İçişleri Bakanlığı, 10 Ekim Ankara Katliamı’nda ağır yaralanan Uğur Erman Karakoç’a 416 bin TL maddi, 20 bin TL manevi tazminat ödemeye mahkum edildi.
Ankara Tren Garı’ndaki ikinci patlamanın hedefi olan Karakoç’un sol dizinden aşağısı parçalanmıştı. Bacağına saplanan şarapnel parçaları ve bilyeler, hem bazı kemiklerini kırmış hem de damarlarını ve bacak kaslarını parçalamıştı. 5 buçuk ay hastanede yatan ve toplam 8 ameliyat geçiren Karakoç, uzun süre destek almadan yürüyemedi.
4. İdare Mahkemesi’nde görülen davada, davacı Uğur Erman Karakoç’un avukatı Yıldız İmrek, 10 Ekim 2015’te gerçekleştirilen Ankara Garı önündeki mitingde meydana gelen iki büyük patlamada yaralanması nedeniyle İçişleri Bakanlığı’nın Uğur Erman Karakoç’un uğradığı maddi ve manevi zararların ödenmesini istedi. İçişleri Bakanlığı’ndan 416 bin 877 TL maddi, 150 bin TL de manevi tazminatın, olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi talep edildi.
İçişleri Bakanlığı ve Ankara Valiliği mahkemede yaptıkları savunmada talep edilen miktara ‘sebebsiz zenginleşmeye’ neden olacağını öne sürerek talebin reddini istedi. Ancak Ankara 4. İdare Mahkemesi, maddi ve manevi zararların ‘sosyal risk’ ilkesi uyarınca idare tarafından tazmin edilmesi gerektiğini belirterek, yasal faizi ile birlikte Karakoç’a 416 bin 877 TL maddi, 20 bin TL de manevi tazminat ödenmesine hükmetti.
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI DAVANIN REDDİNİ İSTEDİ
İçişleri Bakanlığı savunmasında, “Terör eylemleri veya terörle mücadele sırasında meydana gelen zararlara’ ilişkin 5233 sayılı Kanun’da belirtilen usul ve esasların manevi zararları düzenlemediği, bu nedenle, manevi zarar tazmini taleplerinin reddedilmesi gerektiğini söyledi. “Manevi tazminatın şartının ağır kusur olması karşısında, kusuru bulunmayan idare aleyhine manevi tazminata hükmedilmesinin mümkün olmadığı” iddiasında bulunan İçişleri Bakanlığı, talep edilen manevi tazminat miktarının sebepsiz zenginleşmeye neden olacağı gerekçesiyle reddini istedi.
Ankara Valiliği de benzer bir savunma yaparak, davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ileri sürerek, talebin reddini istedi.
MAHKEME İÇİŞLERİ BAKANLIĞI’NI MAHKUM ETTİ
Kararını veren Ankara 4. İdare Mahkemesi, “Olay nedeniyle yaralanan davacının maddi ve manevi zararlarının mevzuat hükümleri ve hukuki değerlendirmeler ışığında sosyal risk ilkesi uyarınca davalı idarece tazmin edilmesi gerekmektedir” dedi.
Kararda, “Olayda yaralanan davacının çalışma gücünün azalmasından kaynaklanan iş göremezlik kazanç kaybına dayandırdığı görülmekte olup, mahkememizin ara kararı ile istemesi üzerine davacı tarafça sunulan Manisa Akhisar Mustafa Kirazoğlu Devlet Hastanesi’nin 15/03/2018 tarih ve 563 sayılı sağlık kurulu raporunda davacının yüzde 43 oranında sürekli engelli olduğu tespitinin yapıldığı, bu tespit üzerine yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda davacının yüzde 43 maluliyet oranına nazaran sürekli iş göremezlik zararının 415.977.04 TL, geçici işgücü kaybının ise 900,49 TL, toplam işgücü kaybının 416.877,53-TL olarak hesaplandığı görülmekte olup, davalı idarenin itirazları yerinde görülmeyerek raporlar hükme esas alınabilecek nitelikte bulunmuştur. Bu durumda davacının kayda giren ıslah dilekçesi ile talep ettiği 416.877,53-TL maddi zararının davalı idarece davacıya ödenmesi gerekmektedir” denildi.
Mahkeme cezanın işletilecek yasal faiziyle davalı İçişleri Bakanlığı tarafından davacıya ödenmesi gerektiğine hükmetti.
Mahkeme heyeti İçişleri Bakanlığı’nın ayrıca 20 bin TL de manevi tazminat ödemeye mahkum edilmesini kararlaştırdı.
Kararın sonuç bölümünde ise şu ifadelere yer verildi:
“Maddi tazminat isteminin kabulü ile 416.877,53 TL maddi tazminatın idareye başvuru tarihi olan 07.12.2015 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idarelerce davacıya ödenmesine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın idareye başvuru tarihi olan 07.12.2015 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idarelerce davacıya ödenmesine kararın tebliğinden itibaren 30 gün içerisinde Ankara Bölge İdare Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.”
