Yayınlanmadan önce Reuters tarafından görülen ABD Hazine Bakanlığı açıklamasına göre Ayan’ın şirketleri İran petrolü için uluslararası satış sözleşmeleri oluşturdu, sevkiyatları ayarladı, gelirlerin aklanmasına yardımcı oldu ve İran’ın Kudüs Gücü (Devrim Muhafızları’nın bir kolu) adına İran petrolünün kaynağını gizledi.
“Ayan, 100 milyonlarca dolar değerindeki İran petrolünü Çin, Birleşik Arap Emirlikleri ve Avrupa’daki alıcılara satmak için iş sözleşmeleri imzaladı” denen açıklamada, daha sonra gelirleri Kudüs Gücü’ne aktardığı da ifade edildi.
Yaptırımlara Ayan’ın oğlu Bahaddin Ayan, ortağı Kasım Öztaş ve başka bir kişinin yanı sıra Cebelitarık merkezli bir holding şirketi olan ASB Şirketler Grubu da dahil olmak üzere en az iki düzine şirket maruz kalacak.
Yaptırımlarla şahısların ABD’deki mal varlıkları dondurulacak, ABD vatandaşlarıyla iş yapması yasaklanacak. Şahıslarla belirli işlere girişenler de yaptırımlara maruz kalacak.
Sıtkı Ayan kim?
Kılıçdaroğlu, 21 Kasım 2017’de AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın oğlu, kardeşi, eniştesi, dünürü ve eski özel kalem müdürünün vergi cenneti Man Adası’ndaki şirkete 2011’de gönderdiği 15 milyon doları tek tek sıraladıktan sonra swift mesajlarını ve dekontlarını göstermişti.
CHP liderinin AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ailesi ve yakınlarıyla ilgili ‘Man Adası’ iddiasının odağındaki işadamı Sıtkı Ayan’ın adı, 17-25 Aralık sürecinde geçiyordu. Dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan’ın Ayan için, “Kucağa düşecek” dediği öne sürülmüştü.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarına göre Erdoğan’ın ailesi ve yakınlarının para gönderdiği Man Adası’ndaki şirketi Sıtkı Ayan kuruyor, daha sonra Kasım Öztaş’a devrediliyordu. Açıklamalara göre Erdoğan’ın ailesi ve yakınları bu şirkete peyder pey gönderiyordu.
Ayan 2013’te İran ve Türkmen doğalgazını Türkiye üzerinden Almanya’ya taşıyacak boru hattını inşaa etmeye talip olmasıyla gündeme gelmişti. 11.5 milyar dolara mal olacak proje için devlet teşviği verilmesi gündemdeydi. Ayan daha sonraki açıklamalarda bu teşviki almadığını söylemişti.
17-25 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturmaları sürecinde Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında geçen bir telefon görüşmesinde, Bilal Erdoğan Ayan’ın 10 milyon dolar önerdiğini söylüyor, buna karşılık Tayyip Erdoğan miktarı yeterli bulmayarak, “Sakın alma. Kucağımıza düşecek” diyordu.
Hükümet bu tape dahil tüm kayıtların ‘sahte’ olduğunu savunmuştu.