İYİ Parti’nin Çorlu’daki tren kazasıyla ilgili verdiği araştırma önergesi TBMM reddedildi. İYİ Parti Ankara Milletvekili Şenol Bal, bu kazanın “doğal afet ve kaderle” açıklanamayacağını ifade etti.
Sputnik News’in haberine göre, öngörülebilir ve önlenebilir tedbirlerin alınmaması sebebiyle kazanın meydana geldiğini belirten Bal, “Basit mühendislik hatalarına dayalı ölümcül kazaların yaşanması, bilime, mühendisliğe, liyakata önem vermeyen bir anlayışın ayıbı olarak ülkemizde sık sık ortaya çıkmaktadır” dedi.
CHP’NİN ‘BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ’ ÖNERGESİ DE REDDEDİLDİ
Daha sonra CHP’nin “basın özgürlüğü” ile ilgili araştırma önergesinin bugün görüşülmesi önerisi ele alındı.
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, bugün “144 gazetecinin cezaevinde olduğunu” belirterek, “İdam cezasını bu Meclis kaldırmamış olsa gazetecilerini asan ülke olarak tarihe bile geçeceğiz” dedi.
Basın ekmekçilerinin, maddi yaptırımlar ve ceza soruşturmalarıyla korkutularak otosansüre zorlandığını öne süren Çakırözer, “Dünya bizi basın özgülüğünün bulunmadığı bir ülke olarak görüyor. Böyle bir ortamda kutlanacak bir basın bayramı yok” diye konuştu.
AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, gazeteci olmanın suç işleme özgürlüğü vermeyeceğini dile getirerek, “Suç işleme özgürlüğü, basın özgürlüğü değildir. Gazeteci de olsa suça bulaşmışsa cezası vardır. AK Parti hükümetleri hem gazetecilik alanında hem temel haklar alanında sessiz devrim gerçekleştirmiş bir partidir” iddiasında bulundu.
CHP’nin önerisi kabul edilmedi.
HDP’DEN SURUÇ ÖNERGESİ
Genel Kurulda, HDP’nin seçim öncesi Suruç’ta meydana gelen silahlı saldırıyla ilgili önergesinin gündeme alınması önerisinin görüşmeleri sırasında tartışma yaşandı.
Önerge üzerinde söz alan HDP Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş, olayla ilgili eleştirilerde bulundu.
Bunun üzerine sataşmadan söz alan AK Parti Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Halil Yıldız, şunları söyledi:
“Asla istemediğimiz, gerçekleşmesini tasvip etmediğimiz bu olayın perde arkasında HDP-PKK bulunmaktadır. Bundan kesinlikle eminiz. Silahlarla oraya gitmedim. Olay günü, o dükkandan önce 60 esnafı ziyaret ettim. Bu şahsın dükkanına girdiğimde, bunlar önceden hazırlıklılardı. Başımı öne eğdim ve söylediği her lafı yuttum.
Dosyadan gizlilik kararı kalktığında bu olayın özü ortaya çıkacaktır. Benim abim öldürülüyor. Siz bir milletvekili olarak bunu hiçbir şekilde dile getirmediniz. Abimi öldüren kişinin boy boy fotoğrafları var. PKK sempatizanı olduğu, esnaf adı altında Suruçlu çocukları dağa gönderen PKK’nın Suruç’taki ayağı. Nasıl ki HDP, PKK’nın buradaki ayağıysa”.
Yıldız’ın bu sözlerine HDP’liler tepki gösterdi
Yeniden söz alan Beştaş, “Ben bir milletvekilinin ağabeyinin ölmesine sevinecek bir insan değilim. İlk gün başsağlığı diledim. Bu konu sayın Yıldız’ın ailesi ve kendisiyle ilgili değil. Benim sorunum artık bu ülkenin hukuk devleti olmasından çıkmasıdır” dedi.
HDP Grup Başkanvekili Ayhan Bilgen, “Partimizin ismini başka bir tanımlamayla birlikte anarsanız ve biz de sizi bir sıfatla anarız. Seçimde 6 milyona yakın oy almış bir partinin ismini tanımlama olmadan olduğu gibi anarsanız centilmenliği koruruz” ifadelerini kullandı.