Ayasofya Müzesi’nin ibadete açılması kararından bir ay sonra Bizans döneminin saray kiliselerinden olan Kariye Müzesi de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararıyla camiye çevrildi. Diyanet’e devredilen müze, ibadete açılacak.
İstanbul’un Fatih ilçesinde tarihi 6’ıncı yüzyıla dayanan ve Bizans döneminden günümüze iyi korunmuş bir şekilde gelen Kariye Müzesi’nin Resmi Gazete’de yayınlanan karar ile Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredilerek ibadete açılmasına karar verildi.
Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yer alan Cumhurbaşkanı kararında, Danıştay 10’uncu Dairesi’nin 11 Kasım 2019 tarihli kararı kapsamında Kariye’nin camiden müzeye dönüştürülmesine dair 1945 yılındaki Bakanlar Kurulu kararını iptal etmesi üzerine “Kariye Camii’nin yönetiminin… Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredilerek ibadete açılmasına karar verilmiştir” denildi.
6’ncı yüzyılda Kariye Kilisesi olarak inşa edilen bina, önemli dini merasimlerde saray kilisesi ve şapeli olarak kullanılıyordu. İstanbul’un fethinden sonra 1511 yılında Sultan II. Bayezid’in sadrazamlarından olan Atik Ali Paşa tarafından camiye çevrildi. Kariye Camii, Bakanlar Kurulu’nun 29 Ağustos 1945 tarihinde aldığı kararla müzeye çevrilmiş, Danıştay 10’uncu Dairesi’nin 11 Kasım 2019’da aldığı kararla bu statü iptal edilmişti.
Kariye Müzesi’nin Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredilerek cami olarak ibadete açılması, Ayasofya Müzesi’nin ibadete açılması kararından bir ay sonra geldi. Danıştay 10’uncu Dairesi’nin Ayasofya’nın camiden müzeye dönüştürülmesine dair 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal etmesinin ardından 10 Temmuz’da Resmi Gazete’de yayınlanan Cumhurbaşkanı kararıyla Ayasofya’nın Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredilerek ibadete açılması kararlaştırılmıştı. Ayasofya Camii’nde 86 yıl sonra ilk Cuma namazı 24 Temmuz tarihinde kılınmıştı.
FRESKLER RÖNESANS DÖNEMİNİN HABERCİSİ
Kariye Müzesi, iyi korunmuş mozaik ve freskleriyle dünya çapında tanınıyor. Yapının içi Doğu Roma resim sanatının son döneminin önemli örneklerini sunuyor. Mozaiklerdeki derinlik fikri ve figürlerdeki hareketli üslup, Orta Çağ’da Rönesans Dönemini haber veren üstün bir sanatsal değer taşıyor.
Kariye, Eski Yunancada kent dışı, kırsal alan, anlamındaki ‘Chora’ sözcüğünün Türkçeleşmesiyle ortaya çıkmış bir isim. Çünkü eski kilise ve manastır İstanbul surları dışında kalıyordu. Farklı dönemlerde çeşitli yapılandırma süreçlerinden geçen Khora Kilisesi’nin tarihi 6. yüzyıla kadar dayandırılıyor. Yapı manastır kompleksinin bir parçası olarak o zamanlarda kent surlarının dışında kalan Edirnekapı semtinde inşa edilmiş ve günümüzedeki haline 14. yüzyıldaki köklü onarım ve eklemelerle gelmiştir.
Müze 14. yüzyılda yapılan hayranlık uyandırıcı fresk ve mozaiklerini Logothetes, hazine sorumlusu, Theodoros Metokhites’e borçlu. Dış nartekste (Doğu Roma bazilika ve kiliselerinde genellikle batı giriş bölümü) Hz. İsa’nın hayatı, iç nartekste ise Hz. Meryem’in hayatını anlatan mozaikler bulunuyor. Canlı bir anlatıma sahip olan freskler de Hıristiyan teolojisinden önemli sahneleri betimliyor. Kariye’nin renkli ve kaliteli zemin ve duvar yüzeylerindeki mermer süslemeleri de ilgiyi hak ediyor.