Türkiye’de bireysel silahlanma oranları artıyor. Bu da beraberinde şiddet olaylarını ve ölümleri getiriyor. Özellikle 15 Temmuz’dan sonra silahlanma oranlarında artışa dikkat çekiliyor.
DW Türkçe’nin haberine göre Türkiye’de yüzde 85’i ruhsatsız en az 25 milyon silah bulunuyor. Şiddet vakaları ise son dört yılda yüzde 69 oranında arttı. 2019 yılı içinde dört avukat bireysel silahlanma nedeniyle hayatını kaybetti. Yaşamını yitiren avukatlardan ikisi ise Diyarbakır Barosu’na kayıtlıydı. Diyarbakır Barosu yaşadığı kayıpların ardından bireysel silahlanmaya karşı kampanya başlattı.
“SilahlanMA” isimli kampanyada bireysel silahlanmanın önlenmesinde devlete büyük görev düştüğü belirtildi. Kampanya kapsamında ruhsatlı ya da ruhsatsız silah edinmenin zorlaştırılması gerektiği talep ediliyor. Baronun taleplerinden biri de internet üzerinden silah satış işlemlerinin engellenmesi gerektiği yönünde.
Baro yönetimi; siyasiler, sanatçılar, bilim insanları ve toplumda söz sahibi kişilerden silahsızlanma programlarına destek vermelerini istiyor.
Diyarbakır Barosu Genel Sekreteri Ömer Şeran, Türkiye’de son 10 yılda ruhsatlı veya ruhsatsız silah sayısının en az 10 kat arttığına dikkat çekiyor. Şeran bu artışta Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Yönetmelik’te yapılan değişiklerin önemli bir yer tuttuğuna dikkat çekiyor. Silah taşıma ve bulundurma ruhsatının birbirinden farklı olduğuna dikkat çeken Şeran, Kanun Hükmünde Kararnamelerle yapılan değişiklikler sonucu, silah taşıma ruhsatı almaya yetkili meslek grupları sayısının arttığını belirtiyor. Şeran, “En temel insan hakkı olan yaşam hakkının ihlal edilmesine karşı bu kampanyayı başlatmaya karar verdik” diyor.
Umut Vakfı’nın Türkiye’nin Silahlı Şiddet Haritası ve 2018 Raporu’na göre, yıl boyunca 3 bin 679 şiddet olayında tüfek, tabanca ve kesici aletler kullanılarak 2 bin 279 kişi öldürüldü ve 3 bin 762 kişi yaralandı. Aynı rapora göre, Türkiye’de yüzde 85’i ruhsatsız en az 25 milyon silah bulunuyor.
Umut Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Uzman Psikiyatr Dr. Ayhan Akcan, 15 Temmuz’dan sonra silah edinme oranında artış olduğuna dikkat çekiyor. Akcan’a göre silah alırken eş rızası aranması, silah edinim sayısının azaltılması, detaylı kişilik, madde ve öfke testlerinin uygulanması, ruhsat öncesi eğitim zorunluluğu ve silahın muhafaza edilmesi için kasa zorunluluğu bireysel silahlanmanın önüne geçebilecek tedbirlerden bazıları.
Bireysel silahlanmanın mağdurlarından biri de İstanbul Pendik’te okul çıkışı pompalı tüfekle vurulan 17 yaşındaki lise öğrencisi Helin Palandöken. İnternetten kolaylıkla satın alınan bir silahla vurulan Helin Palandöken’in babası Nihat Palandöken, bireysel silahlanmanın önlenmesi için imza topluyor. Baba Palandöken “Daha önce mecliste kurulması reddedilen bireysel silahlanmayı araştırma komisyonu önerisinin yeniden meclis gelmesi için mücadele ediyorum” diyor.
