Tutuklu HDP’li vekiller için istenen savunma 7 başlıkta.
Tutuklu HDP milletvekilleri için 17 Mayıs 2017 tarihinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) yapılan başvuruyu değerlendiren AİHM 10’u tutuklu 12 HDP’li milletvekili için Türkiye’den savunma istedi. AİHM tutuklu milletvekillerinin savunması için Türkiye’den 20 Ekim 2017’ye kadar süre verdi. AİHM tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, İdris Baluken, Besime Konca, Abdullah Zeydan, Selma Irmak, Ferhat Encu, Gülser Yıldırım, Nursel Aydoğan, Çağlar Demirel için Türkiye’den savunma istedi.
AİHM TÜRKİYE’DEN 7 BAŞLIKTA SAVUNMA İSTEDİ
AİHM, Türkiye’den 7 başlıkta savunma istedi. AİHM, Türkiye’de 12 milletvekilinin tutuklanmasının AİHM sözleşmesinin ilgili maddelerinde belirtilen hükümlerinin ihlal edilip edilmediği soruldu. AİHM, bu başlıklarda savunma yapması için Türkiye’ye 20 Ekim’e kadar süre verdi.
‘AYM’E KARAR VERMEDİ AİHM SAVUNMA İSTEDİ’
HDP milletvekillerinin yasa faaliyetleri engellendiği, seçme ve seçilme haklarının engellendiği gerekçesiyle 17 Kasım 2016’da Anayasa mahkemesine bireysel başvuruda bulunmuştu. AYM tutuklu milletvekilleri için 2013 yılında Balbay kararı ortada olmasına rağmen yaklaşık 8 ay geçmesine rağmen başvuruları karara bağlamadı. AYM’nin kararı gecikmesi üzerine HDP 17 Mayıs’ta AİHM’e “Dokunulmazlıkların kaldırılmasının sözleşmeye aykırılığı” ve “Tutuklamaların sözleşmeye aykırılığı” gerekçesiyle başvuruda bulunmuştu. AYM hala HDP’lilerin tutukluluğuyla ilgili kararını vermezken, AİHM’e yapılan başvuru için HDP’li milletvekilleri için Türkiye’den savunma istendi.
AİHM, 17 Nisan 2017’de ’da tutuklanan HDP Muş Milletvekili Burcu Çelik ile ilgili ise henüz bir karar vermedi.
Türkiye’de AYM’nin vermesi gereken kararı vermemesi üzerine, yine AİHM’den henüz karar çıkmamasından kaynaklı, Figen Yüksekdağ ve Nursel Aydoğan’ın vekilliği ve parti üyeliği düşürülmüştü.
YALÇINDAĞ: VEKİLLERİN TUTUKLU YARGILANMASI AİHS’E AYKIRI
AİHM’in Türkiye’den savunma istemesine değerlendiren tutuklu milletvekillerin avukatı Reyhan Yalçındağ Baydemir, kararının tutuklu milletvekilleri için yaptıkları 2 ayrı AİHM başvurusundan oluştuğunu söyledi. Mahkemelerde, milletvekillerinin tutuklu yargılanmasının Türkiye’nin taraf olduğu AİHS ve Uluslararası Sözleşmelere aykırı olduğunu söyledikleri belirten Yalçındağ, “Türkiye imzacısı olduğu uluslar arası sözleşmelere uymak zorundadır. AYM 2013 yılında verdiği Balbay kararı ortada olmasına rağmen, bu kararı sadece bir mahkeme uyguladı. Maalesef, milletvekillerinin tutuklu yargılanmasıyla uluslar arası sözleşmelerde belirtilen bu hakları ihlal etmeye devam ettiler. Muhalefet ne kadar siyaset dışı bırakılırsa bizim için kadar mantığıyla günü kurtarma gibi anlayışla hareket edildi” diye kaydetti.
‘TEDBİR BAŞVURUSUNDA ISRARCIYIZ’
AYM’nin tutuklu milletvekilleri ile ilgili 2013 yılında verdiği içtihat niteliğinde bir karar olmasına rağmen 8 ayı aşkın süredir tutuklu milletvekilleriyle ilgili bir karar vermediğine dikkat çeken Yalçındağ, “Bu süreçte bazı tutuklu milletvekillerinin milletvekilliği düşürüldü. AİHM’e yaptığımız tedbir başvurusunda ısrarcıyız. AİHM’nin bu konuda da karar vermesini bekliyoruz. Aksi durumda böyle devam ederse bazı başvurucuların da milletvekilliği düşürülecek. AİHM buna karşı bir tutum sergiledi. Başvurumuzu öncelikli olarak ele alınmasına karar verdi. AİHM’in yaptığı bu bildirim ile hükümetin akıl ve adalet tutulmasını ortadan kaldırmasını sağlar. Kendi yasalarına aykırı olan milletvekili tutukluluğuna bir an önce son verilmeli” diye belirtti.
