Aktifhaber
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM
No Result
View All Result
Aktifhaber
No Result
View All Result

Cemre Birand: ‘Ben de anneyim, cezaevindeki bir bebeği savunmanın nesi yanlış olabilir?’

by aktifhabercom
January 28, 2022
Cemre Birand: ‘Ben de anneyim, cezaevindeki bir bebeği savunmanın nesi yanlış olabilir?’
5k
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

Türkiye’de başta bebekler olmak üzere yaşlı, hamile kadın ve hasta mahpusların cezaevlerinde yaşadığı mağduriyetleri dile getiren Cemre Birand, ‘‘Sadece vicdanımın sesini dinledim, bir bebeği savunmanın nesi yanlış olabilir?” ifadelerini kullandı.


9 yıl önce hayatını kaybeden gazeteci-yazar Mehmet Ali Birand’ın eşi Cemre Birand, Alin Ozinian’ın +Gerçek TV’de yayınlanan ‘Sınırsız’ programına konuk oldu. Alin Ozinian’ın sorularına cevap veren Cemre Birand, sosyal medyadan yaptığı hak savunuculuğu ve Mehmet Ali Birand ile yaşadığı evliliği anlattı.

‘VİCDANIMIN SESİNİ DİNLEDİM, HALKIN VİCDANI OLDUĞUMU HİSSETTİM’


Cezaevlerinde yaşanan hak mahrumiyeti ve mağduriyetlerin sanatçılar ve vatandaşlar tarafından gündeme getirilmediğine işaret eden Cemre Birand, sosyal medya paylaşımlarının bu kadar dikkat çektiğine şaşırdığını söyledi. Birand, “Hapishane konusunu halkımız ve sanatçılar hiçbir şekilde gündemine getirmiyor. Ben de yavaş yavaş onlar hakkında tweet atmaya başladım. Bebekler, hastalar, kadınlar, haksız yere hapiste olan insanlar… Eninde sonunda sadece vicdanımın sesini dinledim. Aktivist değilim fakat bir anneyim ve en başında hapisteki bebeklere karşı müthiş bir acıma hissi geldi içimden. Bir bebeğe ulaştığımda diğerleri de karşıma çıktı. Bu şekilde halkın vicdanı olduğumu hissettim. Bir şeyler yapmam gerekiyordu. Bu yaştan sonra sokaklara çıkıp pankart taşıyamayacağıma göre onlar hakkında tweetler atarak seslerini duyurmak istedim.” dedi.

‘KORKACAK BİR ŞEY GÖRMÜYORUM’

Alin Ozinian’ın “Sizin tavrınız birçok insan tarafından kabul edilmiyor. Çoğu insan kendi mahallesi dışında bir hak arayışına girmek istemiyor. Bunu yaparken Türkiye’de içinde bulunduğumuz durumdan kaynaklı yanlış anlaşılmaktan korkmadınız mı?” sorusuna Birand şöyle cevap verdi:

“Bir bebeği savunmanın nesi yanlış anlaşılabilir? Hapisteki bir hastanın hakkını savunurken nasıl yanlış anlaşılabilirim? Sonuç olarak olan bir olaya değiniyorum. Korkacak bir şey görmüyorum. Birisinin ses çıkarması gerektiğini düşündüm, kendimi birdenbire o rolde buldum. İsteyerek olmadı yavaş yavaş oldu. Vicdanım beni dürttü ve yaptım, yaptığım için de memnunum. Şu zamana kadar hiç kötü tepki almadım. Hep teşekkür etti insanlar.”

‘MEHMET ALİ’DEN SONRA HAYATTAN KOPTUM’

Cemre Birand 17 Ocak 2013 tarihinde kaybettiğimiz duayen gazeteci Mehmet Ali Birand’ın en çok arkadaşlığını özlediğini dile getirirken şöyle konuştu:

“Mehmet Ali kaç yıllık eşimdi, sevgilimdi, arkadaşımdı, sırdaşımdı. Biz onunla çok şey paylaşırdık, onunla hayatım çok renklendi. Dışarıdaki değişik hayat evimizin içine gelirdi. Eve geldiği zaman gün içinde olan her şeyi anlatırdı. Ondan sonra hayattan koptum. Bunun eksikliğini hissediyorum. O benim sırdaşımdı her şeyi danıştığım insandı, şimdi konuşacak bir insanım yok. Bu yalnızlığı çok hissediyorum.

Son yıllarda onunla beraber iç içe yaşadım. Çok seyahat ettik, prodüktörlüğünü yaptım, tercümelerini yaptım. O zamanlarda teleks ve mektuplaşma vardı onun mektuplarını yazardım. Anchor olduğu zaman iş için seyahat edemiyordu ve sürekli eve gelirdi. Anchor olması benim çok hoşuma giderdi çünkü akşam sekizde evde olurdu. 20 yıl Belçika’da yaşayıp Türkiye’ye geldikten sonra ayağı eve bağlandı. Bu durum benim için büyük bir memnuniyet oldu.”

‘ONU ÇOK KISKANIRDIM’

Cemre Birand,  “Onun eşi olmak zordu. Çünkü fevri bir insandı. Aklına geleni etrafını düşünmeden yapardı, yazardı. Onun için en önemli şey haberdi. Haberin kutsallığına inanırdı. Çok beğeneni vardı, hatta bir dönem Türkiye’nin en yakışıklı erkeği seçildi. Ertesi yıl Turgut Özal seçildi, o zaman biraz daha rahat ettim. İmkân olsa Türkiye’nin en mavi gözlü erkeği bile seçilebilirdi… Her zaman etrafına insan çekebilen birisiydi, bu yüzden ben çok kıskanırdım. Çok gözyaşı döktüm ama eninde sonunda seviyordum. Hatasıyla, güzelliğiyle, acayip huylarıyla hayatımı çok dolduran bir insandı. 46 yılı birlikte geçirdikten sonra bunların hayatın bir parçası olduğunu düşünürdüm” diye konuştu.

Mehmet Ali Birand’ın gazeteciliği hayatının merkezine koyması hakkında da konuşan Cemre Birand kendisinin her zaman ikinci planda olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Onun hayatı işiydi, ailesine çok düşkün bir insandı ama en sonunda bizi kenara itip haber peşinde koşardı. Gazetecilik onun hayatıydı. Tanıdığım günden beri tek istediği bir şeyleri “ilk yapan” olmak ve “en” olmak. Böyle bir insanla yaşayınca zor oluyordu tabii. Hayat sizi her zaman ilk yapmıyor. Yaptığı zamanda karşılığını başka şekilde görüyorsunuz. Savaş bölgelerine giderdi ve ben başına bir şey geleceğinden çok korkardım. Mesleğinin önüne geçmek çok zordu. Üzülürdüm ama engelleyemezdim. Kolay değildi, fakat aşık olduğum için bana çok zor gelmiyordu. Birbirimize sürekli sevdiğimizi söyler aşk mektupları yazardık. Her zaman bir aşk ortamı içinde yaşadık.”

‘MEHMET ALİ HAYATTA OLSAYDI YOUTUBE’A YÖNELİRDİ’

Alin Ozinian’ın “Mehmet Ali Birand yaşasaydı şu an ne yapardı?” sorusu üzerine Cemre Birand, “Mehmet Ali hayatta olsaydı belki basın bu kadar bölünmüş olmazdı. Bu şartlar altında onun bir yerde çalışacağını sanmıyorum. Herhalde Youtube’a yönelirdi, belgesel yapardı, kitap yazardı ve bana söz verdiği gibi belki onunla dünya turuna çıkabilirdik.” dedi.

Cemre Birand “Başarısına katkınız olduğunu düşündünüz mü?” sorusuna, “Mehmet Ali her zaman sen olmasaydın ben bunları yapamazdım derdi. O beni her zaman takdir ettiği için bunu rahatlıkla söylüyorum. Birbirimizin çıpasıydık. Beraber çok şey başardık. Evlendiğimizde cebimizde 800 dolar vardı. Öyle bir noktandan hayata başladık. Aldığımız her tabakta emeğimizin hakkı var. ‘Sen beni, ben yaptın. Eğer bana mani olsaydın ben bunları yapamazdım’ derdi Mehmet Ali” diye cevap verdi.

 

Türkiye’de başta bebekler olmak üzere yaşlı, hamile kadın ve hasta mahpusların cezaevlerinde yaşadığı mağduriyetleri dile getiren Cemre Birand, ‘‘Sadece vicdanımın sesini dinledim, bir bebeği savunmanın nesi yanlış olabilir?” ifadelerini kullandı.


9 yıl önce hayatını kaybeden gazeteci-yazar Mehmet Ali Birand’ın eşi Cemre Birand, Alin Ozinian’ın +Gerçek TV’de yayınlanan ‘Sınırsız’ programına konuk oldu. Alin Ozinian’ın sorularına cevap veren Cemre Birand, sosyal medyadan yaptığı hak savunuculuğu ve Mehmet Ali Birand ile yaşadığı evliliği anlattı.

‘VİCDANIMIN SESİNİ DİNLEDİM, HALKIN VİCDANI OLDUĞUMU HİSSETTİM’


Cezaevlerinde yaşanan hak mahrumiyeti ve mağduriyetlerin sanatçılar ve vatandaşlar tarafından gündeme getirilmediğine işaret eden Cemre Birand, sosyal medya paylaşımlarının bu kadar dikkat çektiğine şaşırdığını söyledi. Birand, “Hapishane konusunu halkımız ve sanatçılar hiçbir şekilde gündemine getirmiyor. Ben de yavaş yavaş onlar hakkında tweet atmaya başladım. Bebekler, hastalar, kadınlar, haksız yere hapiste olan insanlar… Eninde sonunda sadece vicdanımın sesini dinledim. Aktivist değilim fakat bir anneyim ve en başında hapisteki bebeklere karşı müthiş bir acıma hissi geldi içimden. Bir bebeğe ulaştığımda diğerleri de karşıma çıktı. Bu şekilde halkın vicdanı olduğumu hissettim. Bir şeyler yapmam gerekiyordu. Bu yaştan sonra sokaklara çıkıp pankart taşıyamayacağıma göre onlar hakkında tweetler atarak seslerini duyurmak istedim.” dedi.

‘KORKACAK BİR ŞEY GÖRMÜYORUM’

Alin Ozinian’ın “Sizin tavrınız birçok insan tarafından kabul edilmiyor. Çoğu insan kendi mahallesi dışında bir hak arayışına girmek istemiyor. Bunu yaparken Türkiye’de içinde bulunduğumuz durumdan kaynaklı yanlış anlaşılmaktan korkmadınız mı?” sorusuna Birand şöyle cevap verdi:

“Bir bebeği savunmanın nesi yanlış anlaşılabilir? Hapisteki bir hastanın hakkını savunurken nasıl yanlış anlaşılabilirim? Sonuç olarak olan bir olaya değiniyorum. Korkacak bir şey görmüyorum. Birisinin ses çıkarması gerektiğini düşündüm, kendimi birdenbire o rolde buldum. İsteyerek olmadı yavaş yavaş oldu. Vicdanım beni dürttü ve yaptım, yaptığım için de memnunum. Şu zamana kadar hiç kötü tepki almadım. Hep teşekkür etti insanlar.”

‘MEHMET ALİ’DEN SONRA HAYATTAN KOPTUM’

Cemre Birand 17 Ocak 2013 tarihinde kaybettiğimiz duayen gazeteci Mehmet Ali Birand’ın en çok arkadaşlığını özlediğini dile getirirken şöyle konuştu:

“Mehmet Ali kaç yıllık eşimdi, sevgilimdi, arkadaşımdı, sırdaşımdı. Biz onunla çok şey paylaşırdık, onunla hayatım çok renklendi. Dışarıdaki değişik hayat evimizin içine gelirdi. Eve geldiği zaman gün içinde olan her şeyi anlatırdı. Ondan sonra hayattan koptum. Bunun eksikliğini hissediyorum. O benim sırdaşımdı her şeyi danıştığım insandı, şimdi konuşacak bir insanım yok. Bu yalnızlığı çok hissediyorum.

Son yıllarda onunla beraber iç içe yaşadım. Çok seyahat ettik, prodüktörlüğünü yaptım, tercümelerini yaptım. O zamanlarda teleks ve mektuplaşma vardı onun mektuplarını yazardım. Anchor olduğu zaman iş için seyahat edemiyordu ve sürekli eve gelirdi. Anchor olması benim çok hoşuma giderdi çünkü akşam sekizde evde olurdu. 20 yıl Belçika’da yaşayıp Türkiye’ye geldikten sonra ayağı eve bağlandı. Bu durum benim için büyük bir memnuniyet oldu.”

‘ONU ÇOK KISKANIRDIM’

Cemre Birand,  “Onun eşi olmak zordu. Çünkü fevri bir insandı. Aklına geleni etrafını düşünmeden yapardı, yazardı. Onun için en önemli şey haberdi. Haberin kutsallığına inanırdı. Çok beğeneni vardı, hatta bir dönem Türkiye’nin en yakışıklı erkeği seçildi. Ertesi yıl Turgut Özal seçildi, o zaman biraz daha rahat ettim. İmkân olsa Türkiye’nin en mavi gözlü erkeği bile seçilebilirdi… Her zaman etrafına insan çekebilen birisiydi, bu yüzden ben çok kıskanırdım. Çok gözyaşı döktüm ama eninde sonunda seviyordum. Hatasıyla, güzelliğiyle, acayip huylarıyla hayatımı çok dolduran bir insandı. 46 yılı birlikte geçirdikten sonra bunların hayatın bir parçası olduğunu düşünürdüm” diye konuştu.

Mehmet Ali Birand’ın gazeteciliği hayatının merkezine koyması hakkında da konuşan Cemre Birand kendisinin her zaman ikinci planda olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Onun hayatı işiydi, ailesine çok düşkün bir insandı ama en sonunda bizi kenara itip haber peşinde koşardı. Gazetecilik onun hayatıydı. Tanıdığım günden beri tek istediği bir şeyleri “ilk yapan” olmak ve “en” olmak. Böyle bir insanla yaşayınca zor oluyordu tabii. Hayat sizi her zaman ilk yapmıyor. Yaptığı zamanda karşılığını başka şekilde görüyorsunuz. Savaş bölgelerine giderdi ve ben başına bir şey geleceğinden çok korkardım. Mesleğinin önüne geçmek çok zordu. Üzülürdüm ama engelleyemezdim. Kolay değildi, fakat aşık olduğum için bana çok zor gelmiyordu. Birbirimize sürekli sevdiğimizi söyler aşk mektupları yazardık. Her zaman bir aşk ortamı içinde yaşadık.”

‘MEHMET ALİ HAYATTA OLSAYDI YOUTUBE’A YÖNELİRDİ’

Alin Ozinian’ın “Mehmet Ali Birand yaşasaydı şu an ne yapardı?” sorusu üzerine Cemre Birand, “Mehmet Ali hayatta olsaydı belki basın bu kadar bölünmüş olmazdı. Bu şartlar altında onun bir yerde çalışacağını sanmıyorum. Herhalde Youtube’a yönelirdi, belgesel yapardı, kitap yazardı ve bana söz verdiği gibi belki onunla dünya turuna çıkabilirdik.” dedi.

Cemre Birand “Başarısına katkınız olduğunu düşündünüz mü?” sorusuna, “Mehmet Ali her zaman sen olmasaydın ben bunları yapamazdım derdi. O beni her zaman takdir ettiği için bunu rahatlıkla söylüyorum. Birbirimizin çıpasıydık. Beraber çok şey başardık. Evlendiğimizde cebimizde 800 dolar vardı. Öyle bir noktandan hayata başladık. Aldığımız her tabakta emeğimizin hakkı var. ‘Sen beni, ben yaptın. Eğer bana mani olsaydın ben bunları yapamazdım’ derdi Mehmet Ali” diye cevap verdi.

 

Bu Haberlerde İlginizi Çekebilir

‘Bıyıksız Bahçeli, bıyıksız MHP’liye tahammül edemiyor; çok ilginç’

‘Bıyıksız Bahçeli, bıyıksız MHP’liye tahammül edemiyor; çok ilginç’

February 1, 2023
5k
Mustafa Tuna’dan Melih Gökçek’e Ankapark tepkisi: Onu Allah’a havale ediyorum

Mustafa Tuna’dan Melih Gökçek’e Ankapark tepkisi: Onu Allah’a havale ediyorum

February 1, 2023
5.1k

Türkiye’de başta bebekler olmak üzere yaşlı, hamile kadın ve hasta mahpusların cezaevlerinde yaşadığı mağduriyetleri dile getiren Cemre Birand, ‘‘Sadece vicdanımın sesini dinledim, bir bebeği savunmanın nesi yanlış olabilir?” ifadelerini kullandı.


9 yıl önce hayatını kaybeden gazeteci-yazar Mehmet Ali Birand’ın eşi Cemre Birand, Alin Ozinian’ın +Gerçek TV’de yayınlanan ‘Sınırsız’ programına konuk oldu. Alin Ozinian’ın sorularına cevap veren Cemre Birand, sosyal medyadan yaptığı hak savunuculuğu ve Mehmet Ali Birand ile yaşadığı evliliği anlattı.

‘VİCDANIMIN SESİNİ DİNLEDİM, HALKIN VİCDANI OLDUĞUMU HİSSETTİM’


Cezaevlerinde yaşanan hak mahrumiyeti ve mağduriyetlerin sanatçılar ve vatandaşlar tarafından gündeme getirilmediğine işaret eden Cemre Birand, sosyal medya paylaşımlarının bu kadar dikkat çektiğine şaşırdığını söyledi. Birand, “Hapishane konusunu halkımız ve sanatçılar hiçbir şekilde gündemine getirmiyor. Ben de yavaş yavaş onlar hakkında tweet atmaya başladım. Bebekler, hastalar, kadınlar, haksız yere hapiste olan insanlar… Eninde sonunda sadece vicdanımın sesini dinledim. Aktivist değilim fakat bir anneyim ve en başında hapisteki bebeklere karşı müthiş bir acıma hissi geldi içimden. Bir bebeğe ulaştığımda diğerleri de karşıma çıktı. Bu şekilde halkın vicdanı olduğumu hissettim. Bir şeyler yapmam gerekiyordu. Bu yaştan sonra sokaklara çıkıp pankart taşıyamayacağıma göre onlar hakkında tweetler atarak seslerini duyurmak istedim.” dedi.

‘KORKACAK BİR ŞEY GÖRMÜYORUM’

Alin Ozinian’ın “Sizin tavrınız birçok insan tarafından kabul edilmiyor. Çoğu insan kendi mahallesi dışında bir hak arayışına girmek istemiyor. Bunu yaparken Türkiye’de içinde bulunduğumuz durumdan kaynaklı yanlış anlaşılmaktan korkmadınız mı?” sorusuna Birand şöyle cevap verdi:

“Bir bebeği savunmanın nesi yanlış anlaşılabilir? Hapisteki bir hastanın hakkını savunurken nasıl yanlış anlaşılabilirim? Sonuç olarak olan bir olaya değiniyorum. Korkacak bir şey görmüyorum. Birisinin ses çıkarması gerektiğini düşündüm, kendimi birdenbire o rolde buldum. İsteyerek olmadı yavaş yavaş oldu. Vicdanım beni dürttü ve yaptım, yaptığım için de memnunum. Şu zamana kadar hiç kötü tepki almadım. Hep teşekkür etti insanlar.”

‘MEHMET ALİ’DEN SONRA HAYATTAN KOPTUM’

Cemre Birand 17 Ocak 2013 tarihinde kaybettiğimiz duayen gazeteci Mehmet Ali Birand’ın en çok arkadaşlığını özlediğini dile getirirken şöyle konuştu:

“Mehmet Ali kaç yıllık eşimdi, sevgilimdi, arkadaşımdı, sırdaşımdı. Biz onunla çok şey paylaşırdık, onunla hayatım çok renklendi. Dışarıdaki değişik hayat evimizin içine gelirdi. Eve geldiği zaman gün içinde olan her şeyi anlatırdı. Ondan sonra hayattan koptum. Bunun eksikliğini hissediyorum. O benim sırdaşımdı her şeyi danıştığım insandı, şimdi konuşacak bir insanım yok. Bu yalnızlığı çok hissediyorum.

Son yıllarda onunla beraber iç içe yaşadım. Çok seyahat ettik, prodüktörlüğünü yaptım, tercümelerini yaptım. O zamanlarda teleks ve mektuplaşma vardı onun mektuplarını yazardım. Anchor olduğu zaman iş için seyahat edemiyordu ve sürekli eve gelirdi. Anchor olması benim çok hoşuma giderdi çünkü akşam sekizde evde olurdu. 20 yıl Belçika’da yaşayıp Türkiye’ye geldikten sonra ayağı eve bağlandı. Bu durum benim için büyük bir memnuniyet oldu.”

‘ONU ÇOK KISKANIRDIM’

Cemre Birand,  “Onun eşi olmak zordu. Çünkü fevri bir insandı. Aklına geleni etrafını düşünmeden yapardı, yazardı. Onun için en önemli şey haberdi. Haberin kutsallığına inanırdı. Çok beğeneni vardı, hatta bir dönem Türkiye’nin en yakışıklı erkeği seçildi. Ertesi yıl Turgut Özal seçildi, o zaman biraz daha rahat ettim. İmkân olsa Türkiye’nin en mavi gözlü erkeği bile seçilebilirdi… Her zaman etrafına insan çekebilen birisiydi, bu yüzden ben çok kıskanırdım. Çok gözyaşı döktüm ama eninde sonunda seviyordum. Hatasıyla, güzelliğiyle, acayip huylarıyla hayatımı çok dolduran bir insandı. 46 yılı birlikte geçirdikten sonra bunların hayatın bir parçası olduğunu düşünürdüm” diye konuştu.

Mehmet Ali Birand’ın gazeteciliği hayatının merkezine koyması hakkında da konuşan Cemre Birand kendisinin her zaman ikinci planda olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Onun hayatı işiydi, ailesine çok düşkün bir insandı ama en sonunda bizi kenara itip haber peşinde koşardı. Gazetecilik onun hayatıydı. Tanıdığım günden beri tek istediği bir şeyleri “ilk yapan” olmak ve “en” olmak. Böyle bir insanla yaşayınca zor oluyordu tabii. Hayat sizi her zaman ilk yapmıyor. Yaptığı zamanda karşılığını başka şekilde görüyorsunuz. Savaş bölgelerine giderdi ve ben başına bir şey geleceğinden çok korkardım. Mesleğinin önüne geçmek çok zordu. Üzülürdüm ama engelleyemezdim. Kolay değildi, fakat aşık olduğum için bana çok zor gelmiyordu. Birbirimize sürekli sevdiğimizi söyler aşk mektupları yazardık. Her zaman bir aşk ortamı içinde yaşadık.”

‘MEHMET ALİ HAYATTA OLSAYDI YOUTUBE’A YÖNELİRDİ’

Alin Ozinian’ın “Mehmet Ali Birand yaşasaydı şu an ne yapardı?” sorusu üzerine Cemre Birand, “Mehmet Ali hayatta olsaydı belki basın bu kadar bölünmüş olmazdı. Bu şartlar altında onun bir yerde çalışacağını sanmıyorum. Herhalde Youtube’a yönelirdi, belgesel yapardı, kitap yazardı ve bana söz verdiği gibi belki onunla dünya turuna çıkabilirdik.” dedi.

Cemre Birand “Başarısına katkınız olduğunu düşündünüz mü?” sorusuna, “Mehmet Ali her zaman sen olmasaydın ben bunları yapamazdım derdi. O beni her zaman takdir ettiği için bunu rahatlıkla söylüyorum. Birbirimizin çıpasıydık. Beraber çok şey başardık. Evlendiğimizde cebimizde 800 dolar vardı. Öyle bir noktandan hayata başladık. Aldığımız her tabakta emeğimizin hakkı var. ‘Sen beni, ben yaptın. Eğer bana mani olsaydın ben bunları yapamazdım’ derdi Mehmet Ali” diye cevap verdi.

 

Türkiye’de başta bebekler olmak üzere yaşlı, hamile kadın ve hasta mahpusların cezaevlerinde yaşadığı mağduriyetleri dile getiren Cemre Birand, ‘‘Sadece vicdanımın sesini dinledim, bir bebeği savunmanın nesi yanlış olabilir?” ifadelerini kullandı.


9 yıl önce hayatını kaybeden gazeteci-yazar Mehmet Ali Birand’ın eşi Cemre Birand, Alin Ozinian’ın +Gerçek TV’de yayınlanan ‘Sınırsız’ programına konuk oldu. Alin Ozinian’ın sorularına cevap veren Cemre Birand, sosyal medyadan yaptığı hak savunuculuğu ve Mehmet Ali Birand ile yaşadığı evliliği anlattı.

‘VİCDANIMIN SESİNİ DİNLEDİM, HALKIN VİCDANI OLDUĞUMU HİSSETTİM’


Cezaevlerinde yaşanan hak mahrumiyeti ve mağduriyetlerin sanatçılar ve vatandaşlar tarafından gündeme getirilmediğine işaret eden Cemre Birand, sosyal medya paylaşımlarının bu kadar dikkat çektiğine şaşırdığını söyledi. Birand, “Hapishane konusunu halkımız ve sanatçılar hiçbir şekilde gündemine getirmiyor. Ben de yavaş yavaş onlar hakkında tweet atmaya başladım. Bebekler, hastalar, kadınlar, haksız yere hapiste olan insanlar… Eninde sonunda sadece vicdanımın sesini dinledim. Aktivist değilim fakat bir anneyim ve en başında hapisteki bebeklere karşı müthiş bir acıma hissi geldi içimden. Bir bebeğe ulaştığımda diğerleri de karşıma çıktı. Bu şekilde halkın vicdanı olduğumu hissettim. Bir şeyler yapmam gerekiyordu. Bu yaştan sonra sokaklara çıkıp pankart taşıyamayacağıma göre onlar hakkında tweetler atarak seslerini duyurmak istedim.” dedi.

‘KORKACAK BİR ŞEY GÖRMÜYORUM’

Alin Ozinian’ın “Sizin tavrınız birçok insan tarafından kabul edilmiyor. Çoğu insan kendi mahallesi dışında bir hak arayışına girmek istemiyor. Bunu yaparken Türkiye’de içinde bulunduğumuz durumdan kaynaklı yanlış anlaşılmaktan korkmadınız mı?” sorusuna Birand şöyle cevap verdi:

“Bir bebeği savunmanın nesi yanlış anlaşılabilir? Hapisteki bir hastanın hakkını savunurken nasıl yanlış anlaşılabilirim? Sonuç olarak olan bir olaya değiniyorum. Korkacak bir şey görmüyorum. Birisinin ses çıkarması gerektiğini düşündüm, kendimi birdenbire o rolde buldum. İsteyerek olmadı yavaş yavaş oldu. Vicdanım beni dürttü ve yaptım, yaptığım için de memnunum. Şu zamana kadar hiç kötü tepki almadım. Hep teşekkür etti insanlar.”

‘MEHMET ALİ’DEN SONRA HAYATTAN KOPTUM’

Cemre Birand 17 Ocak 2013 tarihinde kaybettiğimiz duayen gazeteci Mehmet Ali Birand’ın en çok arkadaşlığını özlediğini dile getirirken şöyle konuştu:

“Mehmet Ali kaç yıllık eşimdi, sevgilimdi, arkadaşımdı, sırdaşımdı. Biz onunla çok şey paylaşırdık, onunla hayatım çok renklendi. Dışarıdaki değişik hayat evimizin içine gelirdi. Eve geldiği zaman gün içinde olan her şeyi anlatırdı. Ondan sonra hayattan koptum. Bunun eksikliğini hissediyorum. O benim sırdaşımdı her şeyi danıştığım insandı, şimdi konuşacak bir insanım yok. Bu yalnızlığı çok hissediyorum.

Son yıllarda onunla beraber iç içe yaşadım. Çok seyahat ettik, prodüktörlüğünü yaptım, tercümelerini yaptım. O zamanlarda teleks ve mektuplaşma vardı onun mektuplarını yazardım. Anchor olduğu zaman iş için seyahat edemiyordu ve sürekli eve gelirdi. Anchor olması benim çok hoşuma giderdi çünkü akşam sekizde evde olurdu. 20 yıl Belçika’da yaşayıp Türkiye’ye geldikten sonra ayağı eve bağlandı. Bu durum benim için büyük bir memnuniyet oldu.”

‘ONU ÇOK KISKANIRDIM’

Cemre Birand,  “Onun eşi olmak zordu. Çünkü fevri bir insandı. Aklına geleni etrafını düşünmeden yapardı, yazardı. Onun için en önemli şey haberdi. Haberin kutsallığına inanırdı. Çok beğeneni vardı, hatta bir dönem Türkiye’nin en yakışıklı erkeği seçildi. Ertesi yıl Turgut Özal seçildi, o zaman biraz daha rahat ettim. İmkân olsa Türkiye’nin en mavi gözlü erkeği bile seçilebilirdi… Her zaman etrafına insan çekebilen birisiydi, bu yüzden ben çok kıskanırdım. Çok gözyaşı döktüm ama eninde sonunda seviyordum. Hatasıyla, güzelliğiyle, acayip huylarıyla hayatımı çok dolduran bir insandı. 46 yılı birlikte geçirdikten sonra bunların hayatın bir parçası olduğunu düşünürdüm” diye konuştu.

Mehmet Ali Birand’ın gazeteciliği hayatının merkezine koyması hakkında da konuşan Cemre Birand kendisinin her zaman ikinci planda olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Onun hayatı işiydi, ailesine çok düşkün bir insandı ama en sonunda bizi kenara itip haber peşinde koşardı. Gazetecilik onun hayatıydı. Tanıdığım günden beri tek istediği bir şeyleri “ilk yapan” olmak ve “en” olmak. Böyle bir insanla yaşayınca zor oluyordu tabii. Hayat sizi her zaman ilk yapmıyor. Yaptığı zamanda karşılığını başka şekilde görüyorsunuz. Savaş bölgelerine giderdi ve ben başına bir şey geleceğinden çok korkardım. Mesleğinin önüne geçmek çok zordu. Üzülürdüm ama engelleyemezdim. Kolay değildi, fakat aşık olduğum için bana çok zor gelmiyordu. Birbirimize sürekli sevdiğimizi söyler aşk mektupları yazardık. Her zaman bir aşk ortamı içinde yaşadık.”

‘MEHMET ALİ HAYATTA OLSAYDI YOUTUBE’A YÖNELİRDİ’

Alin Ozinian’ın “Mehmet Ali Birand yaşasaydı şu an ne yapardı?” sorusu üzerine Cemre Birand, “Mehmet Ali hayatta olsaydı belki basın bu kadar bölünmüş olmazdı. Bu şartlar altında onun bir yerde çalışacağını sanmıyorum. Herhalde Youtube’a yönelirdi, belgesel yapardı, kitap yazardı ve bana söz verdiği gibi belki onunla dünya turuna çıkabilirdik.” dedi.

Cemre Birand “Başarısına katkınız olduğunu düşündünüz mü?” sorusuna, “Mehmet Ali her zaman sen olmasaydın ben bunları yapamazdım derdi. O beni her zaman takdir ettiği için bunu rahatlıkla söylüyorum. Birbirimizin çıpasıydık. Beraber çok şey başardık. Evlendiğimizde cebimizde 800 dolar vardı. Öyle bir noktandan hayata başladık. Aldığımız her tabakta emeğimizin hakkı var. ‘Sen beni, ben yaptın. Eğer bana mani olsaydın ben bunları yapamazdım’ derdi Mehmet Ali” diye cevap verdi.

 

ShareTweetShare
Previous Post

Fasulye alamayan vatandaşları şükretmemekle suçlamıştı! Elektrik faturasına isyan etti

Next Post

Ekrem İmamoğlu, Soylu’ya sordu: MOBESE görüntüleri için mi İstanbul’a geldin?

İLGİLİ HABERLER

‘Bıyıksız Bahçeli, bıyıksız MHP’liye tahammül edemiyor; çok ilginç’
GÜNDEM

‘Bıyıksız Bahçeli, bıyıksız MHP’liye tahammül edemiyor; çok ilginç’

February 1, 2023
5k
Mustafa Tuna’dan Melih Gökçek’e Ankapark tepkisi: Onu Allah’a havale ediyorum
GÜNDEM

Mustafa Tuna’dan Melih Gökçek’e Ankapark tepkisi: Onu Allah’a havale ediyorum

February 1, 2023
5.1k
ABD’den Türkiye’ye İsveç ve Finlandiya şartı: NATO’yu onaylamazsa F-16’lar verilmeyecek
DÜNYA

ABD’den Türkiye’ye İsveç ve Finlandiya şartı: NATO’yu onaylamazsa F-16’lar verilmeyecek

February 1, 2023
5k
Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a şarkılı cevap: Bye Bye Love!
GÜNDEM

Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a şarkılı cevap: Bye Bye Love!

February 1, 2023
5k
Gelecek Partili Selçuk Özdağ: ‘AKP Avrupa’da alternatif MİT kurdu’
GÜNDEM

Gelecek Partili Selçuk Özdağ: ‘AKP Avrupa’da alternatif MİT kurdu’

February 1, 2023
5.1k
Yandaş Sabah’ın ‘MİT’ ekibi bu kez Harun Tokak’ı hedef gösterdi; evi işaretlendi!
GÜNDEM

Yandaş Sabah’ın ‘MİT’ ekibi bu kez Harun Tokak’ı hedef gösterdi; evi işaretlendi!

February 1, 2023
5.3k
Daha Fazla Haber

‘Bıyıksız Bahçeli, bıyıksız MHP’liye tahammül edemiyor; çok ilginç’

‘Bıyıksız Bahçeli, bıyıksız MHP’liye tahammül edemiyor; çok ilginç’
by Özkan yazar
February 1, 2023
0
5k

Devamını oku

Mustafa Tuna’dan Melih Gökçek’e Ankapark tepkisi: Onu Allah’a havale ediyorum

Mustafa Tuna’dan Melih Gökçek’e Ankapark tepkisi: Onu Allah’a havale ediyorum
by Özkan yazar
February 1, 2023
0
5.1k

Devamını oku

ABD’den Türkiye’ye İsveç ve Finlandiya şartı: NATO’yu onaylamazsa F-16’lar verilmeyecek

ABD’den Türkiye’ye İsveç ve Finlandiya şartı: NATO’yu onaylamazsa F-16’lar verilmeyecek
by Özkan yazar
February 1, 2023
0
5k

Devamını oku

Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a şarkılı cevap: Bye Bye Love!

Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a şarkılı cevap: Bye Bye Love!
by Özkan yazar
February 1, 2023
0
5k

Devamını oku

Gelecek Partili Selçuk Özdağ: ‘AKP Avrupa’da alternatif MİT kurdu’

Gelecek Partili Selçuk Özdağ: ‘AKP Avrupa’da alternatif MİT kurdu’
by Özkan yazar
February 1, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Yandaş Sabah’ın ‘MİT’ ekibi bu kez Harun Tokak’ı hedef gösterdi; evi işaretlendi!

Yandaş Sabah’ın ‘MİT’ ekibi bu kez Harun Tokak’ı hedef gösterdi; evi işaretlendi!
by Özkan yazar
February 1, 2023
0
5.3k

Devamını oku

TRT’de seçim paniği başladı: ‘Hesaplar didik didik ediliyor’ iddiası

TRT’de seçim paniği başladı: ‘Hesaplar didik didik ediliyor’ iddiası
by Özkan yazar
February 1, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Kanada da uyardı: Türkiye’de her an bir terör saldırısı olabilir

Kanada da uyardı: Türkiye’de her an bir terör saldırısı olabilir
by aktifhabercom
February 1, 2023
0
5k

Devamını oku

Yusuf annesine kavuşsun! Oğlumu düşünmeden geçirdiğim bir saniye yok

Yusuf annesine kavuşsun! Oğlumu düşünmeden geçirdiğim bir saniye yok
by aktifhabercom
February 1, 2023
0
5k

Devamını oku

Katilleri kim saklıyor? Akşener’den Erdoğan’a Sinan Ateş soruları

Katilleri kim saklıyor? Akşener’den Erdoğan’a Sinan Ateş soruları
by aktifhabercom
February 1, 2023
0
5k

Devamını oku

Sınırı aştılar! Habur Sınır Kapısı’nda eşiyle birlikte darp edilen İrfan Özdemir yaşananları anlattı

Sınırı aştılar! Habur Sınır Kapısı’nda eşiyle birlikte darp edilen İrfan Özdemir yaşananları anlattı
by aktifhabercom
February 1, 2023
0
5.2k

Devamını oku

HDP Eş Genel Başkanı Buldan: Cumhurbaşkanı adayımızı şubatın ilk haftası açıklayabiliriz

HDP Eş Genel Başkanı Buldan: Cumhurbaşkanı adayımızı şubatın ilk haftası açıklayabiliriz
by aktifhabercom
February 1, 2023
0
5k

Devamını oku

‘Kullanışlı aptallar’ İsveç Başbakanı provokatif eylemleri düzenleyenler için bu ifadeyi kullandı

‘Kullanışlı aptallar’ İsveç Başbakanı  provokatif eylemleri düzenleyenler için bu ifadeyi kullandı
by aktifhabercom
February 1, 2023
0
5k

Devamını oku

‘Çok yanlış bir örnek!’ Gültekin Uysal, tepki çeken sözleri için özür diledi

‘Çok yanlış bir örnek!’ Gültekin Uysal, tepki çeken sözleri için özür diledi
by aktifhabercom
February 1, 2023
0
5.2k

Devamını oku

Kongre üyeleri Enes Kanter için Biden’a mektup yazıp Türk yetkililere yaptırım istedi

Kongre üyeleri Enes Kanter için Biden’a mektup yazıp Türk yetkililere yaptırım istedi
by Özkan yazar
January 31, 2023
0
5.4k

Devamını oku

AKP’li Sofuoğlu 3 yaşındaki çocuğuna Ferrari kullandırdı: Sosyal medyadan tepki yağdı

AKP’li Sofuoğlu 3 yaşındaki çocuğuna Ferrari kullandırdı: Sosyal medyadan tepki yağdı
by Özkan yazar
January 31, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Özgür Demirtaş, 29 gün sonra haklı çıktı, Ahmet Hakan kalakaldı

Özgür Demirtaş, 29 gün sonra haklı çıktı, Ahmet Hakan kalakaldı
by Özkan yazar
January 31, 2023
0
5.8k

Devamını oku

Saray’ın adamı İrfan Fidan için kimlere telefon edildi?

Saray’ın adamı İrfan Fidan için kimlere telefon edildi?
by Özkan yazar
January 31, 2023
0
5.2k

Devamını oku

CHP’li Başarır ve İYİ Partili Türkkan hakkında dokunulmazlığın kaldırılması kararı

CHP’li Başarır ve İYİ Partili Türkkan hakkında dokunulmazlığın kaldırılması kararı
by Özkan yazar
January 31, 2023
0
5.1k

Devamını oku

Erdoğan’a ‘Bozüyük’ demişler o ‘bozuk’ anlamış: Olan valiye oldu!

Erdoğan’a ‘Bozüyük’ demişler o ‘bozuk’ anlamış: Olan valiye oldu!
by Özkan yazar
January 31, 2023
0
5.3k

Devamını oku
Aktifhaber

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.

MENU

  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER

BİZİ TAKİP EDİN

No Result
View All Result
  • GÜNDEM
  • ANALİZ
  • SİYASET
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • ÖZEL HABER
  • 15 TEMMUZ
  • SPOR
  • İŞKENCE
  • MEDYA
  • MAGAZİN
  • DİĞER
    • EĞİTİM
    • KÜLTÜR & SANAT
    • SAĞLIK
    • TEKNOLOJİ
    • YAŞAM

© 2022 - - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. İzin alınmadan kopyalanamaz.J.