Dolandırıcılık ve suç örgütü suçlamalarıyla yargılanan kripto para borsası Thodex’in kurucusu Faruk Fatih Özer, suç örgütü kurma suçlamasından tahliye edildi. Özer hakkında 11 bin 462 yıla kadar hapis cezası istenen dava süreci devam ediyor.
Mahkeme Heyeti Tahliye Kararı Verdi
30 Ağustos 2022’de Arnavutluk’ta yakalanarak 20 Nisan 2023’te Türkiye’ye iade edilen Özer, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme”, “bilişim sistemlerini kullanarak dolandırıcılık” ve “suçtan elde edilen mal varlığını aklama” suçlarından tutuklanmıştı. Bugün görülen davada mahkeme heyeti, Özer’in dolandırıcılık suçlamasına ilişkin tutukluluk halinin devamına karar verirken, örgüt suçu yönünden tahliye edilmesine hükmetti.
Avukatı: Önemli bir hukuki gelişme
Özer ailesinin avukatı Sevgi Erarslan, Thodex dosyası İstanbul 22. Bölge Adliye Mahkemesinin vermiş olduğu tahliye kararı hakkında yaptıkları basın açıklamasını paylaştı. Ancak Özer’in dolandırıcılık suçlamasından tutukluluğunun devam edeceği bildirildi. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Kamuoyunun da yakından takip ettiği Thodex dosyasında, mahkeme tarafından verilen son kararlar hakkında açıklama yapma gereği doğmuştur. Hukukun evrensel ilkeleri gereği, herkes kesinleşmiş bir mahkeme kararıyla suçluluğu ispat edilene kadar masum kabul edilir. Masumiyet karinesi, demokratik bir hukuk devletinin en temel taşlarından biri olup, yargılama sürecinde şüpheli ve sanık haklarının korunmasını güvence altına alır.
Müvekkillerimiz hakkında yürütülen yargılama sürecinde mahkeme, dolandırıcılık suçlamasına ilişkin tutukluluğun devamına karar verirken, örgüt suçu yönünden tahliye kararı vermiştir. Bu karar, yargılama sürecinin dinamik yapısını ve her suç isnadının bağımsız değerlendirilmesi gerektiğini bir kez daha ortaya koymaktadır. Özellikle örgütlü suç isnadı bakımından verilen tahliye kararı, müvekkillerimizin organize bir suç yapılanması içinde yer almadığını göstermesi açısından önemli bir hukuki gelişmedir.
Hukuk devleti ilkesi gereği, adil yargılanma hakkı herkes için vazgeçilmezdir. Yargılama süreci tamamlanmadan yapılan yorumlar ve peşin hükümler, yalnızca yargıya olan güveni zedelemekle kalmaz, aynı zamanda bireylerin temel haklarına da zarar verir. Unutulmamalıdır ki, yargı süreci nihai karara ulaşmadan hiçbir kişi suçlu ilan edilemez. Müvekkillerimizin haklarının korunması ve adil bir yargılama sürecinin sağlanması için tüm hukuki yolları sonuna kadar takip edeceğimizi ve sürecin şeffaf ilerlemesi adına kamuoyunu doğru bilgilendirmeye devam edeceğimizi belirtiriz.
Avukatlık mesleği, kamu hizmeti niteliğinde olup, hukukun üstünlüğünü ve adaletin tesisini sağlama amacı taşır. Mesleğimizin temelinde etik kurallar ve mesleki ilkeler yer almakta olup, bu ilkelere daima sadık kalmaktayız. Aynı zamanda, müvekkillerimizin hak ve menfaatlerini en üst düzeyde koruyarak hukuki güvenlik ve adil yargılanma hakları çerçevesinde bir denge sağlamaktayız.”