Kabataş’ta yaşanmamış bir olayda, başörtüsü üzerinden Gezi eylemcilerini dini değerleri aşağılamakla suçlayan AKP ve yandaşları, Boğaziçili öğrenci Şeyma Altundal’ın iddialarını araştırmak yerine yalanlama yarışına girdi.
Boğaziçi Üniversitesi’nde bir aydır devam eden ‘kayyum rektör’ gösterilerine katılan protestocu öğrenci ve akademisyenler, bu hafta başından itibaren polisin sert müdahalesiyle karşılaştı.
Protestocu grupları gaz ve plastik mermiyle dağıtan polis, onlarca kişiyi de gözaltına aldı. Eylemler sırasında arkadaşlarıyla birlikte gözaltın alınan başörtülü Şeyma Altundal, polisin kötü muamelesine maruz kaldığını iddia etti.
BEN ÖRTECEĞİM SENİN BAŞINI!
Gözaltına alındığı sırada başörtüsünün açıldığını belirten Altundal, “Yerlerde sürüklediler. Başörtüm açıldı. Ters kelepçe yapıldı. Başörtümü takmama izin vermediler. Polis ‘Ben örteceğim senin başını, eğ başını görürsün sen’ dedi” ifadelerini kullandı.
EMNİYETİN İDDİASINI BBC GÖRÜNTÜLERİ YALANLADI
Muhafazakar kesimin de tepkisini çeken olay sonrası Emniyet Genel Müdürlüğü, başörtülü öğrencinin gözaltına alındığına ilişkin bir video yayınlayarak Altundal’ı yalanladı. Dünden beri Altundal, sosyal medyada AKP’li hesapların hedefinde.
Çok geçmeden videonun gözaltına alınma görüntüsü olmadığı ortaya çıktı. Aynı görüntüleri BBC, Altundal’ın sağlık kontrolüne götürüldüğü Bayrampaşa Devlet Hastanesi olarak paylaştı.
KABATAŞ OLAYINI HATIRLATTI
Şeyma Altundal olayı, Gezi olaylarında gündem olan ‘Kabataş olayını’ hatırlattı. Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, 7 Haziran 2013 günü konuştuğu partisinin grup toplantısında, Gezi eylemcileri için “Çok önemli bir yakınımın gelinini yerlerde sürüklediler” açıklaması yaptı. Erdoğan’ın bahsettiği isim o dönem Bahçelievler Belediye Başkanı Osman Develioğlu’nun gelini Zehra Develioğlu’ydu.
Elif Çakır’a röportaj veren Zehra Develioğlu ise Kabataş’ta Gezi eylemcileriyle karşılaştığı anı şöyle anlattı: “…Üç dört kişi üzerime idrarlarını yaptı. Bir kadın ‘Başörtüsüne i….n’ diye bağırıyordu. Ben şahıslardan emekleyerek kaçmaya çalıştım ama başaramadım… Bana cinsel saldırıda bulunan, darp ve hakaret edenlerin arkasından baktığımda ellerinde bira şişeleri vardı. Şişeleri tokuşturup içtiklerini ve kahkahalar atarak güldüklerini gördüm.”
ÖZÜR DİLEDİLER
Röportajdan aylar sonra olay anının güvenlik kamerası görüntüleri basına yansıdı. Görüntülerde Develioğlu’nun anlattıklarının yaşanmadığı ortaya çıktı. Görüntüleri izlediğini ve durumun vahim olduğunu söyleyen İsmet Berkant, Balçiçek İlter, Abdülkadir Selvi, Sevilay Yükselir, Nihal Bengisu Karaca ve Nagehan Alçı özür dilemek zorunda kaldı.
HANGİ BAŞÖRTÜLÜ
Gezi olaylarında kötü bir sınav veren AKP ve Erdoğan, Boğaziçi eylemlerinde siyasi başarıları için çok şey borçlu oldukları başörtüsüyle bir kez daha imtihan oluyor. Fakat bu sefer roller farklı. ‘Kötümü muameleye maruz kaldım’ diyen başörtülü gösterici, kötü muamele yapansa polis. AKP’nin başörtülü öğrenci Altundal’ın dini değerlerinin aşağılandığına yönelik iddialarını araştırmak yerine, yalanlama yarışına girmesi için de ‘AKP için başörtülünün hangi tarafta olduğu önemli’ yorumları yapılıyor.
Kısa süre önce Erdoğan’ın, Kılıçdaroğlu’nun vitrin mankeni gibi başörtülü kadınları yanına alarak vatandaşı kandırdığı yönündeki sözleri büyük tepki toplamıştı.
