HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın isminin yazılı olduğu kitap ayracı, Kayseri Cezaevi’nde önce “örgüt propagandası” sonra ise, “cezaevi güvenliğine tehdit” denilerek tutukluya verilmedi.
Tutuklu Karadoğan, Kayseri 2 Nolu T Tipi Kapalı Cezavi İdare ve Gözlem Kurulu’na ayıracın verilmemesi üzerine 2 Mart 2022 tarihinde başvurdu. İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığı tarafından 16 Mart 2022 tarihinde verilen kararda talep edilen eşya hakkında Ceza İnfaz Kurumları’nda bulundurulabilecek eşya ve maddeler hakkında yönetmeliğinde herhangi bir değerlendirme yapılmadığı belirtilse de ayracın verilmemesine karar verdi.
İdare ve Gözlem Kurulu ayracın kullanımının yasa ve kanun aykırılığının bulunmadığını belirterek, şu tespitte bulundu: “Fakat kullanım amacı ile terör örgütünün bilinç altına işlemek ve örgütün simgesel olarak ideolojik propagandasının yapılmak istenmesi, dışa yansıtma ve dolaylı olarak örgüt propagandası yürütme amacının olduğu görülmektedir. Kitap ayracının verilmesi uygun görülmemiştir.”
İdare ve Gözlem Kurulu kararını Kayseri İnfaz Hakimliği’ne taşıyan Karadoğan, Demirtaş’ın dört kitabı olduğunu, AİHM kararıyla Türkiye’nin tazminata mahkum edildiğini ve cezaevinden Cumhurbaşkanı adayı olan bir siyasetçi olduğunu dile getirerek, ifadelerin dayanaksız ve somut olduğunu belirtti. Karadoğan, ayracının kendine verilmesini talep etti.
Kayseri 2. İnfaz Hakimliği de kararında, Kayseri İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığı’nın ifadelerine yer vererek, itirazı reddetti. İnfaz Hakimliği gerekçesinde ise, ayraç üzerinde “Selahattin Demirtaş” yazıldığını ve Demirtaş’ın geçmiş dönemde siyasi parti genel başkanlığı yaptığını belirterek, “Selahattin Demirtaş’ın siyasi bir kişi olduğu tartışmasızdır. Koğuş içerisinde ya da değiştirdiğinde taraftarı olabileceği gibi karşı karşıtı kimseler de bulunabileceğinden, olumsuz hadiselerin yaşanacağı göz önüne alınmalıdır. Yaşanabilecek olumsuz hadiseler infaz kurumunun güvenliğini tehlikeye sokabilecek olduğunun talebinin reddine…” ifadeleri yer aldı.
Karadoğan, hukuki yollara başvurmaktan vazgeçmeyerek, konuyu Kayseri Ağır Ceza Mahkemesi’ne taşıdı. Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi de, 31 Mart’ta Kayseri 2. İnfaz Hakimliği’nin kararının yasaya uygun olduğuna hükmederek, itirazları reddetti.
Tutuklu Karadoğan ise bu karar üzerine Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yaptı.
HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın isminin yazılı olduğu kitap ayracı, Kayseri Cezaevi’nde önce “örgüt propagandası” sonra ise, “cezaevi güvenliğine tehdit” denilerek tutukluya verilmedi.
Tutuklu Karadoğan, Kayseri 2 Nolu T Tipi Kapalı Cezavi İdare ve Gözlem Kurulu’na ayıracın verilmemesi üzerine 2 Mart 2022 tarihinde başvurdu. İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığı tarafından 16 Mart 2022 tarihinde verilen kararda talep edilen eşya hakkında Ceza İnfaz Kurumları’nda bulundurulabilecek eşya ve maddeler hakkında yönetmeliğinde herhangi bir değerlendirme yapılmadığı belirtilse de ayracın verilmemesine karar verdi.
İdare ve Gözlem Kurulu ayracın kullanımının yasa ve kanun aykırılığının bulunmadığını belirterek, şu tespitte bulundu: “Fakat kullanım amacı ile terör örgütünün bilinç altına işlemek ve örgütün simgesel olarak ideolojik propagandasının yapılmak istenmesi, dışa yansıtma ve dolaylı olarak örgüt propagandası yürütme amacının olduğu görülmektedir. Kitap ayracının verilmesi uygun görülmemiştir.”
İdare ve Gözlem Kurulu kararını Kayseri İnfaz Hakimliği’ne taşıyan Karadoğan, Demirtaş’ın dört kitabı olduğunu, AİHM kararıyla Türkiye’nin tazminata mahkum edildiğini ve cezaevinden Cumhurbaşkanı adayı olan bir siyasetçi olduğunu dile getirerek, ifadelerin dayanaksız ve somut olduğunu belirtti. Karadoğan, ayracının kendine verilmesini talep etti.
Kayseri 2. İnfaz Hakimliği de kararında, Kayseri İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığı’nın ifadelerine yer vererek, itirazı reddetti. İnfaz Hakimliği gerekçesinde ise, ayraç üzerinde “Selahattin Demirtaş” yazıldığını ve Demirtaş’ın geçmiş dönemde siyasi parti genel başkanlığı yaptığını belirterek, “Selahattin Demirtaş’ın siyasi bir kişi olduğu tartışmasızdır. Koğuş içerisinde ya da değiştirdiğinde taraftarı olabileceği gibi karşı karşıtı kimseler de bulunabileceğinden, olumsuz hadiselerin yaşanacağı göz önüne alınmalıdır. Yaşanabilecek olumsuz hadiseler infaz kurumunun güvenliğini tehlikeye sokabilecek olduğunun talebinin reddine…” ifadeleri yer aldı.
Karadoğan, hukuki yollara başvurmaktan vazgeçmeyerek, konuyu Kayseri Ağır Ceza Mahkemesi’ne taşıdı. Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi de, 31 Mart’ta Kayseri 2. İnfaz Hakimliği’nin kararının yasaya uygun olduğuna hükmederek, itirazları reddetti.
Tutuklu Karadoğan ise bu karar üzerine Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yaptı.
HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın isminin yazılı olduğu kitap ayracı, Kayseri Cezaevi’nde önce “örgüt propagandası” sonra ise, “cezaevi güvenliğine tehdit” denilerek tutukluya verilmedi.
Tutuklu Karadoğan, Kayseri 2 Nolu T Tipi Kapalı Cezavi İdare ve Gözlem Kurulu’na ayıracın verilmemesi üzerine 2 Mart 2022 tarihinde başvurdu. İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığı tarafından 16 Mart 2022 tarihinde verilen kararda talep edilen eşya hakkında Ceza İnfaz Kurumları’nda bulundurulabilecek eşya ve maddeler hakkında yönetmeliğinde herhangi bir değerlendirme yapılmadığı belirtilse de ayracın verilmemesine karar verdi.
İdare ve Gözlem Kurulu ayracın kullanımının yasa ve kanun aykırılığının bulunmadığını belirterek, şu tespitte bulundu: “Fakat kullanım amacı ile terör örgütünün bilinç altına işlemek ve örgütün simgesel olarak ideolojik propagandasının yapılmak istenmesi, dışa yansıtma ve dolaylı olarak örgüt propagandası yürütme amacının olduğu görülmektedir. Kitap ayracının verilmesi uygun görülmemiştir.”
İdare ve Gözlem Kurulu kararını Kayseri İnfaz Hakimliği’ne taşıyan Karadoğan, Demirtaş’ın dört kitabı olduğunu, AİHM kararıyla Türkiye’nin tazminata mahkum edildiğini ve cezaevinden Cumhurbaşkanı adayı olan bir siyasetçi olduğunu dile getirerek, ifadelerin dayanaksız ve somut olduğunu belirtti. Karadoğan, ayracının kendine verilmesini talep etti.
Kayseri 2. İnfaz Hakimliği de kararında, Kayseri İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığı’nın ifadelerine yer vererek, itirazı reddetti. İnfaz Hakimliği gerekçesinde ise, ayraç üzerinde “Selahattin Demirtaş” yazıldığını ve Demirtaş’ın geçmiş dönemde siyasi parti genel başkanlığı yaptığını belirterek, “Selahattin Demirtaş’ın siyasi bir kişi olduğu tartışmasızdır. Koğuş içerisinde ya da değiştirdiğinde taraftarı olabileceği gibi karşı karşıtı kimseler de bulunabileceğinden, olumsuz hadiselerin yaşanacağı göz önüne alınmalıdır. Yaşanabilecek olumsuz hadiseler infaz kurumunun güvenliğini tehlikeye sokabilecek olduğunun talebinin reddine…” ifadeleri yer aldı.
Karadoğan, hukuki yollara başvurmaktan vazgeçmeyerek, konuyu Kayseri Ağır Ceza Mahkemesi’ne taşıdı. Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi de, 31 Mart’ta Kayseri 2. İnfaz Hakimliği’nin kararının yasaya uygun olduğuna hükmederek, itirazları reddetti.
Tutuklu Karadoğan ise bu karar üzerine Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yaptı.
HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın isminin yazılı olduğu kitap ayracı, Kayseri Cezaevi’nde önce “örgüt propagandası” sonra ise, “cezaevi güvenliğine tehdit” denilerek tutukluya verilmedi.
Tutuklu Karadoğan, Kayseri 2 Nolu T Tipi Kapalı Cezavi İdare ve Gözlem Kurulu’na ayıracın verilmemesi üzerine 2 Mart 2022 tarihinde başvurdu. İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığı tarafından 16 Mart 2022 tarihinde verilen kararda talep edilen eşya hakkında Ceza İnfaz Kurumları’nda bulundurulabilecek eşya ve maddeler hakkında yönetmeliğinde herhangi bir değerlendirme yapılmadığı belirtilse de ayracın verilmemesine karar verdi.
İdare ve Gözlem Kurulu ayracın kullanımının yasa ve kanun aykırılığının bulunmadığını belirterek, şu tespitte bulundu: “Fakat kullanım amacı ile terör örgütünün bilinç altına işlemek ve örgütün simgesel olarak ideolojik propagandasının yapılmak istenmesi, dışa yansıtma ve dolaylı olarak örgüt propagandası yürütme amacının olduğu görülmektedir. Kitap ayracının verilmesi uygun görülmemiştir.”
İdare ve Gözlem Kurulu kararını Kayseri İnfaz Hakimliği’ne taşıyan Karadoğan, Demirtaş’ın dört kitabı olduğunu, AİHM kararıyla Türkiye’nin tazminata mahkum edildiğini ve cezaevinden Cumhurbaşkanı adayı olan bir siyasetçi olduğunu dile getirerek, ifadelerin dayanaksız ve somut olduğunu belirtti. Karadoğan, ayracının kendine verilmesini talep etti.
Kayseri 2. İnfaz Hakimliği de kararında, Kayseri İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığı’nın ifadelerine yer vererek, itirazı reddetti. İnfaz Hakimliği gerekçesinde ise, ayraç üzerinde “Selahattin Demirtaş” yazıldığını ve Demirtaş’ın geçmiş dönemde siyasi parti genel başkanlığı yaptığını belirterek, “Selahattin Demirtaş’ın siyasi bir kişi olduğu tartışmasızdır. Koğuş içerisinde ya da değiştirdiğinde taraftarı olabileceği gibi karşı karşıtı kimseler de bulunabileceğinden, olumsuz hadiselerin yaşanacağı göz önüne alınmalıdır. Yaşanabilecek olumsuz hadiseler infaz kurumunun güvenliğini tehlikeye sokabilecek olduğunun talebinin reddine…” ifadeleri yer aldı.
Karadoğan, hukuki yollara başvurmaktan vazgeçmeyerek, konuyu Kayseri Ağır Ceza Mahkemesi’ne taşıdı. Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi de, 31 Mart’ta Kayseri 2. İnfaz Hakimliği’nin kararının yasaya uygun olduğuna hükmederek, itirazları reddetti.
Tutuklu Karadoğan ise bu karar üzerine Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yaptı.