Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’nden 17 Mayıs tarihinde Elazığ 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’ne sevk edilen 50 tutuklunun 1980’leri aratmayan zor şartlarla tutulduğu öğrenildi. 20’den fazla tutuklu halen tek kişilik hücrelerde tutuluyor. Aileleriyle görüşen tutuklular, ortak havalandırmaya dahi çıkarılmadıklarını, hücrelerin halen inşaat halinde olduğu, rutubet kokusundan rahatsız olduklarını ifade etti. Cezaevinde aileleri ile görüştürülmeyen, hücrede kalan kimi tutukluların da kantinden yararlanmalarının da engellendiği ve boş hücrede tutulduğu aktarıldı. 

KÜRTÇE KONUŞANA FİZİKİ MÜDAHALE

Hak gaspına uğradıklarını dile getiren tutuklulara, Kürtçe yayın yapan Rojeva Medya gazetesi hiç verilmezken, Özgürlükçü Demokrasi gazetesi ise gecikmeli bir şekilde veriliyor. Yemeklerin vaktinde verilmediğini belirten tutuklular, herkes oruçlu olarak kabul edilerek sadece sahur ve iftar vaktinde yemek verildiğini kaydetti. Kendilerine gönderilen mektup ve kitaplara da el konulduğunu belirten tutuklular, yaşanan hak ihlalleri ve koşullarının düzeltilmesi için Cezaevi İdaresine sayısız dilekçe yazmalarına rağmen, cevap verilmediğini söyledi. Kimi tutukluların hiçbir gerekçe bildirilmeden telefon görüşüne çıkarılmadıklarını belirten tutuklular, çıkarıldıkları haftalık görüşte hücrede kalan tutukluların kendi aralarında konuşmalarına dahi izin verilmediğini, Kürtçe konuşulması halinde fiziki müdahaleye maruz kaldıklarını vurguladı. 

Yaşanan hak ihlallerinin duyurulması ve basında çıkan kimi haberlerin ardından cezaevindeki baskıların 2 kat arttığını da vurgulayan tutuklular, kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulundu.