Sokak köpeklerini ‘uyutma’yı içeren tartışmalı kanun teklifi 30 Temmuz’dan Meclis’ten geçmişti. Kanunun yürürlüğe girmesinin ardından Niğde’de çok sayıda köpek ölü bulunmuştu.
Benzer bir olay da Ankara Altındağ’da meydana gelmişti. İlçede çevresi çitlerle kapalı bir alanda onlarca ölü köpeğe rastlanmıştı. Alana giden Veteriner Hekim Elif Türker sayıyı 11 olarak açıklamıştı.
Ankara Büyükşehir Belediyesi’yse bölgenin Altındağ Belediyesi’ne bağlı bir hayvan barınağı olduğunu duyurmuştu.
Altındağ Belediyesi dün geceden beri gündem olan konuyla ilgili açıklama yaptı.
Alanın ‘doğal‘ ölen sokak hayvanlarının gömüldüğü bir mezarlık olduğunu öne süren belediye, ‘hayvanların parçalanarak öldürüldüğü’ iddiasını da “Bölgemizde parçalanmış bir şekilde bulunan bir sokak köpeğinin vatandaşlarımızın ihbarı üzerine ekiplerimizce yerinden alınıp toplum sağlığına zarar vermeyecek şekilde gömülmesinden ibarettir. Söz konusu köpeğin sokaktan alınırken çekilmiş fotoğrafları savcılığa sunulmuştur” ifadeleriyle reddetti.
Belediye Başkanı Veysel Tiryaki’nin ‘hayvansever’ olarak övüldüğü açıklamanın devamı şöyle:
“Başkanımızın seçim beyannamesinde de yer alan, Ankara’nın en büyük ve en modern Hayvan Yaşam ve Rehabilitasyon Merkezi yapımı için başkanımız göreve geldiği gün talimatını vermiş ve barınağımızın projesi tamamlanmıştır. 1000 hayvan kapasiteli ‘Hayvan Yaşam ve Rehabilitasyon Merkezi’ içinde açık ve kapalı padoklar, lohusa barınakları, köpek gezinme ve egzersiz alanları, hayvan hastanesi ve hayvan oteli yer almaktadır. Bu alan köpek eğitim kampüsü olarak da hizmet verecektir.
Çok yakında yapımına başlayacağımız Ankara’nın en büyük ve en modern hayvan rehabilitasyon tesisinin projesini hayata geçirme arzusunda olan bir belediyenin katliam yapması düşünülemez. Hayvan hakları konusuna bu zihniyetle yaklaşan bir Belediye Başkanı’nın ‘katliam’ yaptığının iddia edilmesi haksız bir suçlamadır. Hayvan hakları savunucularının hassasiyetine anlayışla yaklaşmakla birlikte, maruz kaldığımız ithamların haksızlığını belirtiyor, konuyu kamuoyunun vicdanına bırakıyoruz.”