Uluslararası Gazeteciler Derneği (International Journalists Association eV) yayın organı olan ve alanında dünyanın çok dilli tek uluslararası medya dergisi olan Journalist Post’un “Uluslararası Gazetecilere Karşı Suçlarda Cezasızlıkla Mücadele Günü” vesilesiyle 7. sayısı yayınlandı. Türkçe, İngilizce ve Almanca olarak hazırlanan dergide 17 farklı ülkeden çoğu sürgün olan 25 gazetecinin yazı, röportaj ve hikâyesine yer verildi.
Bu gazetecilerden biri de Ekaterina Glikman, Rusya’nın en önemli bağımsız gazetesi olarak kabul edilen ve Kremlin’in politikalarını eleştiren Novaya Gazeta Europe’ın Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı.
Kremlin’e boyun eğmeyen bağımsız Rus gazeteciler biri olan Glikman İsviçre’de sürgünde yaşıyor. Journalist Post dergisinde kaleme aldığı makalesinde tüm yaşadıklarına rağmen asla geri adım atmayacaklarını anlattı.
EKATERİNA GLİKMAN*
Ukrayna’ya karşı yürütülen savaşın ilk günlerinde Rusya’daki bağımsız medya, tarihinin en yüksek izlenme ve takipçi sayılarına ulaştı. Birçok kişi gerçekleri öğrenmek ve yaşananlardan haberdar olmak istiyordu. İnsanların gerçekleri bilmeye ihtiyacı vardı.
Rus yetkililer askeri bir sansür uyguladı. Hem medyanın hem de Rus halkının “savaşı, ‘savaş’ olarak adlandırması” yasaklandı. Kremlin’in “özel operasyon” olarak isimlendirdiği bu askeri operasyonu yapılan resmî açıklamaların dışında kaynak göstererek haber yapmak engellendi.
Demokratik bir duruş sergileyen Rusya’daki medya organı Novaya Gazeta’nın çalışanları bir seçim yapmak zorunda bırakıldı. Ya Kremlin’in uyguladığı, “Sansür yasalarına” boyun eğecek ve Rusya’da kalarak yayın hayatını sürdürecek ya da sürgüne giderek hayatlarını ve mesleklerini devam ettireceklerdi.
Gazeteci arkadaşlarımızın çoğu kişisel ve ailevi nedenlerden dolayı Rusya’yı terk edemedi. Diğerleri Rusya’dan ayrılmak zorunda kaldı. Rusya’dan ayrılabilenler Nisan 2022’de Novaya Gazeta Avrupa’yı kurdu.
Savaş, ekibimizi coğrafi olarak ayırdı ama sonuç olarak biz bir aileyiz. Bu yaşananlar hepimiz için zor bir durum. Kimilerinin vatanı olmadan özgürlüğü, kimilerinin de özgürlüğü olmadan vatanı var. Ülkelerini terk etmek zorunda kalanların duruşları gayet net: “Rusya’da yaşarken gerçeği yazamıyorsanız, ülke dışından yazmalısınız. Çünkü hiçbir ulus, propagandayla baş başa bırakılmamalıdır.”
Ekibimle gurur duyuyorum
Sürgünde geçirdiğimiz bu 18 ay içinde çok şeyler başardık. Sıfırdan 58 gazeteciyle birlikte yeniden işe başladık. Bu süreçte finansal, lojistik, göç ve üretimle ilgili sorunları birlikte çözdük. Novaya Gazeta Europe web sitesi, sosyal medya hesapları ve kendi haber bültenlerimizi kurduk. Web sitemiz diğer yüzlerce bağımsız medya kuruluşu gibi birkaç gün sonra engellendi. Ama çekirdek okuyucu kitlemizi koruduk. Yeni kitlelere ulaşmaya ve genişletmeye devam ediyoruz.
YouTube’un Rusya’da henüz engellenmediğini de belirtmek gerekir. YouTube üzerinden yayınladığımız videolarımızı ayda 6 milyon kişi izliyor. Web sitemize Rusya’da VPN olmadan erişilememesine rağmen, sitemizin izleyici sayısı ayda 3 milyon kişiye ulaşıyor. Tüm bunların başarısında büyük emeği geçen ekibimle gurur duyuyorum.
Rus yetkililer VPN hizmetlerinin nasıl engelleneceğini artık öğrendi. Biz de bunun üzerine alternatif bir plan geliştirdik. Okurlarımızın sansürü aşmasına yardımcı olmak için “VPNovaya” adında özel bir yazılım yaptık. Rusya dışındaki okurlarımız kendi sahip oldukları yerel VPN sunucularını, arkadaşlarına, akrabalarına ve tanıdıklarına erişime açarak dünyaya açılmalarına yardımcı oluyorlar.
Video ekibimiz Rusya’daki savaş ve siyasi aktivistlere yönelik gerçekleştirilen zulümleri ortaya çıkararak belgeseller hazırlıyorlar. Bu konuda Ukraynalı özel bir muhabir görevlendirdik. Kendisi Kiev’de bizim için çalışıyor. Rusya’dan, cepheden ve hatta “işgal altındaki” topraklardan harika haberler yayınladık.
Önemli haberleri ve hikayeleri düzenli olarak İngilizceye çeviriyoruz. Geçtiğimiz yıl İtalya’da La Stampa, İngiltere’de The Guardian, Almanya’da TAZ ve Frankfurter Allgemeine gibi Avrupa’nın önde gelen gazeteleriyle iş birlikleri gerçekleştirerek yaşanan gerçekleri dünyaya duyurduk.
Elbette tüm bu başarıların bir bedeli var. Birçok gazeteci arkadaşımız çok yoruldu ve bazı psikolojik sorunlar yaşadı. Bu arkadaşlarımızın pek çoğu çok genç. Ancak bir gerçek şu ki; hiçbiri anavatanlarını terk etmek zorunda kaldığı için pişmanlık duymuyor. Hepsi işlerinin başında mesleklerini yapmaya devam ediyor.
Rusya, 28 Haziran 2023 tarihinde Novaya Gazeta Europe’u ‘istenmeyen kuruluş’ olarak ilan etti. Bu, günümüz Rusya’sındaki yaşanan sansür olaylarından sadece birisi. Hükümet yabancı kuruluşlara istenmeyen kuruluş etiketi yapıştırıyor ve vatandaşları bu kuruluşlarla herhangi şekilde birlikte iş yaptıkları için cezalandırıyor. Sahadaki muhabirimize yorum yapan ya da makalemizi sosyal medyada paylaşan bir Rus vatandaşı önce para cezasına, ardından da suçun tekrarı halinde hapse girme ihtimali var. Novaya Gazeta Europe’ya çalışan gazeteciler aslında gerçeği söyledikleri için suçlu olarak damgalanıyorlar. Ama gerçekleri haykırmak suç ise, biz bunu yapmaya devam edeceğiz.
İnsanların yalnız olmadıklarını bilmeleri çok önemli
Rusya’da kalan meslektaşlarımız şimdi Novaya Gazeta’yı hayatta tutmak için canla başla mücadele ediyorlar. Bu çok zor bir görev. Gazete yasal olarak yayınlanamıyor ve savaş hakkında haber yapamıyorlar. Ancak yazabildikleri diğer sıradan konular hakkında yayın yapmayı sürdürüyorlar. En önemlisi de okuyucularıyla yakın bağları sürüyor. Bu da onlara muazzam bir destek veriyor. Demokrasi yanlısı ve savaşa karşı direnen insanların yalnız olmadıklarını bilmeleri çok önemli.
“Rusya’da kalmak tehlikeli mi?” şeklindeki sorulara muhatap oluyoruz. Tehlikeli mi? Evet tehlikeli. Mesela bu yılın temmuz ayında Çeçenistan’da meslektaşımız Elena Milashina acımasızca dövüldü. Geçen yıl Dmitry Muratov trende saldırıya uğradı. Üzerine asetonlu boya sıktılar.
Ne yazık ki Avrupa’da yaşayan gazeteci arkadaşlarımız açısından da durum pek farklı değil. Novaya Gazeta muhabiri Elena Kostyuchenko geçen yıl Münih’te zehirlendi. Savaş bölgesinden yaptığı haberlerin intikamını almak için muhtemelen Kremlin için çalışan kişiler tarafından hedef alındı.
Rusya’da hayatlarına devam etmek zorunda kalan gazetecilerin evlerine sabahın erken saatlerinde silahlı adamlar tarafından baskın yapılarak, tutuklanmayacaklarının garantisi yok. Ancak buna rağmen, mesleki saygınlıklarını yitirmemiş pek çok profesyonel arkadaşımız var. Amaçları sadece propagandadan ibaret olanlara gelince, bence bu kişiler artık bir gazeteci değiller.
Büyük bedeller ödendi
Rusya’da gerçekleri söylemeye devam etmek büyük cesaret ister. Bu da beraberinde büyük riskler getirir. Novaya Gazeta ve Dimirty Muratov’un 2021 yılında kazandığı Nobel Ödülü için çok büyük bedeller ödendi. Gazetenin altı çalışanı öldürüldü. Bu cinayetlerin hepsi Putin’in yönetimde olduğu dönemde işlendi.
Yaşanan bu korkunç trajedilerin hemen ardından, hayatlarını kaybeden meslektaşlarımızın geride bıraktıkları çalışmaları sürdürebilmek için her zaman öne çıkan birileri oldu. Kulağa ne kadar garip gelse de ülkemde er ya da geç ifade özgürlüğünün tesis edileceği konusunda umudum var. Çünkü gerçeği öğrenmek isteyen ve doğruları kitlelere aktaracak genç gazetecilerin sayısı hiçbir zaman eksik olmayacaktır.
Asla geri adım atmayacağız
Kendim ve ekibim adına şöyle bir söz verebilirim; çalışmalarımıza ve direnişimize devam edeceğiz. Savunmasız konumda olan siyasi tutukluların unutulmasına asla izin vermeyeceğiz. Bu kişiler serbest bırakılıncaya kadar haklarında haberler yaparak dünyayı bilgilendirmeyi sürdüreceğiz.
Mesleki açıdan sürgünde üretebilmenin ve ses getirici işler ortaya koyabilmenin büyük bir ayrıcalık olduğunu net bir şekilde anlıyoruz. Savaşın oluşturduğu kaosa bu şekilde direniyoruz. Bu konuda da asla geri adım atmayacağız.
* Ekaterina Glikman, Rusya’nın en önemli bağımsız gazetesi olarak kabul edilen ve Kremlin’in politikalarını eleştiren Novaya Gazeta Europe’ın Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı. İsviçre’de sürgünde yaşıyor ve bu makaleyi de Journalist Post dergisinin son sayısında kaleme aldı. (https://internationaljournalists.org/tr/journalist-post/)