Karadeniz Teknik Üniversitesi Emekli Öğretim Üyesi ve Trabzon Özel İmperial Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Cihangir Erem, 2016 yılında üniversiteden ihraç edildi.
Türkiye ve dünya çapında endokrinoloji ve metabolizma hastalıkları uzmanı olan ve 2020, 2021 ve 2022 yıllarında Stanford Üniversitesi’nin hazırladığı “Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları” listesine girmeyi başaran geöen yıl tutuklandı ve Erem Trabzon Beşikdüzü Cezaevi’ne konuldu.
ABD’nin en iyi üniversitelerinden biri olan Stanford Üniversitesi, 2023 yılında da dünyada yüzde 2’lik dilime giren ve en çok atıf alan bilim insanlarını yayımladı.
Bu Haberlerdeİlginizi Çekebilir
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Cihangir Erem “Kariyer Boyu Etki” ve “Yıllık Etki” kategorisine girerek “Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları” listesinde yerini aldı. Prof. Dr. Cihangir Erem, 2020, 2021 ve 2022 yıllarının ardından 2023 yılında da bu başarıyı elde etmiş oldu.
Google Akademik’te bilimsel yayınlara atıf sayısı açısından endokrinoloji alanında dünya sıralamasında 64. sırada olan Profesör Erem’in makalelerine toplam 34 bin 177 atıf bulunuyor.
SUÇU, AFRİKA’DA SU KUYUSU AÇTIRMAK, EVİNDE DİNİ KİTAP BULUNDURMAK
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 26 Eylül 2023’te açıkladığı Yalçınkaya kararına göre, suç teşkil etmeyen Bank Asya’ya para yatırmak dışında dini sohbetlere katılmak, evinde dini kitaplar bulundurmak gibi gerekçelerle 7 yıl 6 ay hapis cezası verilen Erem, cezası Yargıtay tarafından onandığı için 25 Eylül 2023’te tutuklandı. 1 Kasım 2023’te Anayasa Mahkemesine başvuru yapan Erem’in dosyasının reddedildiği öğrenildi.
Cihangir Erem, 2018’de Yargıtay 16. Ceza Dairesi’ne yaptığı temyiz başvurusunda AİHM’in de vurguladığı gibi ‘kanunsuz suç olmaz’ ilkesine göre suçsuz olduğunu söylemiş ve “Kanunsuz suç olmaz, kanunlar geriye işletilmez, Şimdi sizlere ve müstakbelin hakimlerine soruyorum. Ben hangi terör eylemini yaparak terör örgütü üyesi oluyorum. Yasal bir bankaya para yatırarak mı, yasal bir dernek olan Kimse Yok Mu derneği aracılığıyla Afrika’nın fakir insanlarına su kuyusu açtırmakla mı, katıldığım iddia edilen bir dini sohbete katılmakla mı, kurban bağışı yapmakla mı terör örgütü üyesi oluyorum? Bu soruların cevabını siz değerli hakimlerin vicdanlarına bırakıyorum.” diyerek beraatini talep etmişti.
KAYNAK: KRONOS – SEVİNÇ ÖZARSLAN
