Emekli Korgeneral ve DEVA Partisi kurucusu Mehmet Şanver, geçtiğimiz hafta kalp krizi sonrasında hayatını kaybetti. Şanver Paşa 66 yaşındaydı. Ulusalcı bir kanat onu hemen ‘kahraman’ ilan etti. Bilindik ekran yüzleri gazete ve televizyonlarda 15 Temmuz ve öncesinde yaptığı ‘kahramanlıkları’ ballandıra ballandıra anlattı.
Şanver Paşa, Gülen Cemaati’ne yakın olduğu iddia edilen Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) personelinin kurumdan temizlenmesi için büyük emek harcadı! Özellikle Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nın tasfiye edilmesinde Abidin Ünal’ın emrinde aylarca çalıştı. Hem alt kadrolarının hem de komutanlarının fişlenmesinde büyük bir görev ifa etti. Ölümünün ardından kendisiyle ilgili çıkan “Şanver Paşa ve geride bıraktığı fişlemeler” haberinin yeni ayrıntılar gün yüzüne çıktı.
Darbenin ardından yurtdışına çıkmak zorunda kalan ve bir dönem Şanver Paşa ile birlikte görev yapan Albay E.A., o döneme ilişkin TR724’ten Tuna Yıldız’a önemli ayrıntılar verdi. Binbaşılığından itibaren Şanver Paşa’ya yakın çalıştığını ve kendisini yakinen tanıdığı aktaran ihraç albay, “Makama adeta tapardı. Bir üst rütbeye gelmek ve bir merkezi komuta etmek için her şeyini feda edecek bir yapısı vardı. Onun için vefa kavramı kesinlikle yoktu. Onu kandırmak aslında kolaydı. Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal da bu özelliğini bildiği için darbeden aylar önce onu sonuna kadar kullandı” beyanında bulundu.
İhraç Albay E.A., Şanver Paşa’nın hayattaki tek hayalinin ise Hava Kuvvetleri Komutanlığı olduğunu kaydediyor. Tuğgeneralliğinden itibaren en yakınındaki çalışma arkadaşlarından bunu sıklıkla duyduğunu aktaran İhraç Albay, “Özellikle Eskişehir’e atandıktan sonra artık hayalleri gerçeğe yaklaşmıştı. Abidin Ünal’ın emekliye sevk edilmesinden sonra sıradaki komutanın kendisi olduğunu düşünüyordu. Bunun için iktidar partisiyle sürekli temas halindeydi. Özellikle Yozgatlı milletvekilleri ve bürokratlar üzerinden lobi çalışması bile yapıyordu. Ancak Abidin Ünal, bu çalışmasından haberdar olmuştu.” şeklinde konuşuyor.
İhraç Albay sözlerine şöyle devam ediyor: “Darbeden aylar önce Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal kendisini sürekli Ankara’ya çağırıyordu. Bundan dolayı da Ünal’dan sonra kendisinin o makama geleceğini düşünmeye başlamıştı. Mart 2016’da Abidin Ünal kendisine ‘Benden sonra komutan sensin. Ama önce Paralelleri temizlememiz gerekiyor’ diye talimat vermiş. Bu talimattan sonra günlerce ‘paralel’ avına çıktı. Alt kadrosunda ne kadar personel var, mayıs ayına kadar Hava Kuvvetleri Komutanlığına rapor sundu. Bizlere de sıkı olmamız yönünde talimatlar verdi. Ancak mayıs ayının ortalarında Ankara’ya gelip gittikten sonra bütün moralleri bozuldu. Çünkü Abidin Ünal, Hava Kuvvetleri Komutanı olamayacağını açıkça söylemiş. Siyasi iktidarın kendisinin yerine, Şanver Paşa’nın alt devresi olan Korgeneral Hasan Küçükakyüz’ü bu makama getireceğini yüzüne söylemiş. Ağustos şurasında terfi alamayacağı da Şanver Paşa’ya aktarılmış. Bundan dolayı Abidin Ünal’a büyük bir hırs ve kin duydu. Darbeden sonra onu hedef almasının temelinde de bu hırs vardı.
İhraç Albay, Şanver Paşa’nın aslında kızının düğününe Abidin Ünal’ı çağırmak istemediğini, ancak sebebini bilmediği bazı sebeplerden dolayı davet etmek zorunda kaldığını kaydediyor. Ancak darbe dönemine kadar, kendisinin de bulunduğu bazı özel ortamlarda Hava Kuvvetleri Komutanlığına sinkaflı küfürler etmekten de geri durmadığının altını çiziyor.