Dedeoğulları ailesi fertlerinin, katliamdan önce yaptığı koruma başvurularına karşılık harekete geçmeyip, güvenliği sağlamayan polisler hakkında Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunuldu
Konya’nın Meram ilçesinde Dedeoğulları ailesinden 7 kişinin öldürüldüğü katliam 30 Temmuz 2021 tarihinde yaşandı. Sanık Mehmet Altun, aynı aileden Yaşar Dedeoğlu, Serap Dedeoğlu, Serpil Dedeoğlu, Sibel Dedeoğlu, İpek Dedeoğlu, Metin Dedeoğlu ve Barış Dedeoğlu’nu katletti. Hakkında hazırlanan iddianamede Altun’un, “canavarca hisle tasarlayarak kasten öldürme” suçundan 7 kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi istendi.
7 kişi 30 Temmuz 2021’de katledilmeden önce 12 Mayıs’ta komşuları olan Keleş ve Çalık ailesi üyeleri tarafından ırkçı saldırıya maruz kalmış bunun ardından da Dedeoğulları ailesi fertleri 17 Haziran ve 21 Ağustos 2021 tarihinde olmak üzere savcılığa başvurarak koruma talebinde bulunmuştu. Savcılık Dedeoğulları’nın koruma talebine ilişkin katliam gerçekleşene kadar herhangi bir adım atmadı.
Dedeoğulları ailesinin avukatları, savcılığın kararını beklemeden resen koruma talebini uygulayabilecek olan fakat uygulamayan polisler hakkında katliamın ardından suç duyurusunda bulundu.
Serkan Alan’ın Gazete Duvar’da yer alan haberine göre, Dedeoğulları’nın koruma talebine dair herhangi bir adım atmayan ve güvenliklerini almayan polisler hakkındaki suç duyurusunu işleme alan savcılık, Konya Valiliği’nden soruşturma izni istedi. Konya Valiliği’nin polisler hakkında soruşturma izni vermemesinin ardından Dedeoğulları ailesinin avukatları Konya Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz etti. Bu mahkemenin de taleplerini reddetmesi ve polislerin yargılanmamasının ardından Dedeoğulları ailesinin avukatları Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu.
Dedeoğulları ailesinin avukatları Anayasa Mahkemesi’ne yaptıkları başvuruda, şüpheli polis memurlarınca 5442 ve 6284 sayılı yasa kapsamında resen alınması gereken koruyucu güvenlik önlemlerinin alınmadığı vurgulayarak, “Şüpheli kolluk görevlilerince fiili eylemsizlik haliyle güvenlik önlemleri alınmayarak ihmalde bulunulmuştur” dedi.
Dedeoğulları ailesinin avukatları AYM’ye yaptıkları başvuruda, aynı kolluk kuvvetlerinin 30 Temmuz’daki katliamdan bir gün sonra aynı aileden Çetin Dedeoğulları’na resen yakın koruma tahsis kararı verdiğini de hatırlattı. Resen karar alınabilecekken güvenlik tedbirlerinin alınmadığını belirten avukatlar, “Şüpheli polis memurlarının sorumluluğu gereğince haklarında yargılama yapılmasının engellenmesi nedeniyle yaşam hakkı ihlal edilmiştir” dedi.
Dedeoğulları ailesinin avukatları Anayasa Mahkemesi’ne yaptıkları bireysel başvuruda, Anayasanın 17/1 ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 2. Maddesi kapsamındaki yaşam hakkının ihlal edildiğini ve Anayasa’nın 36 ve AİHS’in 6/1 maddesi gereğince adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini belirtti.
Aynı aileden 7 kişinin katliamda hayatını kaybettiğini hatırlatan avukatlar 10 milyon TL’lik manevi tazminat da talep ederken, AYM’nin ihlal kararı vermesiyle birlikte suç duyurusunda bulunan polis memurlarının yargılanması istendi.
Dedeoğulları ailesi fertlerinin, katliamdan önce yaptığı koruma başvurularına karşılık harekete geçmeyip, güvenliği sağlamayan polisler hakkında Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunuldu
Konya’nın Meram ilçesinde Dedeoğulları ailesinden 7 kişinin öldürüldüğü katliam 30 Temmuz 2021 tarihinde yaşandı. Sanık Mehmet Altun, aynı aileden Yaşar Dedeoğlu, Serap Dedeoğlu, Serpil Dedeoğlu, Sibel Dedeoğlu, İpek Dedeoğlu, Metin Dedeoğlu ve Barış Dedeoğlu’nu katletti. Hakkında hazırlanan iddianamede Altun’un, “canavarca hisle tasarlayarak kasten öldürme” suçundan 7 kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi istendi.
7 kişi 30 Temmuz 2021’de katledilmeden önce 12 Mayıs’ta komşuları olan Keleş ve Çalık ailesi üyeleri tarafından ırkçı saldırıya maruz kalmış bunun ardından da Dedeoğulları ailesi fertleri 17 Haziran ve 21 Ağustos 2021 tarihinde olmak üzere savcılığa başvurarak koruma talebinde bulunmuştu. Savcılık Dedeoğulları’nın koruma talebine ilişkin katliam gerçekleşene kadar herhangi bir adım atmadı.
Dedeoğulları ailesinin avukatları, savcılığın kararını beklemeden resen koruma talebini uygulayabilecek olan fakat uygulamayan polisler hakkında katliamın ardından suç duyurusunda bulundu.
Serkan Alan’ın Gazete Duvar’da yer alan haberine göre, Dedeoğulları’nın koruma talebine dair herhangi bir adım atmayan ve güvenliklerini almayan polisler hakkındaki suç duyurusunu işleme alan savcılık, Konya Valiliği’nden soruşturma izni istedi. Konya Valiliği’nin polisler hakkında soruşturma izni vermemesinin ardından Dedeoğulları ailesinin avukatları Konya Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz etti. Bu mahkemenin de taleplerini reddetmesi ve polislerin yargılanmamasının ardından Dedeoğulları ailesinin avukatları Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu.
Dedeoğulları ailesinin avukatları Anayasa Mahkemesi’ne yaptıkları başvuruda, şüpheli polis memurlarınca 5442 ve 6284 sayılı yasa kapsamında resen alınması gereken koruyucu güvenlik önlemlerinin alınmadığı vurgulayarak, “Şüpheli kolluk görevlilerince fiili eylemsizlik haliyle güvenlik önlemleri alınmayarak ihmalde bulunulmuştur” dedi.
Dedeoğulları ailesinin avukatları AYM’ye yaptıkları başvuruda, aynı kolluk kuvvetlerinin 30 Temmuz’daki katliamdan bir gün sonra aynı aileden Çetin Dedeoğulları’na resen yakın koruma tahsis kararı verdiğini de hatırlattı. Resen karar alınabilecekken güvenlik tedbirlerinin alınmadığını belirten avukatlar, “Şüpheli polis memurlarının sorumluluğu gereğince haklarında yargılama yapılmasının engellenmesi nedeniyle yaşam hakkı ihlal edilmiştir” dedi.
Dedeoğulları ailesinin avukatları Anayasa Mahkemesi’ne yaptıkları bireysel başvuruda, Anayasanın 17/1 ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 2. Maddesi kapsamındaki yaşam hakkının ihlal edildiğini ve Anayasa’nın 36 ve AİHS’in 6/1 maddesi gereğince adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini belirtti.
Aynı aileden 7 kişinin katliamda hayatını kaybettiğini hatırlatan avukatlar 10 milyon TL’lik manevi tazminat da talep ederken, AYM’nin ihlal kararı vermesiyle birlikte suç duyurusunda bulunan polis memurlarının yargılanması istendi.
Dedeoğulları ailesi fertlerinin, katliamdan önce yaptığı koruma başvurularına karşılık harekete geçmeyip, güvenliği sağlamayan polisler hakkında Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunuldu
Konya’nın Meram ilçesinde Dedeoğulları ailesinden 7 kişinin öldürüldüğü katliam 30 Temmuz 2021 tarihinde yaşandı. Sanık Mehmet Altun, aynı aileden Yaşar Dedeoğlu, Serap Dedeoğlu, Serpil Dedeoğlu, Sibel Dedeoğlu, İpek Dedeoğlu, Metin Dedeoğlu ve Barış Dedeoğlu’nu katletti. Hakkında hazırlanan iddianamede Altun’un, “canavarca hisle tasarlayarak kasten öldürme” suçundan 7 kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi istendi.
7 kişi 30 Temmuz 2021’de katledilmeden önce 12 Mayıs’ta komşuları olan Keleş ve Çalık ailesi üyeleri tarafından ırkçı saldırıya maruz kalmış bunun ardından da Dedeoğulları ailesi fertleri 17 Haziran ve 21 Ağustos 2021 tarihinde olmak üzere savcılığa başvurarak koruma talebinde bulunmuştu. Savcılık Dedeoğulları’nın koruma talebine ilişkin katliam gerçekleşene kadar herhangi bir adım atmadı.
Dedeoğulları ailesinin avukatları, savcılığın kararını beklemeden resen koruma talebini uygulayabilecek olan fakat uygulamayan polisler hakkında katliamın ardından suç duyurusunda bulundu.
Serkan Alan’ın Gazete Duvar’da yer alan haberine göre, Dedeoğulları’nın koruma talebine dair herhangi bir adım atmayan ve güvenliklerini almayan polisler hakkındaki suç duyurusunu işleme alan savcılık, Konya Valiliği’nden soruşturma izni istedi. Konya Valiliği’nin polisler hakkında soruşturma izni vermemesinin ardından Dedeoğulları ailesinin avukatları Konya Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz etti. Bu mahkemenin de taleplerini reddetmesi ve polislerin yargılanmamasının ardından Dedeoğulları ailesinin avukatları Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu.
Dedeoğulları ailesinin avukatları Anayasa Mahkemesi’ne yaptıkları başvuruda, şüpheli polis memurlarınca 5442 ve 6284 sayılı yasa kapsamında resen alınması gereken koruyucu güvenlik önlemlerinin alınmadığı vurgulayarak, “Şüpheli kolluk görevlilerince fiili eylemsizlik haliyle güvenlik önlemleri alınmayarak ihmalde bulunulmuştur” dedi.
Dedeoğulları ailesinin avukatları AYM’ye yaptıkları başvuruda, aynı kolluk kuvvetlerinin 30 Temmuz’daki katliamdan bir gün sonra aynı aileden Çetin Dedeoğulları’na resen yakın koruma tahsis kararı verdiğini de hatırlattı. Resen karar alınabilecekken güvenlik tedbirlerinin alınmadığını belirten avukatlar, “Şüpheli polis memurlarının sorumluluğu gereğince haklarında yargılama yapılmasının engellenmesi nedeniyle yaşam hakkı ihlal edilmiştir” dedi.
Dedeoğulları ailesinin avukatları Anayasa Mahkemesi’ne yaptıkları bireysel başvuruda, Anayasanın 17/1 ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 2. Maddesi kapsamındaki yaşam hakkının ihlal edildiğini ve Anayasa’nın 36 ve AİHS’in 6/1 maddesi gereğince adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini belirtti.
Aynı aileden 7 kişinin katliamda hayatını kaybettiğini hatırlatan avukatlar 10 milyon TL’lik manevi tazminat da talep ederken, AYM’nin ihlal kararı vermesiyle birlikte suç duyurusunda bulunan polis memurlarının yargılanması istendi.
Dedeoğulları ailesi fertlerinin, katliamdan önce yaptığı koruma başvurularına karşılık harekete geçmeyip, güvenliği sağlamayan polisler hakkında Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunuldu
Konya’nın Meram ilçesinde Dedeoğulları ailesinden 7 kişinin öldürüldüğü katliam 30 Temmuz 2021 tarihinde yaşandı. Sanık Mehmet Altun, aynı aileden Yaşar Dedeoğlu, Serap Dedeoğlu, Serpil Dedeoğlu, Sibel Dedeoğlu, İpek Dedeoğlu, Metin Dedeoğlu ve Barış Dedeoğlu’nu katletti. Hakkında hazırlanan iddianamede Altun’un, “canavarca hisle tasarlayarak kasten öldürme” suçundan 7 kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi istendi.
7 kişi 30 Temmuz 2021’de katledilmeden önce 12 Mayıs’ta komşuları olan Keleş ve Çalık ailesi üyeleri tarafından ırkçı saldırıya maruz kalmış bunun ardından da Dedeoğulları ailesi fertleri 17 Haziran ve 21 Ağustos 2021 tarihinde olmak üzere savcılığa başvurarak koruma talebinde bulunmuştu. Savcılık Dedeoğulları’nın koruma talebine ilişkin katliam gerçekleşene kadar herhangi bir adım atmadı.
Dedeoğulları ailesinin avukatları, savcılığın kararını beklemeden resen koruma talebini uygulayabilecek olan fakat uygulamayan polisler hakkında katliamın ardından suç duyurusunda bulundu.
Serkan Alan’ın Gazete Duvar’da yer alan haberine göre, Dedeoğulları’nın koruma talebine dair herhangi bir adım atmayan ve güvenliklerini almayan polisler hakkındaki suç duyurusunu işleme alan savcılık, Konya Valiliği’nden soruşturma izni istedi. Konya Valiliği’nin polisler hakkında soruşturma izni vermemesinin ardından Dedeoğulları ailesinin avukatları Konya Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz etti. Bu mahkemenin de taleplerini reddetmesi ve polislerin yargılanmamasının ardından Dedeoğulları ailesinin avukatları Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu.
Dedeoğulları ailesinin avukatları Anayasa Mahkemesi’ne yaptıkları başvuruda, şüpheli polis memurlarınca 5442 ve 6284 sayılı yasa kapsamında resen alınması gereken koruyucu güvenlik önlemlerinin alınmadığı vurgulayarak, “Şüpheli kolluk görevlilerince fiili eylemsizlik haliyle güvenlik önlemleri alınmayarak ihmalde bulunulmuştur” dedi.
Dedeoğulları ailesinin avukatları AYM’ye yaptıkları başvuruda, aynı kolluk kuvvetlerinin 30 Temmuz’daki katliamdan bir gün sonra aynı aileden Çetin Dedeoğulları’na resen yakın koruma tahsis kararı verdiğini de hatırlattı. Resen karar alınabilecekken güvenlik tedbirlerinin alınmadığını belirten avukatlar, “Şüpheli polis memurlarının sorumluluğu gereğince haklarında yargılama yapılmasının engellenmesi nedeniyle yaşam hakkı ihlal edilmiştir” dedi.
Dedeoğulları ailesinin avukatları Anayasa Mahkemesi’ne yaptıkları bireysel başvuruda, Anayasanın 17/1 ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 2. Maddesi kapsamındaki yaşam hakkının ihlal edildiğini ve Anayasa’nın 36 ve AİHS’in 6/1 maddesi gereğince adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini belirtti.
Aynı aileden 7 kişinin katliamda hayatını kaybettiğini hatırlatan avukatlar 10 milyon TL’lik manevi tazminat da talep ederken, AYM’nin ihlal kararı vermesiyle birlikte suç duyurusunda bulunan polis memurlarının yargılanması istendi.