KHK mağduru askeri hakim albay Cemil Çelik, pilot Albay Alper Gezeravcı’nın TSK’dan ihracıyla ilgili karar metnini yayınladı. Çiçek, X hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi:
”Uzaya gidecek Alper Gezeravcı askeri casusluk sanığı mı? İlgili haberlerde hem yanlışlıklar hem de saptırmalar var.
1. Bu kişi hakkında yapılan bir idari soruşturma sonrasında düzenlenen “ayırma sicili” üzerine sıralı amirlerince ve sonrasında MSB, Başbakan ve Cumhurbaşkanı imzasıyla/onayıyla 2012 yılında TSK’dan ihraç edilmiş.
2. Kişiye kumpas kurulmamış, tamamen vermiş olduğu ifade dikkate alınmış ve ifadesinde belirttiği hususlar gerekçe gösterilmiş. Hakkında AYİM tarafından verilen kararın atılmayla ilgili maddi vakasının olduğu bölümü aşağıda.”
Gazeteci Adem Yavuz Arslan da TR724’te yayımlanan ‘Alper Gezeravcı, dönüşte sizi sopayla kovalar!’ başlıklı yazısında Gezeravcı’nın TSK’dan ihracıyla ilgili süreci yazdı:
”Meğerse ‘Cemaat mağduru’ olarak gösterilmek istenen Alper Gezeravcı’nın TSK’dan ihracı tamamen özel hayatıyla ilgiliymiş. Eğer sosyal medyaya yayılmasa, kişinin ‘özel hayatı’ diyerek detaylara girmeyecektim ama herkes kararı gördüğü için ben de bahsedebilirim.
Alper Gezeravcı, yurtdışı görevdeyken evli, yabancı bir subay ile ilişki yaşıyor. Siciline yansıyan başka detaylar da var. Nitekim ilgili kararın küpürü sosyal medyada yayıldı. Normal şartlarda “Hiç kimsenin özel hayatı bizi ilgilendirmez.” deyip geçmemiz gereken bir konu Odatv’ciler sayesinde kamuoyuna mal oldu.
Ben de o dönem Ankara’da bulunan kaynaklarımı yokladım. Başka detaylar da öğrendim. Gezeravcı’nın çalkantılı özel hayatı yanında şikayete konu başka icraatları da olmuş. Bana göre soruşturma konusu bile olmayabilir. Sonuçta kışla dışında yaptığı şeyler onun özel hayatı sayılmalı.
Ancak TSK’nın kendine özgü bir disiplin yönetmeliği var. Özellikle de yabancı ülkelerde görevli ya da yabancı kadınlar-erkeklerle ilişkisi olanlara karşı çok katı kuralları var.
Alper Gezeravcı ile ilgili idari soruşturma sonrası ‘ayırma sicili’ yazılıyor ve üçlü kararname ile TSK’dan ihraç ediliyor. 2012 yılında alınan kararda dönemin Milli Savunma Bakanı, Başbakan ve Cumhurbaşkanının onayı var.
İşte burda enteresan bir trafik dönüyor.
Yurtdışında bulunduğu sürede yabancı bir subayla yakınlaşması ile ilgili bilgi Hava Kuvvetleri’ne geldiğinde, Alper Gezeravcı ‘Pergin’ kategorisine alınıyor. ‘Pergin’ şüpheli-dikkat edilmesi gereken personel için kullanılan bir tabir. Bu aşamada Genelkurmay ile Hava Kuvvetleri arasında görüş ayrılıkları yaşanıyor.
Dönemin Genelkurmay Personel Başkanı Korgeneral Kamil Başoğlu Gezeravcı’nın ihracında ısrarlı oluyor. Hava Kuvvetleri’ndeki ilgili subaylar ise istihbaratın ihraç için yeterli olmadığını, bir süre takip edilmesinde fayda olduğunu söylüyorlar.
Ancak dönemin İstihbarat Başkanı Tümgeneral Ziya Kadıoğlu “Yukarıdan gelen emir böyle, ihraç edilsin!” deyip dosyasını hazırlatıyor. Daha sonra da üçlü kararname ile TSK ile ilişiği kesiliyor.
İhracının kararının altında dönemin Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ve Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın da imzası var. Yani; Alper Gezeravcı’nın ihracı ile ilgili bir durum varsa muhatabı görevde, kendisinden sorulabilir.
Enteresan bir detay daha öğrendim. Gezeravcı ile ilgili istihbarat geldiğinde bir mağduriyete mahal vermemek için ‘ihraç için yeterli veri yok, bir süre izlemeye alalım’ diyenler de TSK’dan ihraç edilmiş.”