Fatih’te kaldıkları otelde rahatsızlanan Böcek ailesini hastaneye götüren taksici Sercan Tanrıverdi, “Hastaneye doğru giderken kız çocuğu kan kusuyordu. Anne baygındı. Baba ‘Ne zaman Türkiye’ye gelsem vakalar yaşıyorum’ dedi” ifadelerini kullandı.
Tatil için Almanya’dan İstanbul’a gelen Servet Böcek, eşi Çiğdem Böcek ile çocukları Kadir ve Masal Böcek, geçirdikleri rahatsızlıkların ardında hayatını kaybetti. Olayda zehirlenme şüphesiyle soruşturma devam ederken Böcek ailesini ilk rahatsızlandıklarında hastaneye götüren taksici Sercan Tanrıverdi yaşananları anlattı.
“Aracımın önüne atladı”
Fatih’te taksicilik yapan Sercan Tanrıverdi, şu ifadeleri kullandı:
“12 Kasım günü saat 11.19’da aile, Kadırga Limanı Parkı’nın önünde aracımın önüne atladı. Beni durdurup aracıma bindiler. En yakın hastaneye götürmemi istediler. Hastaneye doğru yola çıktım, aileyi telaşlı gördüm. Babayla sohbet etmeye çalıştım. Neyiniz var diye sorduğumda yiyecek ve içecek yemiştik galiba bize dokundu diye cevap verdi. ‘Lütfen en yakın hastaneye bizi götür’ dedi. Hastaneye doğru giderken kız çocuğu sürekli kusuyordu. Poşet verdim, poşete kustu. Anne baygındı, kafasını sağ arka cama yaslamıştı. Yolun bir an önce bitmesini bekliyordu. Babayla sohbet ettiğimde, ‘Ne zaman İstanbul’a gelsem başıma vukuat geliyor, geçen sene geldiğimde de motosiklet kazası geçirdim. Kolumu, bacağımı kırdım. Bu sefer de böyle talihsiz olay yaşadım’ dedi. Ben normal taksi şoförüyüm, görevimi yaptım. Müşterileri aldım, en yakın hastaneye götürdüm. Bu konu hepimizi üzdü, acı bir haber. Ailesine de baş sağlığı diliyorum.”
“Bizi acilen en yakın hastaneye yetiştir”
Taksi şoförü Sercan Tanrıverdi, Böcek ailesinin yaşamını yitirdiği olaydan önce aileyi hastaneye götüren kişi olduğunu söyleyerek yaşadıklarını anlattı. Tanrıverdi, “Fatih, Sultanahmet bölgesinde taksi sürücülüğü yapıyorum. 12 Kasım öğlen saat 11.19’da Kadirgalimanı Parkı’nın önünde aile aracımın önüne atladı. ‘Acil bir şekilde bizi en yakın hastaneye götürür müsünüz?’ ricasında bulundular. Aldım aracıma. Beyefendi kendindeydi. Bebek arabasını kendisi bagaja yükledi. Aile çok telaşlıydı. ‘Beyefendi, çok telaşlısınız, umarım bir sorun yoktur’ dedim. ‘Yok, yediğimiz içtiğimiz bize dokunmuş. Sen sadece bizi acilen en yakın hastaneye yetiştir’ dedi. Ben de hastaneye götürdüm” şeklinde konuştu.
“Yol boyu küçük kız çocuğu kan kusuyordu”
Ailenin araçta çok kötü durumda olduğunu söyleyen Tanrıverdi, “Yol boyu küçük kız çocuğu kan kusuyordu. Anne arada sırada kusuyordu, ama bazen de kafasını sağ arka cama yaslıyordu. Hastaneye kadar dayanmaya çalışıyordu” ifadelerini kullandı.
“Ne zaman Türkiye’ye gelsem sürekli bir vakalar yaşıyorum”
Tanrıverdi, babanın konuşmalarını anlatarak, şunları ekledi:
“Baba feryat ediyordu. ‘Ne zaman Türkiye’ye gelsem sürekli bir vakalar yaşıyorum. Geçen sene de geldim, motosiklet kazası geçirdim’ dedi. Durum bu. Ben taksi şoförüyüm. Görevimi yaptım, en yakın hastaneye aracımı sürdüm. İnsanlara yetiştirdim. Ailesine de başsağlığı diliyorum. Bu olay hepimizi üzdü. Başları sağ olsun. Baba ‘ben ne zaman Türkiye’ye, özellikle İstanbul’a tatile gelsem sürekli vakalar yaşıyorum. Geçen sene de motor bisiklet kiraladım Sapanca tarafında. Motor bisiklet kazası geçirdim, kolumu ve bacağımı kırdım. Bu sefer de bu vakayı yaşadım. Sürekli vakalar beni buluyor diyordu.”
Tanrıverdi, “Çok telaşlı bir sürücülük yaşadım. O esnada ben de biraz panikledim. Sürekli kusuyorlardı çünkü, özellikle kız çocuğu. Kan kusuyordu bildiğiniz. Dayanamadım, torpidodan poşet çıkarıp verdim. Poşete yol boyu anne, kız kustular. Erkek çocuğu fazla kusmuyordu. Erkek çocuğuyla babası hastane bahçesinde araçtan indikleri gibi kustular. Ama yol boyu sadece anne ve kız verdiğim poşete kusuyorlardı” diye konuştu.
“Ücret almak istemedim”
Tanrıverdi, hastaneye ulaştıklarında yaşananları şöyle anlattı, “Sadece görevimi yaptım. Aracımı en hızlı yollardan hastaneye kadar sürdüm. İnerken taksi ücretini vermeye çalıştı. İlk başta almıyordum, “Kız çocuğuna ikramımız olsun, taksici bir abi olarak’ dedim. ‘Yok, olur mu öyle şey’ dedi. Taksi ücretini bıraktı araca. Bebek arabasını kendisi indirdi. Hızlı bir şekilde acile koşuştular” dedi.
“Şoka girdim”
Olayı ertesi sabah öğrendiğini belirten taksi şoförü Tanrıverdi, “Haberlerden yaklaşık 12 saat sonra gördüm. Sabah işe çıkarken duraktaki arkadaşlar bana gösterdi. ‘Bu insanları ben dün taşıdım, hastaneye götürdüm’ dedim. Şoka girdim zaten o an” dedi.























