Türkiye-ABD ilişkilerinde derin bir kırılmanın habercisi olan iki bakana yaptırım kararının ardından, dünya medyasında da Trump yönetiminin neden bir NATO müttefikini bu yöntemle cezalandırmaya karar verdiği meselesi irdeleniyor.
Yazının satırbaşları şöyle:
Çarşamba günü Trump, pek çoklarının hayal bile edemeyeceği ölçüde ileri gitti.
Ev hapsindeki Rahip Andrew Brunson’un serbest bırakılmamasına tepki olarak, Trump yönetimi Türk hükümetinin iki üst düzey ismine finansal yaptırımlar uygulama kararı aldı. Kararla, bakanların ABD’ye seyahati yasaklandı ve ülkedeki mal varlıkları donduruldu.
Yönetimin kararı, bir NATO müttefiki ve Amerika’nın en büyük nükleer silah stokuna ev sahipliği yapan Türkiye’ye karşı yükselen eşi benzeri görülmemiş bir tırmanma. Bu durum aynı zamanda, Trump yönetiminin, bir müttefik ülke de dahil, bir başka devletten istediklerini almak için ABD’nin uluslararası finansal sistemdeki hakim rolünü kullanma çabasının da son örneği.
Trump, Erdoğan ile yaptığı bir telefon konuşmasının ardından, Twitter aracılığıyla Ankara’yı yaptırımlarla tehdit etmişti. Yaptırımların hedefinde, ABD Hazine Bakanlığı’nın haksız bir biçimde Brunson’un tutuklu kalmasında başat rol oynadığını iddia ettiği bakanlar Süleyman Soylu ve Abdülhamit Gül bulunuyor.
Yaptırım kararı, daha önce gündeme getirdiği bir taktik. Ancak şu ana kadar, Trump yönetimi yaptırımları İran ve Kuzey Kore gibi yabancı düşmanlarının kanını emmek ve onları müzakere masasına oturtmak için kullandı.
Bu örnekte, Hazine Bakanlığı yabancı müttefikine net bir mesaj vermek için iki üst düzey yetkiliyi finansal yaptırımlarla hedef alarak büyük bir yaratıcılık gösterdi.
Hazine Bakanlığı eski yetkililerinden Jonathan Schanzer, “Türk ekonomisinin olumsuz etkilenmemesi için yaptırımlar sadece Erdoğan hükümetinden iki bakanı hedef aldı” yorumunu yaptı.
Schanzer, “Bunlar, ABD finans sisteminden ateşlenmiş iki keskin nişancı kurşunu. Şimdi, bu seviyedeki yaptırımlar, liranın değerinde düşüşe ve başka diğer şeylere yol açarak, finansal piyasaları ürkütmek için fazlasıyla yeterli. Ancak Türkiye ekonomisinde krater etkisi yaratmayacak” dedi.
Türk Lirası, ABD’nin yaptırım kararının ardından rekor bir düşüşle ABD doları karşısında yüzde 1.6 oranında değer kaybetti. Dolar 5.01 TL’yi gördü.
ABD’nin Türkiye eski Büyükelçisi Ericl Edelman’a göre ise, Türkiye ile uzun süreli ve önemli bağlara rağmen, Trump yönetimi Erdoğan ve Türk hükümetine Amerikalılar’ın hapsedilmesinin kabul edilemez olduğu mesajını iletmek zorundaydı.