Ankara Barosu Eski İnsan Hakları Merkezi Başkan Yardımcısı avukat Gizay Dulkadir, baro başkanı Kemal Koranel’in istifa açıklamasına tepki gösterdi.
Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde Gülen cemaatine üye olmak iddiasıyla gözaltında tutulanlara işkence yapıldığı iddiasına dair hazırlanan raporun yayınlanmamasıyla başlayan tartışmalar, Ankara Baro Başkanı Kemal Koranel’in istifasıyla sonuçlandı.
Yaklaşık üç aydır yürüttüğü görevinden istifa eden Koranel, tartışma yaratan işkence raporuyla ilgili “Yayınlanması görüşündeydim” dedi.
Raporun yayınlanmamasına tepki göstererek Ankara Barosu İnsan Hakları Merkezi Başkan Yardımcılığı görevinden istifa eden avukat Gizay Dulkadir, Koranel’in istifa açıklamasına Twitter hesabından yanıt verdi.
Dulkadir, “Bu yönergeye aykırılık iddiası bizim istifamızdan sonra uydurulmuş bir bahane. Hiçbir kaydı olmayan bir vasat savunma. Hem karşı oy yazmadığı için pişman olduğunu söyleyip hem de bu bahaneyi dile getirmek Kemal bey adına bir talihsizliktir.” dedi.
5) Bu yönergeye aykırılık iddiası bizim istifamızdan sonra uydurulmuş bir bahane. Hiçbir kaydı olmayan bir vasat savunma. Hem karşı oy yazmadığı için pişman olduğunu söyleyip hem de bu bahaneyi dile getirmek Kemal bey adına bir talihsizliktir.+
— Av. Gizay Dulkadir (@GizayDulkadir) March 23, 2022
Dulkadir’in açıklamasının tamamı şöyle:
Hakkaniyet gereği şu açıklamayı yapmak zorunda hissediyorum. Kemal Koranel istifa ederken ilk gerekçe olarak “İHM raporu yönergeye aykırılıklar içermesine rağmen yayınlansın dedim ancak baronun kurumsal kimliği bozulmasın diye karşı oy yazmadım. Karşı oy yazmamam hataydı”dedi.
Açıklamada geçen yönergeye aykırılıklar iddiasını asla kabul etmiyorum. Kabul etmemenin yanında bu iddianın raporun yayınlanmamasına gerekçe edilemeyeceği de aşikardır. Zira merkez ve kurullar böyle çalışmaz.
Bir merkez bir çalışma yaptığında bunu YK’ya sunar. YK bir eksiklik/yanlışlık görüyorsa geri bildirimde bulunur. Raporda yönergeye aykırı herhangi bir şey varsa bunu bize bildirirlerdi. Biz de sıkıntı neyse giderir hemen YK’ya sunardık.
Kaldı ki bu rapor Ankara CBS’ye sunuldu. Rapor yönergeye aykırılık içeriyorsa neden savcılığa gönderdiniz? Bu açıklamayla suç duyurusunu etkisiz hale getirdiğinizi farketmiyor musunuz? En önemlisi çalışmayı neden durdurdunuz?
Bu yönergeye aykırılık iddiası bizim istifamızdan sonra uydurulmuş bir bahane. Hiçbir kaydı olmayan bir vasat savunma. Hem karşı oy yazmadığı için pişman olduğunu söyleyip hem de bu bahaneyi dile getirmek Kemal bey adına bir talihsizliktir.
Bunun yanında, baronun kurumsal kimliği bozulmasın diye karşı oy yazmadım dedikten birkaç dakika sonra bazı merkez başkanlarının görevden alınmasına karşı oy yazdım demesi kendisinin ne kadar tutarlı biri olduğunu da ortaya koymuştur.
Cesaret cesarettir. Bunun azı çoğu olmaz. Kendi lehinize çalışan merkez başkanları görevden alınırken gösterdiğiniz cesareti insanlar işkence görürken gösterebilseydiniz bu günlere gelmezdik.
Sizden bir başkan gibi davranmanızı bekledik. İşkenceye karşı net bir tutum göstermenizi bekledik. Yanımızda olmanızı bize destek olmanızı bekledik. Zira bizim tek derdimizin o insanları o cendereden çıkarmak olduğunu en iyi siz biliyordunuz Kemal Koronel.
Bunları yapamadınız. Bunun yerine günü kurtarmayı tercih ettiniz. Tüm bunlara rağmen adalet duygum gereği öz eleştirinizi ve istifanızı tebrik ederim Kemal Koronel.
