Saadet Partisi’nin (SP) Ankara Balgat’taki binasına icra getirilmesini sağlayan, SP’nin 31 Mart seçimleri sonrasında binayı boşaltacağı taahhüdüne rağmen, binayı icra yoluyla boşalttıran Fatih Erbakan, AKP’ye ilk kez eleştiride bulunmaya başladı.
“Devletin uçan kuşa borcu var, adalet karaborsada. Firavunların piramitlerine taş taşıyan kölelerden farkımız kalmadı” çıkışı yapan Milli Görüş Hareketi’nin vefat eden lideri Necmettin Erbakan’ın oğlu Fatih Erbakan’ın bu çıkışı, bir dönem AKP’ye en güçlü muhalefeti yapan ancak bir süre sonra AKP saflarında siyasete devam eden Süleyman Soylu ve Numan Kurtulmuş’u getirdi.
Bu iki isim de AKP’ye en keskin muhalefeti yaparken, AKP lideri Tayyip Erdoğan ile görüşmenin ardından siyasi kariyerlerine AKP’de devam etme kararı almıştı. Hem Soylu hem Kurtulmuş, AKP’den yolsuzlukların ve kötü yönetimin hesabını sorma sözü vermişti. Bir anda saf değiştirmeleri, aradan yıllar geçmesine rağmen hala önlerine geliyor ve güvenilirlikleri sorgulanıyor.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı da olan Fatih Erbakan, muhalefet görüntüsü veren açıklamalarında, “Cumhuriyet tarihinin en borçlu dönemini yaşıyoruz. Vatandaşın, devletin, özel sektörün, belediyelerin uçan kuşa borcu var. Firavunların piramitlerine taş taşıyan kölelerden farkımız kalmadı” yorumunu yaptı.
Erbakan, devletin birçok asli görevini yerine getiremediğini söyledi ve ekledi:
“Ancak bugün Türkiye’mizde adalet sistemine baktığımızda adalet mekanizmasının Türkiye’de can çekiştiğini görüyoruz. Adaletin karaborsaya düştüğünü görüyorum. Bizler yakinen biliyoruz ki bugün Ankara’da adli mercilerde dosya takibi yaparak milyonlar kazanan hukuk büroları kurulmuş. Bugün artık hukuku iyi bilen değil, ilişkileri iyi olan avukatların revaçta olduğu bir döneme geçilmiş.
Hak, hukuk pazara düşmüş, hukuka güven kalmamış, adalet kara borsaya düşmüş. Sadece adalet mekanizmasında değil. Devlette, belediyelerde, bürokraside de adalet kalmamış. Adam kayırma ve torpil had safhada, ehliyet ve liyakat bunlar geçer akçe değil. Dört tane kriter var geçerli olan. Akrabalık, hemşerilik, yandaşlık ve torpil. Adalet yoksa kardeşlik olmaz. Adalet yoksa yaşanabilir bir Türkiye olmaz, adalet yoksa devlet olmaz.
Cumhuriyet tarihinin en borçlu dönemini yaşıyoruz. Vatandaşın, devletin, özel sektörün, belediyelerin uçan kuşa borcu var. Bu 1 trilyon dolarlık borç dolayısıyla Türkiye olarak devletiyle, milletiyle özel sektörüyle her sene 100 milyar dolar borç faizi ödemek mecburiyetindeyiz. Ne demek bu? Firavunların piramitlerine taş taşıyan kölelerden farkımız kalmadı. Her Allah’ın senesi 100 milyar dolar para bulacak, götürüp borcumuzu kapatmaya değil, borcun sadece bir yıllık faizine vereceğiz. Böyle yeniden büyük Türkiye olur mu? Böyle 2023 hedefi olur mu?”