600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren 2025-2026 yıllarını kapsayan Kamu Toplu İş Sözleşmesi görüşmeleri 7 aydır sonuçsuz kalınca, Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) grev kararı aldı. TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, “Artık sabır kalmadı. Emekçinin alın teri görmezden gelinemez,” diyerek hükümetin ekonomi politikalarını sert sözlerle eleştirdi.
TÜRK-İŞ GENEL MERKEZİ ÖNÜNDE PROTESTO: GERİ DÖNÜŞ YOK
Grev kararının açıklandığı toplantıda kamu işçileri TÜRK-İŞ Genel Merkezi önünde buluştu. Madenciler baretlerini yere vurarak, diğer işçiler ise “İş, emek yoksa barış da yok” ve “Gemileri yaktık, geri dönüş yok” sloganlarıyla hükümete tepkilerini dile getirdi.
TÜRK-İŞ, grev kararını ilk etapta 500 kamu kurumuna asılacak grev ilanlarıyla resmileştirecek. Atalay, bu adımın yalnızca bir uyarı olmadığını, talepler karşılanmadığı sürece grevlerin hayata geçirileceğini vurguladı.
İşçilerin Talebi Ne?
TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ’in ortak hazırladığı toplu sözleşme teklifine göre;
Kamu işçisinin günlük en düşük ücreti 1800 TL’ye çıkarılmalı,
2025’in ilk 6 ayı için yüzde 50 zam, sonraki 6 aylar için ise yüzde 25’er zam yapılmalı,
Ayrıca her dönem yüzde 10 oranında refah payı verilmesi gerekiyor.
Ancak hükümetin önerileri bu taleplerin çok altında kaldı.
ATALAY: HAYAT PAHALILIĞI EMEKÇİYİ EZİYOR
Konfederasyon Başkanı Ergün Atalay, yaşanan ekonomik krizin bedelini işçilerin ödediğini söyledi: “Hayat pahalılığı altında ezilen işçiye reva görülen ücret kabul edilemez. Türkiye büyüyorsa bunda işçinin alın teri vardır. O zaman hakkı da verilmeli.”