Aktifhaber
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
Aktifhaber
No Result
View All Result

Dünya akademisyenlerinden Türkiye’ye akademik boykot çağrısı

by aktifhabercom
June 14, 2017
Dünya akademisyenlerinden Türkiye’ye akademik boykot çağrısı
5k
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

Dünyanın çok sayıda ülkesinden akademisyenler, ‘Türkiye Üniversitelerindeki Suçlara Ortak Olmayın’ başlıklı bildiri yayınladı.

Aralarında Etienne Balibar, Jeremy Keenan, Aron Schaal, Yumiko Obyama, Jean Pierre Durand, Jessica De Bloom’un da bulunduğu 408 akademisyen Türkiye’ye akademik boykot uygulanmasını istedi.

Dünyanın farklı üniversitelerinden 408 akademisyen Türkiye’ye ‘akademik boykot’ uygulanması için çağrıda bulundu. ‘Türkiye Üniversitelerindeki Suçlara Ortak Olmayın’ başlıklı bir bildiri yayınlayan akademisyenler, son dönemde Türkiye’deki üniversitelerde yaşanan gelişmeleri özetledi. Üniversitelerde OHAL ilanından sonra yaşanan ihraçlara da geniş yer verilen bildiride şöyle denildi:

“Bütün yükseköğretim ve mali destek kurumlarını, akademik ve profesyonel dernekleri ve akademisyen bireyleri Türkiye yükseköğretim sistemini boykota çağırıyoruz. Akademik boykotun amacı, ihraç edilenlerin işlerine geri döndürülmesi ve olağanüstü hal rejimi altında gittikçe şiddetini artıran akademisyenlere yönelik baskıların sonlandırılmasıdır.”


Hedef gözeten bir akademik boykot hedeflediklerini belirten akademisyenler, boykot çağrısında bulundukları tüzel kişi, kurum ve etkinlik ve organizasyonları tek tek sıraladı.

HANGİ ÜLKELERDEN KİMLER İMZA ATTI?

Bildiriye Fransa, İngiltere Almanya, Belçika, İtalya, Hollanda, Kanada ve ABD’nin da aralarında bulunduğu ülkelerden akademisyenler imza attı.

Aralarında Etienne Balibar, Jeremy Keenan, Aron Schaal, Rory Archer, Yumiko Obyama, Jean Pierre Durand, Jessica De Bloom, Linda Clarke, Pierre-Antoine Chardel, Samim Akgönül’ün de bulunduğu 408 akademisyenin ‘Türkiye Üniversitelerindeki Suçlara Ortak Olmayın’ başlığıyla yayınladığı bildirinin tam metni şöyle:

BARIŞ AKADEMİSYENLERİNİN BİLDİRİSİ

2016 yılının Ocak ayında, Türkiye’de çalışan ya da Türkiye üzerine araştırma yapan 2212 akademisyen, Türk hükümetine yönelik olarak, Kürt bölgesindeki savaşı sonlandırma, on yıllardır devam eden Kürt sorununa barışçıl bir çözüm bulma ve uluslararası gözlemcilerin, güvenlik güçleri tarafından yıkıma uğratılan Kürt kasaba ve şehirlerindeki durumu izlemesine izin verme çağrısını içeren bir bildiriyi imzaladılar. Bu tarihten itibaren, Barış için Akademisyenler adıyla bilinen imzacılar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın emirleri doğrultusunda hükümet ve Yükseköğretim Kurulu tarafından uygulamaya konulan intikamcı bir cezalandırma kampanyasının hedefi haline gelmiş bulunuyorlar.

‘AĞIR BİR BEDEL ÖDETMEK İÇİN GÜÇLERİNİ BİRLEŞTİRDİLER’

Barış İçin Akademisyenler, Türk hükümetini kendi yurttaşlarına uygulamakta olduğu şiddete son vermeye çağırdıkları için ihanetle suçlanıyorlar. Cumhurbaşkanının talimatıyla, hükümet, güvenlik güçleri, Yükseköğretim Kurulu ve üniversite rektörleri, Barış için Akademisyenler’e “ağır bir bedel” ödetmek üzere güçlerini birleştirdiler. Linç kampanyası, çeşitli cezai ve idari soruşturmalar, gözaltılar, pasaport iptalleri ve seyahat yasakları, emeklilik hakkının ihlali ve emek piyasasından sosyal güvenlik numaralarının kara listeye alınması yoluyla dışlanma gibi pek çok biçimde devam ediyor.

‘SALDIRILAR BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ DÜZEYE ULAŞTI’

Temmuz 2016 darbe girişimi ve takip eden olağanüstü hal döneminde, AKP rejiminin, Fethullah Gülen hareketini tasfiye etme gerekçesi altında, akademiye ve kamu sektörünün tamamına yönelen siyasal motivasyonlu saldırıları, benzeri görülmemiş bir düzeye ulaşmış bulunuyor. 30 Nisan 2017 itibariyle, akademide işten atılmaların sayısı 5295’e yükseldi. Bu durum, Türkiye’de yükseköğretim sisteminin hükümet ve onun siyasi müttefikleri tarafından bir kayırmacılık ve hesaplaşma alanı olarak kullanıldığını göstermektedir.

‘SAPTANMIŞ İHLALLER’

Barış İçin Akademisyenler’e yönelik linç kampanyası, özerklik, akademik özgürlük ve doktriner olmayan bilgi üretimi gibi yükseköğretimin belli başlı uluslararası standartlarını ihlal etmektedir. Kanıtlarla saptanmış ihlallerden bazıları şunlardır:

-Rektörler, üniversite personelini ve öğrencileri hükümet karşıtı olduklarından şüphelenilen akademisyenlere, özellikle de Barış için Akademisyenler’e karşı muhbirlik yapmak üzere teşvik etmektedir;

-Genç bir akademisyen, Dr. Mehmet Fatih Traş, Çukurova Üniversitesi’ndeki sözleşmesi sonlandırıldıktan ve çeşitli üniversitelere yaptığı iş başvuruları güvenlik riski oluşturduğu gerekçesiyle reddedildikten sonra intihar etmiştir;

-Akademisyenlerin ofislerinin kapılarına nefret söylemi ve suç unsuru içeren tehditleri içeren yazılama yapmak, kampüslerde ve kampüs dışında göz yumulan yaygın bir pratiğe dönüşmüştür;

-İhraç edilen akademisyenleri destekleyen öğrenciler baskılara maruz kalmış ve ihraç edilmişlerdir;

-Yüksek Öğretim Kurumu ve rektörler, Milli İstihbarat Teşkilatı ve polisle işbirliği içinde, hatta onların talimatları doğrultusunda ihraç edilecek akademisyenleri belirlemişlerdir;

-İhraç edilecek akademisyenlerin listesi hükümet ve Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmakta, itiraz yolu kapalı olan Kanun Hükmünde Kararnameler uyarınca ihraçlar uygulamaya konmaktadır;

-Hükümet kontrolü altındaki akademik süreli yayınlar merkezi (ULAKBİM), dergi editörlerine yayın ve değerlendirme kurullarından Barış için Akademisyenler’in çıkarılması emrini vermiştir;

-Konferans organizatörleri, hükümet ve yükseköğrenim kurumlarıyla işbirliği içerisinde ya da onlar tarafından tehdit edilmek yoluyla, Barış için Akademisyenler’i konferanslardan, seminerlerden ve çalıştaylardan dışlamaktadırlar;

-Hükümet kontrolündeki Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) (a) Barış İçin Akademisyenler’in almakta oldukları mali destekleri sonlandırmış olup bu kişilerden gelen başvuruları da reddetmektedir; (b) Barış İçin Akademisyenler bildirisini imzalayan ve yurtdışındaki üniversitelerde araştırmalarını sürdüren doktora öğrencilerinin burslarını kesmiştir, (c) burslu doktora öğrencilerini, araştırmalarının ulusal çıkarlara zarar vermeyeceği yönünde ifadeler imzalamaya zorlamıştır, (d) Barış İçin Akademisyenler’in adlarının TÜBİTAK destekli yayınlardan ya da hakem sürecinde olan yayınlardan çekilmesini sağlamıştır ve (e) evrim teorisi üzerine kitap yayınlarını durdurarak yaradılış tezini empoze eden şüpheli “araştırma” projelerine desteğini artırmıştır.

HEDEF GÖZETEN AKADEMİK BOYKOT

Bu nedenlerle, bütün yükseköğretim ve mali destek kurumlarını, akademik ve profesyonel dernekleri ve akademisyen bireyleri Türkiye yükseköğretim sistemini boykota çağırıyoruz. Akademik boykotun amacı, ihraç edilenlerin işlerine geri döndürülmesi ve olağanüstü hal rejimi altında gittikçe şiddetini artıran akademisyenlere yönelik baskıların sonlandırılmasıdır. Boykot, aşağıdaki yöntemler yoluyla bu baskılara suç ortağı olmuş üniversitelere ve yükseköğretim kurumlarını hedef almaktadır:

1. Akademik özgürlükleri ve yükseköğretimin uluslararası normlarını ihlal etmekte olan Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) ile BÜTÜN işbirliklerinin askıya alınması;

2. Sadece akademik özgürlükleri ve yüksek öğretimin uluslararası normlarını ihlal etmekle kalmayıp, aynı zamanda istihbarat kurumlarının üniversitelerdeki uzantısı olarak suç ortaklığı yapmış olan üniversitelerin rektörleri ile BÜTÜN işbirliklerinin askıya alınması;

3. BÜTÜN YÖK ve TÜBİTAK çalışanlarının ve suç ortağı üniversitelerin rektörlerinin profesyonel, ticari ve eğitimle ilgili kuruluşlardaki üyeliklerinin askıya alınması;

4. Suç ortağı üniversitelerle ile yapılacak BÜTÜN araştırma işbirliklerinin askıya alınması

5. YÖK, TÜBİTAK veya suç ortağı herhangi bir üniversite tarafından Türkiye içinde ve dışında düzenlenecek ve/veya desteklenecek olan BÜTÜN akademik ve profesyonel konferans, çalıştay ve seminerlere katılımın askıya alınması;

6. Suç ortağı herhangi bir üniversite ile işbirliği içinde gerçekleştirilecek ya da düzenlenecek olan BÜTÜN akademik ve profesyonel konferans, çalıştay ve seminerlerin askıya alınması.

Hedefe yönelik bu boykot şunları kapsamaz: (a) öğrenci değişimi hakkında düzenleme ve anlaşmalar; ve (b) Türkiye’deki akademisyenlerin ziyaretçi araştırmacı ya da benzer pozisyonlar için yurtdışındaki üniversitelere yaptıkları bireysel başvurular.

Dünyanın çok sayıda ülkesinden akademisyenler, ‘Türkiye Üniversitelerindeki Suçlara Ortak Olmayın’ başlıklı bildiri yayınladı.

Aralarında Etienne Balibar, Jeremy Keenan, Aron Schaal, Yumiko Obyama, Jean Pierre Durand, Jessica De Bloom’un da bulunduğu 408 akademisyen Türkiye’ye akademik boykot uygulanmasını istedi.

Dünyanın farklı üniversitelerinden 408 akademisyen Türkiye’ye ‘akademik boykot’ uygulanması için çağrıda bulundu. ‘Türkiye Üniversitelerindeki Suçlara Ortak Olmayın’ başlıklı bir bildiri yayınlayan akademisyenler, son dönemde Türkiye’deki üniversitelerde yaşanan gelişmeleri özetledi. Üniversitelerde OHAL ilanından sonra yaşanan ihraçlara da geniş yer verilen bildiride şöyle denildi:

“Bütün yükseköğretim ve mali destek kurumlarını, akademik ve profesyonel dernekleri ve akademisyen bireyleri Türkiye yükseköğretim sistemini boykota çağırıyoruz. Akademik boykotun amacı, ihraç edilenlerin işlerine geri döndürülmesi ve olağanüstü hal rejimi altında gittikçe şiddetini artıran akademisyenlere yönelik baskıların sonlandırılmasıdır.”


Hedef gözeten bir akademik boykot hedeflediklerini belirten akademisyenler, boykot çağrısında bulundukları tüzel kişi, kurum ve etkinlik ve organizasyonları tek tek sıraladı.

HANGİ ÜLKELERDEN KİMLER İMZA ATTI?

Bildiriye Fransa, İngiltere Almanya, Belçika, İtalya, Hollanda, Kanada ve ABD’nin da aralarında bulunduğu ülkelerden akademisyenler imza attı.

Aralarında Etienne Balibar, Jeremy Keenan, Aron Schaal, Rory Archer, Yumiko Obyama, Jean Pierre Durand, Jessica De Bloom, Linda Clarke, Pierre-Antoine Chardel, Samim Akgönül’ün de bulunduğu 408 akademisyenin ‘Türkiye Üniversitelerindeki Suçlara Ortak Olmayın’ başlığıyla yayınladığı bildirinin tam metni şöyle:

BARIŞ AKADEMİSYENLERİNİN BİLDİRİSİ

2016 yılının Ocak ayında, Türkiye’de çalışan ya da Türkiye üzerine araştırma yapan 2212 akademisyen, Türk hükümetine yönelik olarak, Kürt bölgesindeki savaşı sonlandırma, on yıllardır devam eden Kürt sorununa barışçıl bir çözüm bulma ve uluslararası gözlemcilerin, güvenlik güçleri tarafından yıkıma uğratılan Kürt kasaba ve şehirlerindeki durumu izlemesine izin verme çağrısını içeren bir bildiriyi imzaladılar. Bu tarihten itibaren, Barış için Akademisyenler adıyla bilinen imzacılar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın emirleri doğrultusunda hükümet ve Yükseköğretim Kurulu tarafından uygulamaya konulan intikamcı bir cezalandırma kampanyasının hedefi haline gelmiş bulunuyorlar.

‘AĞIR BİR BEDEL ÖDETMEK İÇİN GÜÇLERİNİ BİRLEŞTİRDİLER’

Barış İçin Akademisyenler, Türk hükümetini kendi yurttaşlarına uygulamakta olduğu şiddete son vermeye çağırdıkları için ihanetle suçlanıyorlar. Cumhurbaşkanının talimatıyla, hükümet, güvenlik güçleri, Yükseköğretim Kurulu ve üniversite rektörleri, Barış için Akademisyenler’e “ağır bir bedel” ödetmek üzere güçlerini birleştirdiler. Linç kampanyası, çeşitli cezai ve idari soruşturmalar, gözaltılar, pasaport iptalleri ve seyahat yasakları, emeklilik hakkının ihlali ve emek piyasasından sosyal güvenlik numaralarının kara listeye alınması yoluyla dışlanma gibi pek çok biçimde devam ediyor.

‘SALDIRILAR BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ DÜZEYE ULAŞTI’

Temmuz 2016 darbe girişimi ve takip eden olağanüstü hal döneminde, AKP rejiminin, Fethullah Gülen hareketini tasfiye etme gerekçesi altında, akademiye ve kamu sektörünün tamamına yönelen siyasal motivasyonlu saldırıları, benzeri görülmemiş bir düzeye ulaşmış bulunuyor. 30 Nisan 2017 itibariyle, akademide işten atılmaların sayısı 5295’e yükseldi. Bu durum, Türkiye’de yükseköğretim sisteminin hükümet ve onun siyasi müttefikleri tarafından bir kayırmacılık ve hesaplaşma alanı olarak kullanıldığını göstermektedir.

‘SAPTANMIŞ İHLALLER’

Barış İçin Akademisyenler’e yönelik linç kampanyası, özerklik, akademik özgürlük ve doktriner olmayan bilgi üretimi gibi yükseköğretimin belli başlı uluslararası standartlarını ihlal etmektedir. Kanıtlarla saptanmış ihlallerden bazıları şunlardır:

-Rektörler, üniversite personelini ve öğrencileri hükümet karşıtı olduklarından şüphelenilen akademisyenlere, özellikle de Barış için Akademisyenler’e karşı muhbirlik yapmak üzere teşvik etmektedir;

-Genç bir akademisyen, Dr. Mehmet Fatih Traş, Çukurova Üniversitesi’ndeki sözleşmesi sonlandırıldıktan ve çeşitli üniversitelere yaptığı iş başvuruları güvenlik riski oluşturduğu gerekçesiyle reddedildikten sonra intihar etmiştir;

-Akademisyenlerin ofislerinin kapılarına nefret söylemi ve suç unsuru içeren tehditleri içeren yazılama yapmak, kampüslerde ve kampüs dışında göz yumulan yaygın bir pratiğe dönüşmüştür;

-İhraç edilen akademisyenleri destekleyen öğrenciler baskılara maruz kalmış ve ihraç edilmişlerdir;

-Yüksek Öğretim Kurumu ve rektörler, Milli İstihbarat Teşkilatı ve polisle işbirliği içinde, hatta onların talimatları doğrultusunda ihraç edilecek akademisyenleri belirlemişlerdir;

-İhraç edilecek akademisyenlerin listesi hükümet ve Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmakta, itiraz yolu kapalı olan Kanun Hükmünde Kararnameler uyarınca ihraçlar uygulamaya konmaktadır;

-Hükümet kontrolü altındaki akademik süreli yayınlar merkezi (ULAKBİM), dergi editörlerine yayın ve değerlendirme kurullarından Barış için Akademisyenler’in çıkarılması emrini vermiştir;

-Konferans organizatörleri, hükümet ve yükseköğrenim kurumlarıyla işbirliği içerisinde ya da onlar tarafından tehdit edilmek yoluyla, Barış için Akademisyenler’i konferanslardan, seminerlerden ve çalıştaylardan dışlamaktadırlar;

-Hükümet kontrolündeki Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) (a) Barış İçin Akademisyenler’in almakta oldukları mali destekleri sonlandırmış olup bu kişilerden gelen başvuruları da reddetmektedir; (b) Barış İçin Akademisyenler bildirisini imzalayan ve yurtdışındaki üniversitelerde araştırmalarını sürdüren doktora öğrencilerinin burslarını kesmiştir, (c) burslu doktora öğrencilerini, araştırmalarının ulusal çıkarlara zarar vermeyeceği yönünde ifadeler imzalamaya zorlamıştır, (d) Barış İçin Akademisyenler’in adlarının TÜBİTAK destekli yayınlardan ya da hakem sürecinde olan yayınlardan çekilmesini sağlamıştır ve (e) evrim teorisi üzerine kitap yayınlarını durdurarak yaradılış tezini empoze eden şüpheli “araştırma” projelerine desteğini artırmıştır.

HEDEF GÖZETEN AKADEMİK BOYKOT

Bu nedenlerle, bütün yükseköğretim ve mali destek kurumlarını, akademik ve profesyonel dernekleri ve akademisyen bireyleri Türkiye yükseköğretim sistemini boykota çağırıyoruz. Akademik boykotun amacı, ihraç edilenlerin işlerine geri döndürülmesi ve olağanüstü hal rejimi altında gittikçe şiddetini artıran akademisyenlere yönelik baskıların sonlandırılmasıdır. Boykot, aşağıdaki yöntemler yoluyla bu baskılara suç ortağı olmuş üniversitelere ve yükseköğretim kurumlarını hedef almaktadır:

1. Akademik özgürlükleri ve yükseköğretimin uluslararası normlarını ihlal etmekte olan Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) ile BÜTÜN işbirliklerinin askıya alınması;

2. Sadece akademik özgürlükleri ve yüksek öğretimin uluslararası normlarını ihlal etmekle kalmayıp, aynı zamanda istihbarat kurumlarının üniversitelerdeki uzantısı olarak suç ortaklığı yapmış olan üniversitelerin rektörleri ile BÜTÜN işbirliklerinin askıya alınması;

3. BÜTÜN YÖK ve TÜBİTAK çalışanlarının ve suç ortağı üniversitelerin rektörlerinin profesyonel, ticari ve eğitimle ilgili kuruluşlardaki üyeliklerinin askıya alınması;

4. Suç ortağı üniversitelerle ile yapılacak BÜTÜN araştırma işbirliklerinin askıya alınması

5. YÖK, TÜBİTAK veya suç ortağı herhangi bir üniversite tarafından Türkiye içinde ve dışında düzenlenecek ve/veya desteklenecek olan BÜTÜN akademik ve profesyonel konferans, çalıştay ve seminerlere katılımın askıya alınması;

6. Suç ortağı herhangi bir üniversite ile işbirliği içinde gerçekleştirilecek ya da düzenlenecek olan BÜTÜN akademik ve profesyonel konferans, çalıştay ve seminerlerin askıya alınması.

Hedefe yönelik bu boykot şunları kapsamaz: (a) öğrenci değişimi hakkında düzenleme ve anlaşmalar; ve (b) Türkiye’deki akademisyenlerin ziyaretçi araştırmacı ya da benzer pozisyonlar için yurtdışındaki üniversitelere yaptıkları bireysel başvurular.

Bu Haberlerde İlginizi Çekebilir

İYİ Parti’ye yapılan saldırıyı lanetleyen Demirtaş: Bu tür saldırılar asla iktidardan bağımsız yapılamaz

İYİ Parti’ye yapılan saldırıyı lanetleyen Demirtaş: Bu tür saldırılar asla iktidardan bağımsız yapılamaz

March 31, 2023
5k
Ege’de 4,6 büyüklüğünde deprem!

Ege’de 4,6 büyüklüğünde deprem!

March 31, 2023
5k

Dünyanın çok sayıda ülkesinden akademisyenler, ‘Türkiye Üniversitelerindeki Suçlara Ortak Olmayın’ başlıklı bildiri yayınladı.

Aralarında Etienne Balibar, Jeremy Keenan, Aron Schaal, Yumiko Obyama, Jean Pierre Durand, Jessica De Bloom’un da bulunduğu 408 akademisyen Türkiye’ye akademik boykot uygulanmasını istedi.

Dünyanın farklı üniversitelerinden 408 akademisyen Türkiye’ye ‘akademik boykot’ uygulanması için çağrıda bulundu. ‘Türkiye Üniversitelerindeki Suçlara Ortak Olmayın’ başlıklı bir bildiri yayınlayan akademisyenler, son dönemde Türkiye’deki üniversitelerde yaşanan gelişmeleri özetledi. Üniversitelerde OHAL ilanından sonra yaşanan ihraçlara da geniş yer verilen bildiride şöyle denildi:

“Bütün yükseköğretim ve mali destek kurumlarını, akademik ve profesyonel dernekleri ve akademisyen bireyleri Türkiye yükseköğretim sistemini boykota çağırıyoruz. Akademik boykotun amacı, ihraç edilenlerin işlerine geri döndürülmesi ve olağanüstü hal rejimi altında gittikçe şiddetini artıran akademisyenlere yönelik baskıların sonlandırılmasıdır.”


Hedef gözeten bir akademik boykot hedeflediklerini belirten akademisyenler, boykot çağrısında bulundukları tüzel kişi, kurum ve etkinlik ve organizasyonları tek tek sıraladı.

HANGİ ÜLKELERDEN KİMLER İMZA ATTI?

Bildiriye Fransa, İngiltere Almanya, Belçika, İtalya, Hollanda, Kanada ve ABD’nin da aralarında bulunduğu ülkelerden akademisyenler imza attı.

Aralarında Etienne Balibar, Jeremy Keenan, Aron Schaal, Rory Archer, Yumiko Obyama, Jean Pierre Durand, Jessica De Bloom, Linda Clarke, Pierre-Antoine Chardel, Samim Akgönül’ün de bulunduğu 408 akademisyenin ‘Türkiye Üniversitelerindeki Suçlara Ortak Olmayın’ başlığıyla yayınladığı bildirinin tam metni şöyle:

BARIŞ AKADEMİSYENLERİNİN BİLDİRİSİ

2016 yılının Ocak ayında, Türkiye’de çalışan ya da Türkiye üzerine araştırma yapan 2212 akademisyen, Türk hükümetine yönelik olarak, Kürt bölgesindeki savaşı sonlandırma, on yıllardır devam eden Kürt sorununa barışçıl bir çözüm bulma ve uluslararası gözlemcilerin, güvenlik güçleri tarafından yıkıma uğratılan Kürt kasaba ve şehirlerindeki durumu izlemesine izin verme çağrısını içeren bir bildiriyi imzaladılar. Bu tarihten itibaren, Barış için Akademisyenler adıyla bilinen imzacılar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın emirleri doğrultusunda hükümet ve Yükseköğretim Kurulu tarafından uygulamaya konulan intikamcı bir cezalandırma kampanyasının hedefi haline gelmiş bulunuyorlar.

‘AĞIR BİR BEDEL ÖDETMEK İÇİN GÜÇLERİNİ BİRLEŞTİRDİLER’

Barış İçin Akademisyenler, Türk hükümetini kendi yurttaşlarına uygulamakta olduğu şiddete son vermeye çağırdıkları için ihanetle suçlanıyorlar. Cumhurbaşkanının talimatıyla, hükümet, güvenlik güçleri, Yükseköğretim Kurulu ve üniversite rektörleri, Barış için Akademisyenler’e “ağır bir bedel” ödetmek üzere güçlerini birleştirdiler. Linç kampanyası, çeşitli cezai ve idari soruşturmalar, gözaltılar, pasaport iptalleri ve seyahat yasakları, emeklilik hakkının ihlali ve emek piyasasından sosyal güvenlik numaralarının kara listeye alınması yoluyla dışlanma gibi pek çok biçimde devam ediyor.

‘SALDIRILAR BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ DÜZEYE ULAŞTI’

Temmuz 2016 darbe girişimi ve takip eden olağanüstü hal döneminde, AKP rejiminin, Fethullah Gülen hareketini tasfiye etme gerekçesi altında, akademiye ve kamu sektörünün tamamına yönelen siyasal motivasyonlu saldırıları, benzeri görülmemiş bir düzeye ulaşmış bulunuyor. 30 Nisan 2017 itibariyle, akademide işten atılmaların sayısı 5295’e yükseldi. Bu durum, Türkiye’de yükseköğretim sisteminin hükümet ve onun siyasi müttefikleri tarafından bir kayırmacılık ve hesaplaşma alanı olarak kullanıldığını göstermektedir.

‘SAPTANMIŞ İHLALLER’

Barış İçin Akademisyenler’e yönelik linç kampanyası, özerklik, akademik özgürlük ve doktriner olmayan bilgi üretimi gibi yükseköğretimin belli başlı uluslararası standartlarını ihlal etmektedir. Kanıtlarla saptanmış ihlallerden bazıları şunlardır:

-Rektörler, üniversite personelini ve öğrencileri hükümet karşıtı olduklarından şüphelenilen akademisyenlere, özellikle de Barış için Akademisyenler’e karşı muhbirlik yapmak üzere teşvik etmektedir;

-Genç bir akademisyen, Dr. Mehmet Fatih Traş, Çukurova Üniversitesi’ndeki sözleşmesi sonlandırıldıktan ve çeşitli üniversitelere yaptığı iş başvuruları güvenlik riski oluşturduğu gerekçesiyle reddedildikten sonra intihar etmiştir;

-Akademisyenlerin ofislerinin kapılarına nefret söylemi ve suç unsuru içeren tehditleri içeren yazılama yapmak, kampüslerde ve kampüs dışında göz yumulan yaygın bir pratiğe dönüşmüştür;

-İhraç edilen akademisyenleri destekleyen öğrenciler baskılara maruz kalmış ve ihraç edilmişlerdir;

-Yüksek Öğretim Kurumu ve rektörler, Milli İstihbarat Teşkilatı ve polisle işbirliği içinde, hatta onların talimatları doğrultusunda ihraç edilecek akademisyenleri belirlemişlerdir;

-İhraç edilecek akademisyenlerin listesi hükümet ve Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmakta, itiraz yolu kapalı olan Kanun Hükmünde Kararnameler uyarınca ihraçlar uygulamaya konmaktadır;

-Hükümet kontrolü altındaki akademik süreli yayınlar merkezi (ULAKBİM), dergi editörlerine yayın ve değerlendirme kurullarından Barış için Akademisyenler’in çıkarılması emrini vermiştir;

-Konferans organizatörleri, hükümet ve yükseköğrenim kurumlarıyla işbirliği içerisinde ya da onlar tarafından tehdit edilmek yoluyla, Barış için Akademisyenler’i konferanslardan, seminerlerden ve çalıştaylardan dışlamaktadırlar;

-Hükümet kontrolündeki Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) (a) Barış İçin Akademisyenler’in almakta oldukları mali destekleri sonlandırmış olup bu kişilerden gelen başvuruları da reddetmektedir; (b) Barış İçin Akademisyenler bildirisini imzalayan ve yurtdışındaki üniversitelerde araştırmalarını sürdüren doktora öğrencilerinin burslarını kesmiştir, (c) burslu doktora öğrencilerini, araştırmalarının ulusal çıkarlara zarar vermeyeceği yönünde ifadeler imzalamaya zorlamıştır, (d) Barış İçin Akademisyenler’in adlarının TÜBİTAK destekli yayınlardan ya da hakem sürecinde olan yayınlardan çekilmesini sağlamıştır ve (e) evrim teorisi üzerine kitap yayınlarını durdurarak yaradılış tezini empoze eden şüpheli “araştırma” projelerine desteğini artırmıştır.

HEDEF GÖZETEN AKADEMİK BOYKOT

Bu nedenlerle, bütün yükseköğretim ve mali destek kurumlarını, akademik ve profesyonel dernekleri ve akademisyen bireyleri Türkiye yükseköğretim sistemini boykota çağırıyoruz. Akademik boykotun amacı, ihraç edilenlerin işlerine geri döndürülmesi ve olağanüstü hal rejimi altında gittikçe şiddetini artıran akademisyenlere yönelik baskıların sonlandırılmasıdır. Boykot, aşağıdaki yöntemler yoluyla bu baskılara suç ortağı olmuş üniversitelere ve yükseköğretim kurumlarını hedef almaktadır:

1. Akademik özgürlükleri ve yükseköğretimin uluslararası normlarını ihlal etmekte olan Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) ile BÜTÜN işbirliklerinin askıya alınması;

2. Sadece akademik özgürlükleri ve yüksek öğretimin uluslararası normlarını ihlal etmekle kalmayıp, aynı zamanda istihbarat kurumlarının üniversitelerdeki uzantısı olarak suç ortaklığı yapmış olan üniversitelerin rektörleri ile BÜTÜN işbirliklerinin askıya alınması;

3. BÜTÜN YÖK ve TÜBİTAK çalışanlarının ve suç ortağı üniversitelerin rektörlerinin profesyonel, ticari ve eğitimle ilgili kuruluşlardaki üyeliklerinin askıya alınması;

4. Suç ortağı üniversitelerle ile yapılacak BÜTÜN araştırma işbirliklerinin askıya alınması

5. YÖK, TÜBİTAK veya suç ortağı herhangi bir üniversite tarafından Türkiye içinde ve dışında düzenlenecek ve/veya desteklenecek olan BÜTÜN akademik ve profesyonel konferans, çalıştay ve seminerlere katılımın askıya alınması;

6. Suç ortağı herhangi bir üniversite ile işbirliği içinde gerçekleştirilecek ya da düzenlenecek olan BÜTÜN akademik ve profesyonel konferans, çalıştay ve seminerlerin askıya alınması.

Hedefe yönelik bu boykot şunları kapsamaz: (a) öğrenci değişimi hakkında düzenleme ve anlaşmalar; ve (b) Türkiye’deki akademisyenlerin ziyaretçi araştırmacı ya da benzer pozisyonlar için yurtdışındaki üniversitelere yaptıkları bireysel başvurular.

Dünyanın çok sayıda ülkesinden akademisyenler, ‘Türkiye Üniversitelerindeki Suçlara Ortak Olmayın’ başlıklı bildiri yayınladı.

Aralarında Etienne Balibar, Jeremy Keenan, Aron Schaal, Yumiko Obyama, Jean Pierre Durand, Jessica De Bloom’un da bulunduğu 408 akademisyen Türkiye’ye akademik boykot uygulanmasını istedi.

Dünyanın farklı üniversitelerinden 408 akademisyen Türkiye’ye ‘akademik boykot’ uygulanması için çağrıda bulundu. ‘Türkiye Üniversitelerindeki Suçlara Ortak Olmayın’ başlıklı bir bildiri yayınlayan akademisyenler, son dönemde Türkiye’deki üniversitelerde yaşanan gelişmeleri özetledi. Üniversitelerde OHAL ilanından sonra yaşanan ihraçlara da geniş yer verilen bildiride şöyle denildi:

“Bütün yükseköğretim ve mali destek kurumlarını, akademik ve profesyonel dernekleri ve akademisyen bireyleri Türkiye yükseköğretim sistemini boykota çağırıyoruz. Akademik boykotun amacı, ihraç edilenlerin işlerine geri döndürülmesi ve olağanüstü hal rejimi altında gittikçe şiddetini artıran akademisyenlere yönelik baskıların sonlandırılmasıdır.”


Hedef gözeten bir akademik boykot hedeflediklerini belirten akademisyenler, boykot çağrısında bulundukları tüzel kişi, kurum ve etkinlik ve organizasyonları tek tek sıraladı.

HANGİ ÜLKELERDEN KİMLER İMZA ATTI?

Bildiriye Fransa, İngiltere Almanya, Belçika, İtalya, Hollanda, Kanada ve ABD’nin da aralarında bulunduğu ülkelerden akademisyenler imza attı.

Aralarında Etienne Balibar, Jeremy Keenan, Aron Schaal, Rory Archer, Yumiko Obyama, Jean Pierre Durand, Jessica De Bloom, Linda Clarke, Pierre-Antoine Chardel, Samim Akgönül’ün de bulunduğu 408 akademisyenin ‘Türkiye Üniversitelerindeki Suçlara Ortak Olmayın’ başlığıyla yayınladığı bildirinin tam metni şöyle:

BARIŞ AKADEMİSYENLERİNİN BİLDİRİSİ

2016 yılının Ocak ayında, Türkiye’de çalışan ya da Türkiye üzerine araştırma yapan 2212 akademisyen, Türk hükümetine yönelik olarak, Kürt bölgesindeki savaşı sonlandırma, on yıllardır devam eden Kürt sorununa barışçıl bir çözüm bulma ve uluslararası gözlemcilerin, güvenlik güçleri tarafından yıkıma uğratılan Kürt kasaba ve şehirlerindeki durumu izlemesine izin verme çağrısını içeren bir bildiriyi imzaladılar. Bu tarihten itibaren, Barış için Akademisyenler adıyla bilinen imzacılar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın emirleri doğrultusunda hükümet ve Yükseköğretim Kurulu tarafından uygulamaya konulan intikamcı bir cezalandırma kampanyasının hedefi haline gelmiş bulunuyorlar.

‘AĞIR BİR BEDEL ÖDETMEK İÇİN GÜÇLERİNİ BİRLEŞTİRDİLER’

Barış İçin Akademisyenler, Türk hükümetini kendi yurttaşlarına uygulamakta olduğu şiddete son vermeye çağırdıkları için ihanetle suçlanıyorlar. Cumhurbaşkanının talimatıyla, hükümet, güvenlik güçleri, Yükseköğretim Kurulu ve üniversite rektörleri, Barış için Akademisyenler’e “ağır bir bedel” ödetmek üzere güçlerini birleştirdiler. Linç kampanyası, çeşitli cezai ve idari soruşturmalar, gözaltılar, pasaport iptalleri ve seyahat yasakları, emeklilik hakkının ihlali ve emek piyasasından sosyal güvenlik numaralarının kara listeye alınması yoluyla dışlanma gibi pek çok biçimde devam ediyor.

‘SALDIRILAR BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ DÜZEYE ULAŞTI’

Temmuz 2016 darbe girişimi ve takip eden olağanüstü hal döneminde, AKP rejiminin, Fethullah Gülen hareketini tasfiye etme gerekçesi altında, akademiye ve kamu sektörünün tamamına yönelen siyasal motivasyonlu saldırıları, benzeri görülmemiş bir düzeye ulaşmış bulunuyor. 30 Nisan 2017 itibariyle, akademide işten atılmaların sayısı 5295’e yükseldi. Bu durum, Türkiye’de yükseköğretim sisteminin hükümet ve onun siyasi müttefikleri tarafından bir kayırmacılık ve hesaplaşma alanı olarak kullanıldığını göstermektedir.

‘SAPTANMIŞ İHLALLER’

Barış İçin Akademisyenler’e yönelik linç kampanyası, özerklik, akademik özgürlük ve doktriner olmayan bilgi üretimi gibi yükseköğretimin belli başlı uluslararası standartlarını ihlal etmektedir. Kanıtlarla saptanmış ihlallerden bazıları şunlardır:

-Rektörler, üniversite personelini ve öğrencileri hükümet karşıtı olduklarından şüphelenilen akademisyenlere, özellikle de Barış için Akademisyenler’e karşı muhbirlik yapmak üzere teşvik etmektedir;

-Genç bir akademisyen, Dr. Mehmet Fatih Traş, Çukurova Üniversitesi’ndeki sözleşmesi sonlandırıldıktan ve çeşitli üniversitelere yaptığı iş başvuruları güvenlik riski oluşturduğu gerekçesiyle reddedildikten sonra intihar etmiştir;

-Akademisyenlerin ofislerinin kapılarına nefret söylemi ve suç unsuru içeren tehditleri içeren yazılama yapmak, kampüslerde ve kampüs dışında göz yumulan yaygın bir pratiğe dönüşmüştür;

-İhraç edilen akademisyenleri destekleyen öğrenciler baskılara maruz kalmış ve ihraç edilmişlerdir;

-Yüksek Öğretim Kurumu ve rektörler, Milli İstihbarat Teşkilatı ve polisle işbirliği içinde, hatta onların talimatları doğrultusunda ihraç edilecek akademisyenleri belirlemişlerdir;

-İhraç edilecek akademisyenlerin listesi hükümet ve Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmakta, itiraz yolu kapalı olan Kanun Hükmünde Kararnameler uyarınca ihraçlar uygulamaya konmaktadır;

-Hükümet kontrolü altındaki akademik süreli yayınlar merkezi (ULAKBİM), dergi editörlerine yayın ve değerlendirme kurullarından Barış için Akademisyenler’in çıkarılması emrini vermiştir;

-Konferans organizatörleri, hükümet ve yükseköğrenim kurumlarıyla işbirliği içerisinde ya da onlar tarafından tehdit edilmek yoluyla, Barış için Akademisyenler’i konferanslardan, seminerlerden ve çalıştaylardan dışlamaktadırlar;

-Hükümet kontrolündeki Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) (a) Barış İçin Akademisyenler’in almakta oldukları mali destekleri sonlandırmış olup bu kişilerden gelen başvuruları da reddetmektedir; (b) Barış İçin Akademisyenler bildirisini imzalayan ve yurtdışındaki üniversitelerde araştırmalarını sürdüren doktora öğrencilerinin burslarını kesmiştir, (c) burslu doktora öğrencilerini, araştırmalarının ulusal çıkarlara zarar vermeyeceği yönünde ifadeler imzalamaya zorlamıştır, (d) Barış İçin Akademisyenler’in adlarının TÜBİTAK destekli yayınlardan ya da hakem sürecinde olan yayınlardan çekilmesini sağlamıştır ve (e) evrim teorisi üzerine kitap yayınlarını durdurarak yaradılış tezini empoze eden şüpheli “araştırma” projelerine desteğini artırmıştır.

HEDEF GÖZETEN AKADEMİK BOYKOT

Bu nedenlerle, bütün yükseköğretim ve mali destek kurumlarını, akademik ve profesyonel dernekleri ve akademisyen bireyleri Türkiye yükseköğretim sistemini boykota çağırıyoruz. Akademik boykotun amacı, ihraç edilenlerin işlerine geri döndürülmesi ve olağanüstü hal rejimi altında gittikçe şiddetini artıran akademisyenlere yönelik baskıların sonlandırılmasıdır. Boykot, aşağıdaki yöntemler yoluyla bu baskılara suç ortağı olmuş üniversitelere ve yükseköğretim kurumlarını hedef almaktadır:

1. Akademik özgürlükleri ve yükseköğretimin uluslararası normlarını ihlal etmekte olan Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) ile BÜTÜN işbirliklerinin askıya alınması;

2. Sadece akademik özgürlükleri ve yüksek öğretimin uluslararası normlarını ihlal etmekle kalmayıp, aynı zamanda istihbarat kurumlarının üniversitelerdeki uzantısı olarak suç ortaklığı yapmış olan üniversitelerin rektörleri ile BÜTÜN işbirliklerinin askıya alınması;

3. BÜTÜN YÖK ve TÜBİTAK çalışanlarının ve suç ortağı üniversitelerin rektörlerinin profesyonel, ticari ve eğitimle ilgili kuruluşlardaki üyeliklerinin askıya alınması;

4. Suç ortağı üniversitelerle ile yapılacak BÜTÜN araştırma işbirliklerinin askıya alınması

5. YÖK, TÜBİTAK veya suç ortağı herhangi bir üniversite tarafından Türkiye içinde ve dışında düzenlenecek ve/veya desteklenecek olan BÜTÜN akademik ve profesyonel konferans, çalıştay ve seminerlere katılımın askıya alınması;

6. Suç ortağı herhangi bir üniversite ile işbirliği içinde gerçekleştirilecek ya da düzenlenecek olan BÜTÜN akademik ve profesyonel konferans, çalıştay ve seminerlerin askıya alınması.

Hedefe yönelik bu boykot şunları kapsamaz: (a) öğrenci değişimi hakkında düzenleme ve anlaşmalar; ve (b) Türkiye’deki akademisyenlerin ziyaretçi araştırmacı ya da benzer pozisyonlar için yurtdışındaki üniversitelere yaptıkları bireysel başvurular.

ShareTweetShare
Previous Post

Gürsel Tekin CHP’nin planını açıkladı: Gandi sahaya indi!

Next Post

​Süper Lig’e yükselen Göztepe, Yılmaz Vural ile yollarını ayırdı

İLGİLİ HABERLER

İYİ Parti’ye yapılan saldırıyı lanetleyen Demirtaş: Bu tür saldırılar asla iktidardan bağımsız yapılamaz
GÜNDEM

İYİ Parti’ye yapılan saldırıyı lanetleyen Demirtaş: Bu tür saldırılar asla iktidardan bağımsız yapılamaz

March 31, 2023
5k
Ege’de 4,6 büyüklüğünde deprem!
GÜNDEM

Ege’de 4,6 büyüklüğünde deprem!

March 31, 2023
5k
Kanser şüphesi bulunan mahpus acile kaldırıldı: ‘Hayatım tehlike altında’
GÜNDEM

Kanser şüphesi bulunan mahpus acile kaldırıldı: ‘Hayatım tehlike altında’

March 31, 2023
5.1k
Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan, Abdullah Gül’e ziyaret
GÜNDEM

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan, Abdullah Gül’e ziyaret

March 31, 2023
5.1k
‘Fırsat kartı’ belgesi ile Almanya’da çalışmak artık daha kolay
DÜNYA

‘Fırsat kartı’ belgesi ile Almanya’da çalışmak artık daha kolay

March 31, 2023
5.1k
Şahan Gökbakar YSK’ya ‘karpuzlu’ tepki: ‘Mango olduğuna oy birliğiyle karar verdik’
GÜNDEM

Şahan Gökbakar YSK’ya ‘karpuzlu’ tepki: ‘Mango olduğuna oy birliğiyle karar verdik’

March 31, 2023
5.1k
Daha Fazla Haber

İYİ Parti’ye yapılan saldırıyı lanetleyen Demirtaş: Bu tür saldırılar asla iktidardan bağımsız yapılamaz

İYİ Parti’ye yapılan saldırıyı lanetleyen Demirtaş: Bu tür saldırılar asla iktidardan bağımsız yapılamaz
by Özkan yazar
March 31, 2023
0
5k

Devamını oku

Kanser şüphesi bulunan mahpus acile kaldırıldı: ‘Hayatım tehlike altında’

Kanser şüphesi bulunan mahpus acile kaldırıldı: ‘Hayatım tehlike altında’
by Özkan yazar
March 31, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan, Abdullah Gül’e ziyaret

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan, Abdullah Gül’e ziyaret
by Özkan yazar
March 31, 2023
0
5.1k

Devamını oku

EYT’lilere kötü haber ulaştı! İlk maaşlar rafa kalkıyor:

EYT’lilere kötü haber ulaştı! İlk maaşlar rafa kalkıyor:
by Özkan yazar
March 31, 2023
0
5.2k

Devamını oku

‘Fırsat kartı’ belgesi ile Almanya’da çalışmak artık daha kolay

‘Fırsat kartı’ belgesi ile Almanya’da çalışmak artık daha kolay
by Özkan yazar
March 31, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Şahan Gökbakar YSK’ya ‘karpuzlu’ tepki: ‘Mango olduğuna oy birliğiyle karar verdik’

Şahan Gökbakar YSK’ya ‘karpuzlu’ tepki: ‘Mango olduğuna oy birliğiyle karar verdik’
by Özkan yazar
March 31, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Diyanet de ‘Erdoğan sonrasına’ hazırlanıyor: Üst makamlarda değişiklik yapılıyor…

Diyanet de ‘Erdoğan sonrasına’ hazırlanıyor: Üst makamlarda değişiklik yapılıyor…
by Özkan yazar
March 31, 2023
0
5.2k

Devamını oku

İYİ Parti’ye silahlı saldırı: Meral Hanım güçlü bir liderdir; böyle korkutamazsınız

İYİ Parti’ye silahlı saldırı: Meral Hanım güçlü bir liderdir; böyle korkutamazsınız
by aktifhabercom
March 31, 2023
0
5k

Devamını oku

Akşener’den Erdoğan’a: Geleceksen sen gel!

Akşener’den Erdoğan’a: Geleceksen sen gel!
by aktifhabercom
March 31, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Herkulorg’dan yeni paylaşım: Ramazan mukabelesinde 9. cüz okundu

Herkulorg’dan yeni paylaşım: Ramazan mukabelesinde 9. cüz okundu
by aktifhabercom
March 31, 2023
0
5.1k

Devamını oku

‘Nefret dilinin sonucu’ İYİ Parti İstanbul il başkanlığı kurşunlandı

‘Nefret dilinin sonucu’ İYİ Parti İstanbul il başkanlığı kurşunlandı
by aktifhabercom
March 31, 2023
0
5k

Devamını oku

‘Ret gerekçesi Anayasa’ya aykırı’ 5 yaşındaki çocuk için ‘milli güvenlik sorunu’ diyen bakanlığa dava

‘Ret gerekçesi Anayasa’ya aykırı’ 5 yaşındaki çocuk için ‘milli güvenlik sorunu’ diyen bakanlığa dava
by aktifhabercom
March 31, 2023
0
5.2k

Devamını oku

Büyük jüri karar verdi: Trump, ABD tarihinde hakkında ceza davası açılan ilk başkan oldu

Büyük jüri karar verdi: Trump, ABD tarihinde hakkında ceza davası açılan ilk başkan oldu
by aktifhabercom
March 31, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Memleket Partisi’nde Kılıçdaroğlu istifası: ”Destek ödev haline gelmiştir”

Memleket Partisi’nde Kılıçdaroğlu istifası: ”Destek ödev haline gelmiştir”
by aktifhabercom
March 31, 2023
0
5.2k

Devamını oku

Marburg için iftar vakti! ”Aynı Allah’a inanıyoruz”

Marburg için iftar vakti! ”Aynı Allah’a inanıyoruz”
by aktifhabercom
March 31, 2023
0
5.2k

Devamını oku

Bolu Cezaevi yönetimi infazı bitenleri tahliye etmiyor: Gerekçe ‘suyu tasarruflu kullanmama‘, ‘etkinliklere katılmama‘…

Bolu Cezaevi yönetimi infazı bitenleri tahliye etmiyor: Gerekçe ‘suyu tasarruflu kullanmama‘, ‘etkinliklere katılmama‘…
by Özkan yazar
March 30, 2023
0
5.2k

Devamını oku

Cem Toker’den ‘Nedim Şener’ açıklaması: Armutçunun 40 hikayesi varmış, 40’ı da armut üzerineymiş!

Cem Toker’den ‘Nedim Şener’ açıklaması: Armutçunun 40 hikayesi varmış, 40’ı da armut üzerineymiş!
by Özkan yazar
March 30, 2023
0
5.4k

Devamını oku

Time Dergisi: Erdoğan’ın şansı hiç bu kadar az olmamıştı

Time Dergisi: Erdoğan’ın şansı hiç bu kadar az olmamıştı
by Özkan yazar
March 30, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Erbakan’dan ‘İnce’ analiz: Cumhur İttifakı’nın ilk turda kazanmasını sağlayabilir

Erbakan’dan ‘İnce’ analiz: Cumhur İttifakı’nın ilk turda kazanmasını sağlayabilir
by Özkan yazar
March 30, 2023
0
5.2k

Devamını oku

WSJ muhabiri, Rusya’da casusluk suçlamasıyla gözaltına alındı

WSJ muhabiri, Rusya’da casusluk suçlamasıyla gözaltına alındı
by Özkan yazar
March 30, 2023
0
5.1k

Devamını oku
Aktifhaber

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.

MENU

  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER

BİZİ TAKİP EDİN

No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.