Küçükçekmece Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 38 müşteki, bir müşteki şüpheli, Gülnihal Çiçek ve Alisya Bahar Candan’ın da aralarında bulunduğu 21 şüpheli yer aldı.
İddianamede, Onur Apaydın ve İlker Oflu’nun şebekenin elebaşları olduğu, dolandırıcılık ve tefecilik suçlarından gelir elde etmek üzere teşekkül eden organize suç örgütünün üyesi olan şüphelilerin, örgüt yapısı ve iş bölümünün sağladığı kolaylıktan faydalanarak suç dünyasında ‘Sazan Sarmalı’ olarak tabir edilen dolandırıcılık yöntemini uyguladıkları belirtildi.
Şüphelilerin, mağdurlara tanıdıkları vasıtasıyla ulaşıp güven kazandıktan sonra icra, vergi dairesi, TMSF gibi resmi kurum ve kuruluşlarla yakın ilişki içerisinde olduklarını, kurum-birim amirleri vasıtasıyla ihale yoluyla aldıkları araçları piyasa fiyatının altında bedelle sattıklarını anlattıkları aktarılan iddianamede, şüphelilerin araç ve fiyat bilgilerini içeren listeyi mağdurlara göstererek teklifte bulundukları kaydedildi.
Şüphelilerin, listeden beğendikleri araçları almak isteyen mağdurlarla anlaşma yaptıkları, araç bedeliyle aracılık komisyon bedelinin bu iş için özel kurulmuş paravan firmanın hesabına gönderilmesini sağladıkları belirtilerek, şüphelilerin mağdurlardan araç ücretlerini ve komisyon bedellerini peşin aldıktan sonra çeşitli bahaneler öne sürüp vadettikleri araçları teslim etmeden kayıplara karıştıkları aktarıldı.
Candan kardeşlerin tanındıkları için suç örgütü tarafından dolandırıcılık eylemlerine ilişkin düzenlenen özel toplantılarda mağdurların kandırılmasında etkin rol oynadıkları belirtildi.
‘Gizli kasa’ suçlaması
Hakkında yakalama kararı olan Apaydın’ın bankacılık sistemlerini aktif olarak kullanamadığı için suç gelirinden elde ettiği parayı, suç örgütü içerisinde ‘gizli muhasebeci ve kasa’ konumunda olan şüpheli Alisya Bahar Candan üzerinden bankacılık sistemine sokarak, suç gelirini akladığı anlatıldı.
İddianamede Alisya Bahar Candan hakkında ‘suç örgütüne üye olmak’ ve ‘kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle dolandırıcılık’ suçlarından 14 yıldan 44 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
Gülnihal Çiçek’inse aynı suçlardan sekiz yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.
Diğer 20 şüpheli hakkında farklı suçlardan farklı oranlarda hapis cezası öngörüldü.
Hazırlanan iddianame, ağır ceza mahkemesine gönderildi.