Diyanet İşleri Başkanlığınca bu haftaki cuma için hazırlanan hutbede zulüm konusu ele alındı. Türkiye’deki hukuksuzluklara sessiz kalan Diyanet’in İsrail’in Gazze saldırısı sonrası zulüm ayetlerini hatırlaması dikkat çekti.
Diyanet İşleri Başkanlığınca “Zulüm Cezasız Kalmaz” konulu cuma hutbesi hazırlandı. Hutbede müminin zulme taraftar olamayacağı, zulüm karşısında susamayacağı ifade edildi.
ZALİM DÜNYADA DA AHİRETTE DE HUZUR BULAMAYACAK
“Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Allah onları cezalandırmayı, korkudan gözlerin dışarı fırlayacağı bir güne erteliyor” ayetine yer verilen hutbede bu ayetin mazlumlar için bir umut ve teselli; zalimler için bir ihtar ve tehdit olduğunun altı çizildi. Hutbede, “Bu tehdide aldırış etmeyen zalimler, dünyada da ahirette de huzur bulamayacaktır. Onlar için dünyada rezillik, ahirette ise büyük bir azap vardır. Resûl-i Ekrem (s.a.s)’in buyurduğu gibi, “Zulüm, zalim için kıyamet gününde zifiri karanlık olacaktır” denildi.
ZALİMİN DESTEK BULDUĞU ÇAĞDA YAŞIYORUZ
İnsaf, vicdan ve merhamet duygularının yitirildiği, zulmün sıradanlaştığı ve zalimin destek bulduğu bir çağda yaşandığı belirtilen hutbede, “Hak ve hukuk tanımayan zorbalar, çocuk, yaşlı, kadın demeden mazlum Filistin halkının üzerine bombalar yağdırıyor. Gözü dönmüş caniler, dünyanın gözleri önünde Filistinli masum kardeşlerimizi katlediyor. Kan ve gözyaşından beslenenler, Kudüs ve çevresindeki Müslümanları, baskı ve şiddetle evlerinden, yurtlarından çıkarıyor, yaşama haklarını ellerinden alıyor. Mabet dokunulmazlığını hiçe sayıp Mescid-i Aksâ’nın maneviyatını çiğniyor. Ancak biz inanıyoruz ki mazlumla Allah arasında perde yoktur. “Kahhâr” olan Rabbimiz, zalimleri kahr u perişan edecektir” denildi.
MÜMİN ZULÜM KARŞISINDA SUSMAZ
Müminin zulme taraftar olmayacağı, zulmü alkışlayamayacağı belirtilen hutbede, “Zulüm karşısında susmaz, zalimin sesi olmaz. Müminin gönlü asla zulme razı değildir. Mümin, hak ve adaletin yanındadır, zulmün karşısında daima dimdik ayaktadır. Mümin, zalime hasım, mazluma umuttur. Yeryüzünün her neresinde olursa olsun kanayan bir yara gördü mü ciğeri yanar. Zira o, Hakka tabidir ve Hak yolunun yolcusudur. Mümin bilir ki hak ve adaletin hizmetinde olduğu sürece Allah’ın rahmeti ve yardımı kendisiyle birliktedir. Hakkı tutup kaldırdığı sürece zalimler asla mazluma ve mağdura zarar veremeyecektir” denildi.
HUZURA KASTEDENLER ER, GEÇ CEZASINI BULACAK
Peygamber Efendimiz (s.a.s), “Kim bir kötülük görürse onu eliyle düzeltsin; eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin; buna da gücü yetmezse kalbi ile o kötülüğe tavır koysun. Bu da imanın asgarî gereğidir” hadisine de yer verilen hutbede, “Mazlumların feryadı arşa uzanırken, ümmet-i Muhammed olarak bir araya gelip zulme ve işgale karşı çıkalım. Mazlum kardeşlerimize gücümüz nispetinde destek olalım. Bilelim ki Rabbimizin yardımı, müminlerin vahdeti, feraseti, cesareti ve onurlu duruşuyla zalimlerin sonu berbat olacak, huzura ve barışa kastedenler er ya da geç cezasını bulacaktır” denildi.
