ATV, Esra Erol’un programında kızına Kürtçe ağıt ile seslenen kadına sansür uyguladı. Erol’un programında uzun süredir görmediği kızına sarılırken Kürtçe seslenen annenin sesi kapatıldı.
“Kürtçe sorununu çözdük” diyen bir iktidarın yayın organı Atv’de ekrana gelen bir kadın programında yaşananlar, malum kesimin Kürtçeye güncel bakışını ortaya koydu.
Atv’de aile dramlarını ekrana taşıyarak reyting yapan “Esra Erol’da” adlı programda 12 Aralık 2022 tarihinde Gülay Toma’nın dramı yansıtıldı. 21 yaşında ve iki çocuğu bulunan Gülay, 25 Kasım’da evden kaçıp kayıplara karışıyor.
Sonra Esra Erol’un ekibiyle temasa geçip yaşadıklarını anlatacağını söylüyor. 14 yaşında istemediği halde babasının zoruyla 25 bin TL başlık parası karşılığında biriyle evlendirilen Gülay, daha sonra programda anne babasıyla yüzleştiriliyor.
AKP’nin yandaş medyasından ATV’de yayınlanan Esra Erol’un sunduğu gündüz kuşağı programında, Kürtçe konuşan annenin sesi kesilerek sansür uygulandı.
DUYGULARINI KÜRTÇE İFADE ETMEYE ÇALIŞTI
Göremediği kızı Gülay Toma’ya Esra Erol’un programında kavuşan Besime anne, gözyaşlarını tutamadı. Ciğeri yanan anne duygularını Kürtçe ifade etmeye başlayınca ATV, programın sesini kapattı.
ATV ekranlarında yayınlanan, ‘Esra Erol’da programında bir süredir kayıp olarak aranan 21 yaşındaki Gülay Toma’nın bulunmasının ardından 14 yaşında ailesi tarafından zorla evlendirildiğini anlatması gündem oldu. Ailesinin, “evlendirilirken 25 bin lira başlık parası aldığını” da söyleyen Gülay Toma’nın sözlerini babası reddetti. Ancak programa telefonla bağlanan bir kişi Gülay Toma’nın anlattıklarını doğrularken farklı detaylar verdi. Anne ve babanın o dönem bir plan yaptığını ve Gülay’ın anlaşmalı kaçırtıldığını söyledi.
T24’ün haberine göre göremediği kızı Gülay Toma’ya Esra Erol’un programında kavuşan annesi Besime, gözyaşlarını tutamadı. Kızına ağlayarak sarılan anne duygularını Kürtçe ifade etmeye başlayınca atv programın sesini kapattı.
Yayın sırasında Gülay’ın annesi Besime, kızının yanına gidiyor ve kızına sarılıp Kürtçe sesleniyor. Anne Besime, “Çocukların var. Annesinin kuzusu. Canım kızım. Evine dön” anlamına gelen, “Kutkê te hene. Qurbana te me. Keçka mîn” diye sesleniyor.
Annenin Kürtçe konuştuğu anlaşılınca yayına çıkan ses reji tarafından kapatılıyor. Yayın 25 saniye sessiz bir şekilde sürüyor. Stüdyonun sesi açıldığında izleyiciler, Gülay Toma’nın “Fazla Türkçesi yok” dediğini duyuyor.
O anlar sosyal medyada gündem oldu.
Uzun süre yayının sesi kapalı kaldı ve Gülay Toma, annesinin Kürtçe konuşmasıyla ilgili, “fazla Türkçesi yok” dedi. Esra Erol ise, anne Besime’ye, “Besime teyze bir anne olarak gittiğin günden beri çok acı çekiyor. Ama ben anlayamıyorum ve söylemek istediklerini ifade edemiyorum Besime teyzeciğim sen kızın için üzülüyorsun ben de anlıyorum. Ama söylediklerini ben de anlamak istiyorum” ifadelerini kullandı.
ÜSTELİK ESRA EROL KÜRT GELİNİ
Üstelik, “Ben anlayamıyorum” diyen Esra Erol da bir Kürt gelini. Kocası Ali Özbir, Kürt İdris lakaplı mafya babası İdris Özbir’in oğlu.
Bu durumu TR724’ten Muhsin Ahmet Karabay şöyle anlatıyor: Karslı Kürt ailenin gelini olan Esra Erol, Kürtçeyi bilmeyebilir. Ancak, Türkiye’de yaşayıp konuşulan dilin Kürtçe olup olmadığını bilmemek mümkün değil. Hele bir de Kürt gelini olup da bu dile aşina olmamak akla yatkın görünmüyor.
Acılı bir annenin kızına yalvarması, Atv’nin yayın politikasına ters düşüyor.
Bunu “Devlet Kürtçe yayın yapıyor. Kürtçeye karşı tavır değil” diye açıklamak da mümkün değil. Birilerinin nazarında herkes bu ülkenin asli unsuru olabilir ama Kürtler bir türlü bu ülkenin asli unsuru olamıyor.
EN DÜZGÜN YAKLAŞIM BABACAN’DAN GELDİ
Atv’nin yaptığına farklı kesimlerden hayli tepkiler yükseldi. En yerinde tepkiyi DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan gösterdi. Kürt sorunu karşısında HDP taraf olduğu için, CHP de iç reflekslerden dolayı doğru mesajı veremez. AK Parti ise Kürt sorununun çözümünde treni çoktan kaçırdı. Babacan, mesajını Kürtçe verdi ve altına da yazdığının Türkçe karşılığını paylaştı.
“Ev nêrîna ku rencîde dike, em red dikin. Şerm e, guneh e, heyf e.
Biz bu rencide edici yaklaşımı reddediyoruz. Ayıptır, günahtır, yazıktır.”