Haftalık yayınlanan Gazete Oksijen'den Mine Şenocaklı'nın haberine göre, Ulus Pazarı Esnaf Kooperatifi Başkanı Bülent Reisoğlu, yaşananları "Son haftalarda yoğunluk arttı. Sebep malum, TL değer kaybetti. Eskiden 10 levaya bir eşofman alan Bulgarlar, şimdi 5 eşofman alıyor. Buraya gelen Bulgar ve Yunanlar sayesinde Edirne’de ticaret şenlendi" sözleriyle anlattı.

"BULGARLAR VE YUNANLAR OLMASA EDİRNE'DE HERKES AÇ KALIR"


Asıl mesleği makine mühendisliği olan Ulus Pazarı'ndaki tezgâh sahibi Mesut Çitil, 6 yıldır pazarcılık yaptığını belirterek, "Tabii gelirler, Yunanistan’da o bildik marka kepek şampuanının fiyatı 12 euroymuş. Burada o paraya 7-8 tane alabiliyorlarmış. Geçen sene 40 liraya sattığım eşofman, bugün 90 lira… Türk’e kaça satıyorsak Bulgar’a da aynı fiyata satıyoruz, esnaf ahlakı bunu gerektirir. Ama artık bizim vatandaş alamıyor. Nasıl alsınlar? Asgari ücret yılın başında 384 dolardı, 235 dolara düştü. Açık konuşayım, eğer Bulgarlar ve Yunanlar olmasa Edirne’de herkes aç kalır" diyor.

"ESKİDEN BİR ALIYORLARSA ŞİMDİ ÜÇ ALIYORLAR"

Bir başka tezgâh sahibi Banu Akçay da, sabahın çok erken saatlerinde satış yapmalarını isteyenler olduğunu belirterek, "Bizimkilere de uygun bu fiyatlar, ama tabii Bulgarlara bedava. Eskiden bir alıyorlarsa şimdi üç alıyorlar" ifadelerini kullandı.

Biruni Üniversitesi Medikal Görüntüleme Teknikleri mezunu 22 yaşında Kağan Yiğit de, pazarda satış yapanlardan. "İşler nasıl? Türkler de alışveriş yapıyor mu?" sorusunu Kaan Yiğit şöyle yanıtlıyor; "Yok hanımefendi, ne yazık ki bizimkiler bakıp bakıp gidiyor. Bugün sadece Bulgarlara satış yaptım. Ben de olsam bu ne olacağı belirsiz günlerde 30 lira eşofmana vermem. Parayı tutmak, fuzuli hiçbir şeye harcamamak lazım. Maalesef yarın ne olacağımız belli değil. Bulgarlar gelip üç-dört takım alıyor, hiç pazarlık bile yapmadan."

"500 EUROYU HARCA HARCA BİTİREMİYORUZ"

Edirne'nin en işlek caddesi Saraçlar’da alışveriş yapan dört kişilik ailenin üyesi Nihat Angelov, ailesiyle beraber her hafta geliyormuş, "İki haftadır öyle düştü ki Türk Lirası, 500 euro bozduruyoruz, harca harca bitiremiyoruz." diyor.

Elindeki spor yağmurluğu gösteren Angelov, "Bunu 10 euroya aldım, bizim paramızla 20 leva ediyor. Bu kalitede bir yağmurluğu ben Bulgaristan’da elleyemem bile, en iyi ihtimalle 40-50 eurodur. Sadece bunlar değil. Araba da full doldu. Aldıklarımızı sürekli arabaya götürüyoruz" diye devam ediyor.