorum” dedi.
‘SON DERECE TRAJİK…’
“O fotoğrafı gördüğümde çizme ihtiyacı hissettim” diyen Costantini, “Son derece hareketli, trajik ve aynı zamanda şiddetliydi. O adamın elinde oğlunun kemikleri var. O adamın elinde oğlu var…” ifadelerini kullandı.
Costantini, Türkiye’de yaşananlardan ve iktidarın tutumundan dolayı endişeli olduğunu söyledi.