Erzurum’da 6’ncı sınıf öğrencisi 10 yaşındaki F.A. isimli yeğenine cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla hakkında dava açılan tutuklu sanık 52 yaşındaki İlhami Kaşaca, ilk duruşmada 24 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Öğretmeninin odasına çağırdığı F.A., son bir yıldır erkek berberi olan dayısı İlhami Kaşaca’nın kendisini elle taciz ettiğini, korktuğu için de kimseye söyleyemediğini dile getirdi. Öğretmen G.K. da küçük kıza, durumdan ailesine bahsetmesi gerektiğini belirterek, taciz olayını tutanak altına aldı.
Bunun üzerine F.A., annesinin yatağının yanına, “Dayım İlhami tarafından taciz ediliyorum. Ben bunları kimseye anlatamadım. Ne olur, sen de kimseye anlatma” yazılı not bıraktı. Okul yönetimi ve ailenin şikayeti üzerine Kaşaca, geçen yıl 9 Aralık günü tutuklandı. Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Mustafa Kızılateş’in hazırladığı iddianame, Erzurum 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Sanık dayının ‘çocuğun zincirleme şekilde cinsel istismarı’ suçundan 15 yıldan, 39 yıl üç aya kadar hapsi istendi.
“ÇOCUĞUN NE ALIP VEREMEDİ VAR”
Davanın görülen ilk celsesinde tutuklu sanık İlhami Kaşaca, F.A.’nın annesi S.A. ve babası V.A. katıldı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Erzurum Baro Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu adına avukatlar Zühal Önalan Asiltürk ile İkra Hınıslıoğlu da davaya katılma talebinde bulundu. F.A. ise duruşmaya, mağdur çocukların mahkeme ortamından etkilenmemesi için adliye içerisinde yapılan adli görüşme odasından Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.
Suçlamaları kabul etmeyen dayı Kaşaca, tüm yeğenlerini çok sevdiğini söyledi. Annesi, eşi ile birlikte yaşadığını, çocuğu olmadığını belirten Kaşaca, suçlamaları reddedince Mahkeme Başkanı Server Şimşek, “Çocuğun seninle ne alıp veremediği var da bunları anlatıyor” diye çıkıştı. Kaşaca, “O benim yeğenim, canım ciğerim, istismarda bulunmadım. Niye böyle söyledi bilmiyorum. Hiçbiri doğru değil” dedi.
Uzman eşliğinde mahkeme heyetinin yöneltilen sorularını cevaplayan F.A., başından geçenleri anlatırken anne ve babası gözyaşlarını tutamadı.
Küçük kızın anne ve babası ise sanıktan şikayetçi oldu. Kızlarının son bir yıldır içine kapandığını vurgulayan anne S.A., “Eşim Ankara’ya gittiğinde, çocuklara ‘Dayınıza gidelim, orada kalırız’dedim. Kızım ağlamaya başladı ve gitmek istemedi. Ertesi gün uyandığımda yatağımın üzerine iğne ile iliştirilmiş bir mektup buldum. Üzerine ‘Aç’ diye yazan mektubu açıp okuyunca şaşkına döndüm. Şikayetçiyim” dedi.
Mahkeme heyeti ilk celsede Kaşaca’yı 12 yaşından küçük çocuğa cinsel istismar suçundan alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle 12 yıl hapis cezasına mahkum etti. Heyet, Kaşaca’nın eylemi üçüncü derece akrabası olan mağdura yaptığını dikkate alarak, cezasını yarı oranda arttırıp, 18 yıla çıkardı. Suçun zincirleme şekilde işlendiğini göz önünde bulunduran mahkeme heyeti cezayı 24 yıla yükseltti. İyi hal indirimi uygulamayan heyet, Kaşaca’nın hükümle birlikte tutukluluk halinin devamını kararlaştırdı.