Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) cuma günü, Mersin’deki Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin üstlenicisi Akkuyu Nükleer A.Ş.’nin ve Rusya’nın bütün nükleer faaliyetlerini yürüten devlet şirketi Rosatom’un üst düzey yöneticisi Gennady Sakharov’un rüşvet suçlaması ile tutuklanmasına ilişkin basın açıklaması yaptı.
EMO yaptığı açıklamada, Rosatom’a Türkiye’de ikinci bir nükleer santralin yapılmasına izin verilmesinin, “Türkiye’yi doğrudan Rusya’ya bağımlı hale getireceği” ifade edildi.
Açıklamada, Rosatom’un Türkiye’deki faaliyetlerini yürütmek üzere 2010’da Rusya tarafından kurulan Akkuyu Nükleer Anonim Şirketi etrafında yaşanan sorunlara dikkat çekildi.
Türkiye’de 2-3 Temmuz tarihlerinde Rosatom’un ana sponsorluğunda düzenlenen 10. Nükleer Zirvesi’ne atıfta bulunan açıklamada, Sinop’a da kurulacak nükleer santrale vurgu yapıldı.
EMO açıklamasında, Akkuyu’da üretilecek 1 kWh enerji başına 12.35 dolar ödeneceğini hatırlatarak, bu elektrik enerjisinin üretimin Türkiye’ye külfet olacağı, Rusya ekonomisine ise katkı sunacağına vurgu yapıldı.
Türkiye’nin yüksek kaynak potansiyeliyle yenilenebilir enerjiye geçiş yapma olanağına sahip olduğuna vurgu yapılan açıklamada, güneş ve rüzgar olmak üzere yenilenebilir kaynakların, tüm dünyada nükleer enerjiye karşısında bir alternatif haline geldiği ifade edildi.
Türkiye’nin yapımı devam eden ilk nükleer enerji santrali olan Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin inşasına 2015 yılında başlandı. İlk reaktördeki elektriğin 2024 sonuna kadar üretime başlaması öngörülüyor.
Mersin’deki Akkuyu nükleer santral sahası, Rusya ile Türkiye arasında imzalanan anlaşma gereği Rus enerji kamu şirketi Rosatom’a bedelsiz şekilde teslim edildi.
Santralde enerji üretimi için dört reaktör kurulması planlandı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Akkuyu’daki santralin ilk reaktörünün 29 Ekim 2024’te devreye alınacağını açıklamıştı.