Bold Medya’dan Özkan Yazar’ın analizinde, AKP‘nin CHP’ye yönelik baskıları tüm hızıyla sürüyor. Ancak tüm bunlara karşı cılız bir muhalefet yaptığı eleştirileri yapılan CHP’nin iktidara kırmızı kart göstermesi, “tepkimiz sert olacak ve bu bir savaş ilanıdır” şeklindeki açıklamaları ise başta Erdoğan tarafından “turpun büyüğü heybede” denilerek alay konusu yapıldı. Özgür Özel’in AKP’nin yolsuzluklarını hiç ağzına almaması ise “Turpun en büyüğü ayakkabı kutusundaydı ama cezalandırılmadı…” şeklinde eleştirilen konuların başında geldi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel arasındaki normalleşme süreci, 2024 yerel seçimlerinden sonra başladı. Seçimlerin ardından Erdoğan, talebi üzerine Özel ile AKP genel merkezinde görüştü.
AKP İLE CHP ARASINDA İŞBİRLİĞİ
Görüşmenin ardından, AKP ve CHP arasında diyalog ve işbirliği adımları atıldı. CHP’nin gölge bakanları ile AKP’nin bakanları arasında görüşmeler yapıldı ve çeşitli konularda ortak çözümler arandı. Bu süreç, Türkiye’de siyasi kutuplaşmanın azaltılması ve daha yapıcı bir siyasi ortamın oluşturulması açısından önemli bir adım olarak değerlendirildi. Ancak, bu normalleşme sürecinin ne kadar kalıcı olacağı ve hangi sonuçları doğuracağı kestirilemiyordu.
CHP ÜYELERİ HAKKINDA MİT’TEN YARDIM ISTEDİ
Erdoğan ile çeşitli ortamlarda bulunan Özel’in tokalaşma görüntüleri, AKP’nin yayın organları tarafından normalleşme görüntüleri olarak servis ediliyordu. Özgür Özel, kendince olayı bir adım daha öne taşıdı. MİT Başkanı İbrahim Kalın’dan, CHP’nin yurt dışındaki üye alımları sırasında güvenlik soruşturması desteği talep etti. Özel, bunu özellikle ABD ve Almanya’daki temsilciliklerde terör örgütlerinin sızmasını önlemek amacıyla yaptığını savundu. Özel, Kalın’ı parti merkezinde ağırladı. AKP yandaşı medya organlarında bu görüşmeyi alkışlayan haberler yapıldı.
ÖZEL’E CHP VE MUHALEFETTEN TEPKİ GELDİ
Başta eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Özel’in normalleşme sürecine yönelik açıklamalarını eleştirdi. Kılıçdaroğlu, AKP ile normalleşmenin CHP’nin temel ilkelerine aykırı olduğunu ve parti tabanında rahatsızlığa neden olduğunu belirtti. Kemal Kılıçdaroğlu, Özgür Özel’in normalleşme adımlarına yönelik eleştirilerinde, “Eğer akreplere inanırsan, onlarla mücadele etmezsen, şirin gözükmeye çalışırsan, normalleşirsen asıl hesap vermesi gerekenler döner senden hesap sorar. Ve sonunda nehrin ortasında boğulursun” dedi. Ayrıca, “Adalet kavgamız devam edecek” ifadelerini kullanarak, hukukun üstünlüğü ve adalet için mücadelenin süreceğini anlatmıştı. Eski teşkilat başkanı Oğuz Kaan Salıcı da eleştirenler arasında yer aldı. Muhalefet partileri de Özel’i eleştirdi. HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, normalleşme sürecinin AKP’nin otoriter politikalarını meşrulaştırabileceğini ifade etti. Saadet Partisi eski Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, normalleşme sürecinin samimi olmadığını ve AKP’nin siyasi çıkarları doğrultusunda hareket ettiğini söyledi. Karamollaoğlu, “Gerçek bir normalleşme, adalet ve hukukun üstünlüğü ile mümkündür” dedi.
AKP’NİN HUKUKSUZLUĞUNU GÖRMEZDEN GELDİ
Özgür Özel’e yönelik eleştiriler, özellikle hukukun üstünlüğü, KHK’lıların hakları ve AKP’nin yolsuzluklarına yeterince tepki göstermediği konularında yoğunlaşıyor.
- Hukukun Üstünlüğü: Özel’in, hukukun üstünlüğü konusunda yeterince güçlü bir duruş sergilemediği eleştiriliyor. Türkiye’nin hukukun üstünlüğü endeksinde düşük sıralarda yer alması, bu eleştirilerin temelini oluşturuyor. Hapishanelerdeki hasta mahsupları, yaşlı ve bebekleri ile tutulan kadınları gündeme getirmemesi tepki topluyor.
- KHK’lıların Hakları: Özel’in gündeminde KHK’lıların haklarının yeterince yer almadığı belirtiliyor. 15 Temmuz sonrası ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) döneminde çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile işlerinden edilen yüzbinlerce kişinin mağduriyetlerini savunulmaması eleştiriliyor.
ERDOĞAN CHP’YI ABLUKAYA ALDI
Özgür Özel, başta kendi partisi, muhalefet ve kamuoyundan gelen, eski genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu gibi partili partisiz birçok kesimden gelen eleştirilere rağmen Erdoğan ile aralarındaki normalleşme sinyalleri vermeye devam ederken, bir anda her şey tersine döndü. AKP yönetimi, CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer hakkında terör örgütü üyeliği iddiasıyla soruşturma başlattı. Özer gözaltına alındıktan sonra yerine kayyım atandı ve tutuklandı. AKP’nin CHP‘li belediyeler üstündeki mali ve yargısal baskısı giderek arttı. Daha önce birçok belediyeye SGK borçları olduğu gerekçesiyle hesapları dondurulmuştu.
İŞTE AKP’NİN CHP YÖNELİK OPERASYONLARI
- Esenyurt Belediye Başkanın tutuklanması: CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, terör örgütü üyeliği suçlamasıyla gözaltına alındı. Bu olayın ardından, belediyeye kayyım atandı. Ardından tutuklanarak cezaevine gönderildi.
- Beşiktaş Belediye Başkanı’nın Tutuklanması: CHP’li Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat da benzer suçlamalarla tutuklandı. Bu olay, CHP içinde büyük tepki yarattı ve parti, daha sert adımlar atma kararı aldı.
- Ekrem İmamoğlu Hakkında Soruşturma: İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’e yönelik tehdit niteliğinde sözler söylediği gerekçesiyle soruşturma başlatıldı. İmamoğlu’nun, Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemine ilişkin “ihaleye fesat karıştırma” iddiasıyla açılan davanın, karar çıkması beklenen duruşması 11 Nisan 2025’e ertelenmişti. İmamoğlu’nun, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla açılan ve hakkında siyasi yasak ile hapis cezası istenen dava ise halen istinafta. İmamoğlu’na 2 yıl 7 ay 15 gün hapis ve siyasi yasak cezası verilmişti. İmamoğlu, Esenyurt ile Beşiktaş belediyelerine yönelik operasyonların “siyasi nitelik taşıdığını ve asıl hedefin kendisi olduğunu” kaydetti.
- CHP Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın’ın Gözaltına Alınması: CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek hakkında sosyal medyada yaptığı bir paylaşım nedeniyle gözaltına alındı. Aydın, “Kamu görevlisine hakaret” ve “Terörle mücadele eden kişileri hedef göstermek” suçlamalarıyla ifadeye çağrıldı ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
- CHP Milletvekili Ali Mahir Başarır’ın Takip Edilmesi: CHP Milletvekili Ali Mahir Başarır, bir röportaj sırasında emniyet kamerası tarafından kaydedildi. Başarır, bu duruma tepki göstererek, görüntülerin İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’e götürülmesini istedi.
- AKP’nin CHP’ye Yönelik yeni Soruşturmaları: Son dönemde, AKP’nin CHP’li belediyelere yönelik operasyonları ve soruşturmaları arttı. AKP yandaşı basında aralarında üsküdar belediyesininde bulunduğu diğer CHP’li belediyeler hakkındada soruşturma başlatılacağı yer aldı.
- Devam eden davalar: Daha önce CHP İstanbul İl Başkanlığı binasının alınmasına ilişkin bir başka dava, sosyal medyada yayılan para sayma görüntüleriyle ilgili olarak açıldı. 22 sanık, kanuna aykırı bağış ve borç alma suçlamasıyla yargılanıyor. İlk duruşma İstanbul 59. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yapıldı ve dava 29 Kasım’a ertelendi. CHP, bu davanın siyasi olduğunu savunuyor.
CHP’NİN TEPKİSİ CILIZ OLDU, ERDOĞAN ALAY ETTİ
AKP iktidarı ve yargı pata küte CHP’ye saldırırken, Özgür Özel’in “bu bir savaş ilanıdır” sözü doğru çıktı. CHP bu duruma hızlı bir refleks göstermemekle eleştirildi. CHP’nin iktidara kırmızı kart göstermesi, “tepkimiz sert olacak ve bu bir savaş ilanıdır” şeklindeki açıklamaları ise başta Erdoğan tarafından “turpun büyüğü heybede” denilerek alay konusu yapıldı. Özgür Özel’in AKP’nin yolsuzluklarını hiç ağzına almaması ise “Turpun en büyüğü ayakkabı kutusundaydı ama cezalandırılmadı…” şeklinde eleştiri konusu yapıldı.
TURBUN EN BÜYÜĞÜ AYAKKABI KUTULARINDAYDI
Özgür Özel, AKP’nin yolsuzluklarına karşı yeterince sert bir tavır almadığı ve bu konuda etkili bir muhalefet yapmadığı için eleştiriliyor. Erdoğan CHP‘yi yolsuzlukla suçlanırken Özel, AKP’nin üstünü kapattığı 17-25 Aralık büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonun gündemine bile almıyor.
Hatta CHP’li yöneticiler Beşiktaş Belediyesi’ne yönelik operasyonda sabah çok erken saatlerde “şafak operasyonu” ile gözaltına alınan Rıza Akpolat’a yapılan bu uygulamanın “itibar suikastı” olduğunu söyleyerek ” 23 yıldır şafak vakti operasyona uğrayan AK Partili bir belediye başkanı gördünüz mü?” diye sormuştu. Oysa 17-25 Aralık soruşturmalarında gözaltına alınan Fatih Belediye Başkanına Mustafa Demir ile birlikte 89 kişiye yönelik yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasını ağızlarına bile almamışlardı.
Bu durumu eleştirenlerden biri de LDP eski Genel Başkan Cem Toker oldu. Toker, “Turpun en büyüğü ayakkabı kutusundaydı Ama cezalandırılmadı… Tepkimiz önce buna olmalıydı… sözleri ile durumu özetledi.
“CHP YOLSUZLUKLARIN ÜZERİNE GİTMEDİ“
Öte yandan CHP’ye belediyelerdeki yolsuzluklarını üzerine gitmediği yönünde eleştirilerde yapılıyor. Gazeteci Muhammed Vefa, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla CHP’nin bu tavrını şöyle eleştirdi; “CHP, yerel seçim sonrası ‘normalleşme’ diyerek kazandığı birçok belediyede yolsuzlukların üzerine gitmedi. Özellikle Özgür Özel’in memleketi Manisa’da, MHP’li Belediye Başkanı Cengiz Ergün ile ilgili ciddi yolsuzluk iddiaları bulunuyordu. Ergün’ün damadı belediyenin şirketlerinde üst düzey görevlerde bulunuyordu. Söz konusu iddialar Sayıştay belgelerine de yansımıştı. Hatta yolsuzluk o kadar ciddi boyutlara ulaşmıştı ki, bazı iş insanları Manisa Futbol Kulübü üzerinden haraç kesildiğini ve hak edişlerini alamadıklarını belirtiyorlardı. Bugün ise Cengiz Ergün ile ilgili ciddi bir yolsuzluk soruşturması yapılmadı ve Ergün’ün yakın ekibi, belediye üzerinden hala ciddi para kazanıyor. Son olarak, seçim öncesi Cengiz Ergün’ü yolsuzlukla suçlayan yeni başkan Ferdi Zeyrek, aynı araca binerek poz verdi. ‘Normalleşme’ galiba bunun içindi!“
KAYNAK: BOLD MEDYA – ÖZKAN YAZAR