Teknik Öğretmen Şevket Ünsal KHK ile ihraç olduktan sonra neler yaşadığını anlattı..
Ben de 21 yıl Teknik Öğretmenlikten sonra 672 Khk ile hiç bir sebep gösterilmeden hem de terörist ilan edilerek işimden atıldım. Ardından iş bulma umudu ile çalmadığım kapı kalmadı. Çaldığımız kapılar önce “Tam aradığımız kişisiniz sizi arayacağız” ile başlayıp bir iki hafta aranmayıp sonra biz giderek veya arayarak ulaşınca “Tam istenilen pozisyona uygun olduğumuzu ancak şu durumda alamayacaklarını” nazik bir dille ifade ederek kapıları bir bir yüzümüze kapattılar. İşe alabileceğini söyleyenler ise asgari ücretin de altında ve SSK yapmadan çalışmamızı teklif ettiler.
Çevremdeki bir çok arkadaşım da halen bu şartlarda çalışmaya devam ediyorlar. Yurt dışında güzel bir iş buldum ancak yurt dışı çıkış yasağım varmış, yeşil pasaportuma el konuldu, normal pasaportu bile yurt dışı çıkış yasağı var diye vermediler. Şubat ayında Sayın Ömer Faruk Gergerlioğlu Bey’in yazısında bahsettiği Mesleki Yeterlilik Kuruluşunda işe başladım. O yazıda adı geçen Caner Bey ile de Nisan ayında çalışmaya başladık, Türkiye’nin her yerinde mesleki yeterlilik sınavları uyguluyor başarılı olanlara mesleki belgelendirme yapıyorduk. 16-17-18 Ekimde kuruluşumuz Mesleki Yeterlilik Kurumunun 15 kişilik teknik uzmanı- uzman yardımcısı kadrosu tarafından denetlendi. Tüm evrak dosya sınavlar didik didik edildi. Denetim esnasında bir MYK uzmanı diğer denetçileri tek tek dolaşarak “KHK ile atılan kişilerin isim listesini çıkarın. Bu kuruluş devletin parası ile dönüyor KHK ile atılanlar ise herhangi bir devlet işinde çalıştırılmamak üzere atıldılar o yüzden burada çalışarak devletin parasıyla maaş alıyorlar.” diye uyarıyordu.
Diğer denetçiler “bizim için insanların KHK’lı olup olmadığı değil bu işi yapmaya yetkinliğinin olup olmadığı, değerlendirici ölçütlerini taşıyıp taşımadıklarıdır” diyerek KHKlı listesi çıkartmayı reddettiklerine / yapmadıklarına şahit oldum.
Denetleme raporunu okudum KHK meselesine hiç değinilmediği gibi Kuruluşumuzun kapatılması / yetkilerinin askıya alınmasını gerektirecek herhangi bir kusuru da tespit edilmemiş. Çarşamba günü denetleme bitti akşam denetçiler güle oynaya kuruluşumuzdan ayrıldılar.
Cuma sabahı itibariyle kuruluşumuzun MYK ile bağlantı sisteminin tamamen kapatılmış tüm sınavlarımızın durdurulmuş olduğunu gördük. Kuruluşumuzun sahibi de tüm çalışanları toplayarak “Arkadaşlar denetçiler buradayken bu KHK lıları çıkarmazsan başın çok ağrır demişlerdi ama ben bu kadar ileri gideceklerini tahmin edememiştim. Sizleri işten çıkarıp MYK ya giderek bakın onları çıkarttım artık yetkimizi geri verin diye uğraşacağım.” Diyerek işimize son verdi.
Arkadaşlar tüm çalışanlarla birbirimizle ağlayarak vedalaşıp ayrılarak ikinci bir KHK mağduriyetini yaşadık. artıgerçek adlı sitede bizim mağduriyetimizin dile getirilmesi bizleri mutlu etti kendilerine teşekkür ediyorum . Ancak keşke firma adını vermeseydi. Firmanın böyle bir olayda adının ulusal basında çıkması hem firma ticari itibarı hem de MYK tarafından yetkisinin tekrar aktif edilmesini engeller/ zorlaştırır diye düşünüyorum. Biz çıkarılsakta sonuçta orada bizim dışımızda çalışan başka insanlar da var. Bu kuruluştan benimle birlikte çıkarılan 40 kişi civarında arkadaşımız var bizim sesimizi derdimizi duyurduğu için teşekkür ediyorum.
Bir yıldan fazla içerde olan ve eşinin yol parası bulamadığı için ziyaretine gidemediği, karı koca farklı hapishanelerde içeride olan ve haftalık telefon haklarını birbirleri ile konuşmak için kullanan, dışarıdaki çocuklarının hangi yakınında olduğunu bilmeyen, gözaltında işkencelere maruz kalan arkadaşlarımızı düşününce bizimki de mağduriyet mi diyorum dile getirmeye bile utanıyorum ama bu yaşanılanların tarih adına not edilmesi, tarihe not düşülmesi gerek..
Şevket Ünsal Teknik Öğretmen