Suriye sınırında Rus jetinin düşürülmesinden sonra böbürlenerek “Talimatı ben verdim” diyen Davutoğlu, Erdoğan makas değiştirip “Cemaat yaptı” deyince o talimatın arka planını kıvırmaya çalıştı ama…
Erdoğan tarafından azledilen eski Başbakan Ahmet Davutoğlu darbe girişimiyle ilgili Meclis Araştırma Komisyonu’na göndermek zorunda kaldığı mektupta hayatının en zor, en muğlak ve en anlamsız cümlelerini sarfetti… Erdoğan yandaşları tarafından Gülen’le neden görüştüğü sorulan Davutoğlu, “Erdoğan’ın talimatı” diyerek sıyrılmaya çalıştı. “Rus jetinin düşürülmesinin talimatını ben verdim” sözlerine verdiği cevapsa kimse tarafından anlaşılamadı…
“BİZZAT BEN VERDİM”
24 Kasım 2015’te Rus jetinin Türkiye tarafından vurulmasının hemen ardından çıktığı ilk grup toplantısında oldukça havalıydı dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu…
“Bildiğiniz gibi, dün sabah…” diye söze başlayacak oldu, alkışlardan konuşamadı…
Sonra toparladı, Rus jetinin hava kuvvetlerimiz tarafından nasıl düşürüldüğünü ayrıntılı şekilde anlattı. “Bu uçak Türkiye hava sahasında düşürülmüştür” cümlesinin altını kalın çizgilerle çizdi.
Sık sık alkışlar ve tazahüratlarla kesilen konuşmasında detayları verdikten sonra sıra o kritik soruya geldi: Sorumlu kim?
Ahmet Davutoğlu hiç olmadığı kadar havalıydı o gün.
“Silahlı kuvvetlere gerekli talimatlar bizzat tarafımca verilmiştir” dedi, alkışları kaptı.
Ancak devir değişti… Daha önce “Yine ihlal etsinler yine düşürürüz” diye olaya sahip çıkan Erdoğan bu olayı da cemaatin üzerine yıkmaya karar verdi. Böylece devrik Başbakan açığa düşmüş oldu…
27 Temmuz 2016’da, daha önceki sözlerini inkar ederek (Rus uçağı düşürüldükten sonra “Emri ben verdim” demesine dair) Burada bir art niyet var. Benim o anda emir vermem mümkün değil” dedi.
Azledildikten sonra Erdoğan yandaşlarının tutuklanmasını istediği Davutoğlu, son olarak TBMM darbeyi araştırma komisyonu tarafından sigaya çekildi.
Erdoğan “Jeti cemaat düşürdü” dediği için, oyun bozancılıkla suçlandı Davutoğlu… Bu sorgulamanın Türkçe’si şu: “Biz bunu cemaate yıkacaktık, sen niye ‘ben düşürdüm’ dedin?”
‘HOCA’ BİR GÜN SAVUNMA VERMİŞ…
İki arada bir derede kalan Davutoğlu, işte bu konuyla ilgili Komisyona gönderdiği mektupta kendisini savunmaya çalıştı… Ancak belli ki ne yazdığını kendisi bile anlamadı. Neticede ortaya “Rus jeti aslında yoğ” olarak özetlenebilecek şu ifadeler çıktı… Aynen yayımlıyoruz:
“Esasen angajman kurallarına ilişkin talimatın tarafımdan verildiğine ilişkin açıklamayı yapma nedenlerinden birisi de Sayın Genelkurmay Başkanımızın haklı bir gerekçe ve kaygı ile uçağın düşürülmesine ilişkin spekülasyonların görev yapmakta olan TSK mensuplarının angajman kurallarını yerine getirirken tereddüt göstermeleri sonucunu doğurabileceğini iletmesidir. Kendisine angajman kurallarını siyasi iradenin belirlediğini, bu kuralları uygulayan hiçbir TSK mensubunun tereddüt duymaması gerektiğini, gereken açıklamanın tarafımdan yapılacağını, ancak bu pilotun ya da süreç içinde görev yapmış diğer TSK mensuplarından herhangi birinin herhangi bir örgüt bağlantısı varsa bunun da hemen tetkik edilmesi gerektiğini söyledim. Nitekim Sayın Genelkurmay Başkanımız daha sonraki görüşmemizde pilotun geçmişini ve ilişkilerini araştırdıklarını ve somut bir irtibat tespit edilemediğini bildirmiştir. Talimatını verdiğim angajman kuralları Rusya dahil hiçbir ülkeyi hedef almamıştır, ancak aynı angajman kuralları hangi ülkeden olursa olsun savaş şartlarındaki bir ülkeden hava sahamızı ihlal eden bütün hava araçlarını kapsamıştır.”