Türkiye’de tarım ve hayvancılık alarm veriyor.
O örneklerden birisi hayvancılıkta yaşandı.
Bu konuyu ele aldığı Dünya Gazetesi’ndeki yazısında Ali Ekber Yıldırım, tarımın önemli hastalıklarından birisinin, bakan değiştikçe değişen uygulamalar, politikalar olduğuna değiniyor.
Bu değişikliklerle birlikte yarım kalan projelere örnekler de veren Yıldırım, “AK Parti iktidara geldikten sonra ilk tarım Bakanı Sami Güçlü ‘Hayvancılıkta Beş Yıllık Strateji’ belirleyerek açıkladı. Uygulamaya geçmeden görevden alındı. Yerine göreve gelen Mehdi Eker, hayvancılıkta beş yıllık stratejiyi rafa kaldırdı. Bu proje uygulansa belki sonraki yıllarda ithalata gerek kalmayacaktı. Fakat, uygulanmadı ve Mehdi Eker döneminde özellikle 2010’dan itibaren tamamen ithalatı temel alan bir politika uygulandı. Damızlık, kasaplık, besilik büyükbaş, küçükbaş hayvanın yanı sıra, saman bile ithal edildi. Kurbanlık koyun ithal edildi. Türkiye ithalat cenneti oldu” yorumunu yapıyor.
Yıldırım, Eker’in Tarım Bakanlığı döneminde üç yılı aşkın bir süre çalışılarak hazırlanan ve ülkeyi 30 havzaya bölen havza modeli uygulanamadan görevden alındığını hatırlatıyor ve Faruk Çelik’in bakanlığı sırasındaki projelerin kısmen hayata geçirilebildiğini, yeni Bakan Bekir Pakdemirli’nin yönetiminde ise eski havza modellerinin rafa kaldırıldığına işaret ediyor.
“Havza gibi temel bir konuda aynı partinin tarım bakanları anlaşamıyorsa, tarımda üretim planlaması nasıl olacak” sorusunu soran Yıldırım, Çelik’in döneminde 32 ilde damızlık düve üretim merkezi için harekete geçildiğine değiniyor ve ekliyor:
“Türkiye’nin 32 ili damızlık düve üretim merkezi ilan edildi. Bu illerde en az 500 baş kapasiteli damızlık gebe düve merkezlerinin kurulması için inşaat, hayvan ve makine alımında yüzde 50 hibe desteği verileceği açıklandı. Kurulacak damızlık düve merkezleri düve ihtiyacının yurt içinden karşılanması ve ithalatın sona erdirilmesi hedeflendi.
Milli Tarım Projesi ile 25 ilde “Mera Hayvancılığı Yetiştirici Bölgesi” kapsamında ilave destekler sağlandı. Bu illerde ağıl ve ahır yapımına veya yenilenmesine yüzde 50 hibe desteği verilmeye başlandı. Et sığırcılığına uygun 200 başa kadar düve alımına yüzde 30 hibe desteği sağlandı. Bu bölgedeki yetiştiricilere buzağı başına 200 lira daha fazla destek ödeniyor.
Proje, Faruk Çelik’in görevden ayrılması ile deyim yerindeyse kaderiyle baş başa bırakıldı.
Faruk Çelik’ten sonra göreve gelen Ahmet Eşref Fakıbaba, bu projeyi yok sayarak, ithalatla karşılanmak üzere ‘250 bin damızlık düve projesi’, ‘5 bin baş koyun projesi’ gibi yeni projeler başlattı.
Bugünlerde üreticiler soruyor; ‘Bizim koyunlar, damızlık düveler ne zaman gelecek’ diye. Çünkü Bekir Pakdemirli de Fakıbaba’nın projelerini askıya aldı. Gelenek bozulmadı.”