Gazeteci Fatih Altaylı bugün kaleme aldığı köşe yazısında af konusunda çok çarpıcı ifadeler kullandı. Genel af konusu gündemdeki yerini koruyor. Kulislerde de MHP’nin de bu konu hakkında çalışmaları olduğu konuşulurken geçtiğimiz günlerde MHP Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile 20 Eylül’de ‘af’ için değil, mahkumların aynı suçtan farklı sürelerde cezaevinde kalmasına neden olan ‘müddetname’ uygulaması için görüştüğünü söylemişti.
Habertürk yazarı Fatih Altaylı da bugünkü “Hukukçunun isyanı ve pişmanlığı” başlıklı köşe yazısında, AK Parti’nin ilk kez ciddi bir seçim ekonomisi ve seçim yatırımları dönemine girdiğini belirtti.
AK Parti’nin tehlikeli bir maceraya atıldığı ifade eden Fatih Altaylı, “Adı af olmadan yeni bir af hazırlığı içinde. İnfaz indirimi adı altında yüzbinlerce hükümlü seçim öncesi salıverilecek, sokaklardan binbir güçlükle toplanmış, polislerin, savcıların yıllar süren mücadelesi ile en azından bir bölümü topluma tehlike yaratmaktan bir süreliğine de olsa uzaklaştırılmış suç makinaları yeniden aramıza katılacak. Daha önceki aflardan biliyoruz ki, bunların büyük bölümü 3 ila 5 yıl içinde aynı suçları tekrar işleyecek ve yeniden cezaevine girecekler.” dedi.
Fatih Altaylı, af ile ilgili kulisi şöyle:
“Ak Parti, güçlü bir şekilde iktidar olduğu yıllar boyunca hemen hemen hiçbir zaman seçim ekonomisi uygulamadı. Doğru veya yanlış farketmeden, ekonomi politikası ne ise onu aynen sürdürdü. Bundan da bir zarar görmedi. Sadece ekonomi değil, pek çok alanda da benzer bir tavır sergiledi. Bildiğinden şaşmadı. Ancak parti ilk kez ciddi bir seçim ekonomisi ve seçim yatırımları dönemi içinde. Peş peşe ekonomik vaatler ve uzun vadeli olması imkansız projeler açıklıyor. Ve bir de tehlikeli maceraya atılıyor. Adı af olmadan yeni bir af hazırlığı içinde.
İnfaz indirimi adı altında yüzbinlerce hükümlü seçim öncesi salıverilecek, sokaklardan binbir güçlükle toplanmış, polislerin, savcıların yıllar süren mücadelesi ile en azından bir bölümü topluma tehlike yaratmaktan bir süreliğine de olsa uzaklaştırılmış suç makinaları yeniden aramıza katılacak. Daha önceki aflardan biliyoruz ki, bunların büyük bölümü 3 ila 5 yıl içinde aynı suçları tekrar işleyecek ve yeniden cezaevine girecekler. Bu arada olan toplumun geri kalan kesimine olacak. Afla çıkacak olanlar arasında tacizcilerin, tecavüzcülerin, örgüt üyelerinin de olması ayrı bir mevzu. Önceki gün Türkiye’nin saygın hukukçularından biri ile konuşuyorduk.
Aynen şöyle dedi: “40 yıl önce hukuk fakültesini bitirdim ve o gün bugündür adalet için kendi çapımda mücadele ettim. Ama bak en sevdiklerim üzerine sana yemin ederim ki, bu kadar çok infaz indirimi, bu kadar çok af olacağını bilseydim hukukçu falan olmazdım. Kendi hukukumu ihkakı hak yoluyla arayan biri olurdum. Bin adamlık bir grubum olurdu. Ve hukukun ayaklar altına alındığı görmeyeceğim için de daha mutlu, üstelik de çok çok daha müreffeh olurdum.” Demek istediği şu, “Bir mafya grubu kurar onu yönetirdim” 40 yıllık bir hukuk adamına bunu söyletmeyi başaran bir devlete hukuk devleti denmez. Muhtemelen pek yakında devlet de denmeyecek zaten.”