Kırklareli İşadamları Derneği üyesi olan 78 yaşındaki Nihat Toktar, sahibi olduğu fırınlardan öğrenci evlerine ekmek verdiği ve 25 yıl önce üniversite hazırlık kursu açtığı gerekçesiyle verilen ceza yargıtay tarafından onanınca tekrar cezaevine götürüldü. Oğlu Fatih Toktar, “Kalan 2 yılını hapiste atlatabilmesi zor.” dedi. İlk olarak 26 Temmuz 2016’da gözaltına alıp tutuklanan Nihat Toktar, 21 ay hapis yatmıştı.
KHK ile kapatılan Kırklar Özel Eğitim Hizmetleri A.Ş.’nin ortağı olan ve ekmek fırınları da bulunan 78 yaşındaki Nihat Toktar’ın, Gülen cemaatine yönelik soruşturmalar kapsamında verilen hapis cezası Yargıtay tarafından onandığı için 6 Aralık 2023’te tutuklandığı ortaya çıktı.
Sevinç Özarslan’ın haberine göre, Kırklareli İşadamları Derneği üyesi olduğu, dini sohbet, toplantı ve yurt dışı gezilerine katıldığı ve esnaf grubu mütevelli heyetinde yer aldığı gerekçesiyle Kırklareli 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 6 yıl 10 ay ceza verilen Toktar hakkında gizli tanıklık yapan X001 adlı şahıs, “Nihat Toktar’ı tanıyorum. Sahip olduğu fırınlardan öğrenci evlerine ekmek temin ettiğini biliyorum.” demişti.
“BABAMIN HAPİSTEN SAĞ ÇIKMASI ZOR GÖRÜNÜYOR”
Toktar’ın halen Kırklareli E Tipi Kapalı Cezaevinde olduğu söyleyen oğlu Fatih Toktar, “Babamın katarakt, prostat, tansiyon hastası. İnfaz ertelemeye başvurduk, reddedildi. Babamla aynı dosyada yargılanan iki arkadaşı beraat etti. Babamın yeniden yargılama talebi Yargıtay tarafından reddedildi. Kalan 2 yılı sağlam atlatması zor görünüyor.” dedi.
“VALİ HÜSEYİN AVNİ COŞ DEFALARCA TEŞEKKÜR PLAKETİ VERDİ”
Eski Kırklareli valisi Hüseyin Avni Coş’un eğitime katkılarından dolayı babasına defalarca ödül verdiğini söyleyen Fatih Toktar, “Dönemin valileri Hüseyin Avni Coş ve Mustafa Yaman tarafından eğitime katkılarından dolayı teşekkür aldı. Halen AKP Kırklareli milletvekili olan Ahmet Gökhan Sarıçam, babamı sever sayar hürmet ederdi. Şimdi adımız F.TÖ’cü oldu, diğer mağdur olan herkes gibi. Babam ceza onanınca evde çantasını hazırladı, teslim olacaktı. Polis dedi ki ‘Bizim ekrana düşen müzekkere yok henüz.’ Mecburen gelip almalarını bekledik. Adalet Bakanı ve diğer siyasileri evlerinde sevdikleriyle kahvaltı ederken hiçbir suç işlememiş 78 yaşındaki babam ve onun gibi onbinlerce masuma reva görülen muamele 45 dakikalık bayram görüşü. Masumları bırakın, 8 yıldır yaptığınız zulüm yeter.” diye konuştu.
DAHA ÖNCE 21 AY HAPİS YATMIŞTI
Gülen cemaatine yönelik soruşturmalar kapsamında 26 Temmuz 2016’da gözaltına alınıp tutuklanan Nihat Toktar, o dönemde 21 ay hapis yattıktan 6 yıl 10 ay ceza verilerek 9 Nisan 2018’de tahliye edildi. Tutuksuz yargılanan Toktar, cezası onanınca tekrar tutuklandı.
Öte yandan 15 Temmuz’dan önce Eti Bisküvilerinin Kırklareli bölge bayiliğini de yapan Nihat Toktar’ın mal varlığına tedbir kararı konuldu. Oğlu Fatih Toktar, tedbir kararı sonrası Eti Bisküvilerinin teminat mektubunu bozdurduğunu ve bankaların teminat gösterilen mal varlıklarını sattığını söyledi.
Fatih Toktar, “Aile şirketimizin sahibi ben ve kardeşim. Babamın üzerine olan evlerimiz ve işyerleri tapularıyla ticaret yapıyorduk. Bu tapuları, bayisi olduğumuz Eti bisküvi firmasına teminat mektubu vermek için bankalara ipotek etmiştik. 15 Temmuz’dan sonra babam tutuklandı, malvarlığına tedbir konuldu. Bayisi olduğumuz Eti Bisküvileri alacağını vaktinden önce almak için teminat mektuplarını bozdurdu. Bankalar her şeyimizi sattı. 50 kişi çalıştırıyorduk.” ifadelerini kullandı.
“DİNİ GÖREVLERİMİ YAPMAKTA ZORLANDIĞIM İÇİN DEVLET GÖREVİNDEN İSTİFA EDİP TİCARETE ATILDIM”
Kırklareli 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Nihat Toktar 2018 yılında yaptığı savunmasında, 1973 yılında Yapı Kredi Bankası’nda müfettişliğe başladığını ancak dini görevlerini rahat yapamadığı için istifa edip ticarete atıldığını anlattı.
25 yıl önce üniversite hazırlık kursu açtıkları için bir gün ‘terör örgütü üyesi’ olarak suçlanacağını bilmediğini söyleyen Toktar, “29/04/1946 yılında Kırklareli’nde doğdum, ilk ve orta öğrenimimi Kırklareli’nde yaptım. Sonra bankacılık bölümünden mezun oldum. 1971 yılında yedek subaylığı bitirdim. 1973 yılında açılan bir sınav ile Yapı Kredi bankasında müfettişlik yaptım. Bundan sonra sabit bir görev ile müdür oldum. Dini hassasiyetimle devlet görevini yaparken zorluklar yaşıyordum. Daha sonra istifa ederek kardeşlerimle birlikte Kırklareli’nde ticaret işi ile uğraşmaya başladım. 26/07/2016 tarihinde atılı suçlama ile ilgili olarak göz altına alındım. 02/08/2016 tarihinde tutuklandım. Yaşım 72’dir.
“EĞİTİM VE PANSİYON İŞLETMECİLİĞİ İÇİN BİR ARAYA GELDİK”
Şirket ortağı ve bir dönem yönetim kurulu başkanlığı yapmak iddiasına yönelik beyanlarım; hizmet hareketi veya Gülen cemaati olarak bilinen faaliyeti 1991 yıllarında tanıdım. O günlerde 30-35 kız öğrencisi bulunan bir kız yurdu vardı. Yurt sorumlusu arkadaş bir akşam beni yurda davet etti. Kırklareli esnaflarından tanıdığım H.O., S.U., H. A., İ. S. ismini hatırlayamadığım bir iki arkadaş vardı. Çok kısa bir dini sohbetten sonra şehirde hazırlık kurslarının bulunmaması sohbet konusu oldu. Bu sohbetler bir süre zaman zaman gündeme geldi. Özel İdareye ait şimdiki adliye binasının boşaltılıp kiraya verileceğini öğrenince arkadaşlarla bir araya geldik. Eğitim ve yurt-pansiyon işletmeciliği yapmak üzere bir anonim şirket kuruldu. Bu şirketin kurucu ortağı ve yönetim kurulu başkanı S.U. oldu. Şirketin 6 veya 7 ortağı vardı. H.H., E. C., Nihat TOKTAR, İ.S.
“AMACIMIZ GENÇLERE İMKAN SAĞLAMAKTI”
Ortakların maksadı eğitimli ahlaklı milli ve manevi değerlerle donatılmış gençlere, özellikle imkanı olmayan gençlere imkan sağlamaktı. Şirkette 2017 yılına kadar kar dağıtımı olmadı, birikmiş kar sermayeye ilave edildi. Bu işin bir tarafından tutarken işin ibadet tarafında bulundum. Bir gün (25 yıl sonra) silahlı terör örgütü ile iltisaklı olacağı nereden aklıma gelebilirdi. Silahlı terör örgütü üyeliğini kabul etmiyorum.” demişti.