Türkiye, Adnan Oktar grubuna operasyonu konuşuyor.
“Şantaj mekanizmasını işletiyorlar ve mal varlıklarını böylece büyütüyorlar. Yabancı istihbarat örgütleriyle çetrefil ilişkiler kurulmuş. Neslimiz büyük tehdit altında…”
Hürriyet’ten İpek Özbey’in sorularını yanıtlayan Sadettin Tantan, “Operasyon için neden yıllarca beklendi?” sorusuna “Adnan Hoca bir tarikat değil, dinle falan da ilgisi yok. ‘Neden 19 yıl beklediler’ sorusuna takılmayın. Şu anda bu operasyonu yapan yetkililere destek vermemiz gerekir. Kamuoyu oluşturmamız lazım, halk bu operasyonu sahiplenmeli. Kimse siyaseten engellemesin diye sahip çıkmak gerekiyor. Çok zor bir operasyon. İçten, dıştan müdahale gelebilir” cevabını verdi.
“Türkiye’de teknolojiyi en iyi kullanan örgüt Adnan Hoca’nın örgütüdür” diyen Tantan, “Teknik takiple siyaseti ve basını teslim alanlar bunlardır. Gazete sahiplerinden, yayın yönetmenlerine, milletvekillerine arşivledikleri çok kişi vardır. Teknik takipte kullandıkları teknoloji o zaman polisin elinde bile yoktu. Arşivledikleri milletvekilleri sonradan bana teşekküre geldiler. Ama bunlar arasında özür dileyecek misin diye önerge verenler de oldu” ifadesini kullandı.
Tantan, olaya basit bir magazin, bir kedicik olayı gibi bakmamak gerektiğini söylüyor ve ekliyor:
“Türkiye’yi içeriden çökerten, iç ve dış odakların kullandığı bir yapıdan söz ediyoruz. Kurtulmak isteyip, kurtulamayan çok insan da olabilir.”[sadettin tantan] 1999’da yaptıkları operasyon sırasında siyasi baskı olduğunu ima eden Tantan, “Bunlar içeri alındığında o gün parlamentodaki mensupların büyük bölümü bana gelerek ya da dolaylı yoldan ulaşarak, ‘Bu çocukların iyi çocuklar olduğunu, bırakmak gerektiğini’ tavsiye ettiler, biz reddettik” diyor.
Tantan, “Operasyonun üstünden 19 yıl geçti. Bugünkü güçleri ne kadar?” sorusuna ise şöyle cevap veriyor:
“Çok. Acayip bir ekonomik ve teknik güce ulaştılar. Diyanet İşleri Teşkilatı’nı dahi tehdit edecek gücü buldular kendilerinde.”
1999’da, müritlerinden Oktar Babuna’nın kansere yakalanması üzerine 160 bin ünite kan toplanmıştı. Dönemin Sağlık Bakanı Osman Durmuş, “Gen haritamızı çıkartıyorlar” diye isyan ederken adeta linç edilmişti. Tantan, bu duruma ilişkin olarak ise “Evet, Osman Bey büyük bir mücadele verdi bu konuda. Ülkeleri teslim almak için sadece zihinsel devşirmeye ihtiyaç yok. Genetik olarak devşirmeye de ihtiyaç var. Büyük şirketler sizin genlerinizle oynayarak, yiyeceklerinizi ona göre üretiyorlar. Sizi birer onlara bağlı birer köle haline getiriyorlar” ifadesini kullanıyor.