George Mason Üniversitesi Terör, Organize Suçlar ve Yolsuzlukla Mücadele Merkezinden Doç. Dr. Mahmut Cengiz “Erdoğan’ın Türkiye’deki Mirası, Yaklaşan Seçimler ve AB ve ABD Üzerindeki Etkileri” başlıklı yazısı yayımlandı.
Cengiz yazısında;
*Türkiye’nin ekonomi, demokrasi, bölgesel politik ilişkiler, yargı bağımsızlığı, suç, terör ve yolsuzluk alanlarında enkaza dönüştürülme sürecini,
*Otoriterleşme yolunda 17-25 Aralık Büyük Yolsuzluk Operasyonu, Selam Tevhid dosyası ve 15 Temmuz ‘darbe’ girişiminin etkilerini,
*Muhalefetin ilk defa bir blok halinde hareket ettiği, eğer stratejik bir hata yazmazlarsa seçimi kazanmaya ilk defa bu kadar yakın olduklarını anlattı.
Ülkedeki tüm muhaliflerin baskılandığını belirten Mahmut Özkan, “Erdoğan’ın kişisel nefreti özellikle Gülenistlere en büyük bedeli ödetti. Hareketin tüm üyeleri çok zayıf gerekçelerle soruşturma geçirdi, onlarcası sorguda işkenceden hayatını kaybetti.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin tek sermayesinin demokratik değerler ve batıya yakınlaşması olduğunu belirten Cengin, AKP iktidarının ilk yıllarındaki başarısını AB sürecine borçlu olduğunu ancak Erdoğan’ın ‘demokratik iklimi’ partisinin kapatılmasının önüne geçmek için araçsallaştırdığını, çıkar politikasının ise AB ve ABD’nin Türkiye’deki otoriterleşmeyi görmelerine engel olduğunu ancak gelinen noktada Batının Türkiye’deki demokratik bir seçimi desteklemesi gerektiğini kaydetti.
Türkiye Erdoğan ile iki dönem yaşadı:
Cengiz yazısında şunları belirtti: AB ye yaklaşma süreci 2010 a kadar ve 2010 sonrası otoriterleşmeye geçiş. Ancak iki dönemin ortak olan ve değişmez gerçeği Erdoğan’ın aç gözlü bir şekilde rüşvete doymaması. Bu ikinci dönemdeki rüşvet, ülkeyi maalesef şimdilerde kleptokratik bir rejime dönüştürdü…