CHP’li İlgezdi, cezaevlerinin kapasiteleri hakkında araştırma önergesi verdi. Türkiye genelindeki cezaevlerinin kapasitesinin 290 bin olduğuna dikkati çeken İlgezdi, mevcut tutuklu-hükümlü sayısını 400 bini aştığını bildirdi: Koğuşlarda dönüşümlü uyuyan, hijyen koşullarından mahrum, sağlık hizmetlerine erişemeyen binlerce insan var.
Türkiye’de cezaevlerinin kapasitesi 290 bin kişi olmasına rağmen toplam tutuklu ve hükümlü sayısı 400 bini aştı. Koğuşlarda kişi başına düşen yaşam alanı daraldı, mahkumların sağlık ve hijyen koşulları ciddi biçimde tehdit altına girdi.
CHP İstanbul Milletvekili Gamza Akkuş İlgezdi, cezaevlerindeki aşırı doluluğun nedenleri, infaz sistemindeki planlama eksiklikleri ve denetim zafiyetleri hakkında TBMM’ye araştırma önergesi verdi.
Adalet Bakanlığı verilerine göre ceza infaz kurumlarının toplam kapasitesi yaklaşık 290 bin kişi olmasına rağmen, tutuklu ve hükümlü sayısı 419 bin 194’e yükseldi.
CHP İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi, cezaevlerinde koşulların araştırılması için TBMM Başkanlığına araştırma önergesi verdi.
CEZAEVLERİ ISLAH KURUMU OLMAKTAN ÇIKTI
Cezaevlerinde yaşanan yoğunluğun artık yapısal bir krize dönüştüğünü vurgulayan İlgezdi, “Adalet Bakanlığı verilerine göre ceza infaz kurumlarının toplam kapasitesi yaklaşık 290 bin kişi olmasına rağmen, tutuklu ve hükümlü sayısı 400 bini geçmiş durumda. Bu tablo, cezaevlerinin suç işleyen bireyleri topluma kazandırma işlevini kaybettiğini gösteriyor” ifadelerini kullandı.
HİJYEN, SAĞLIK VE GÜVENLİK RİSKİ ARTTI
Aşırı doluluğun yalnızca fiziksel alan yetersizliğine değil, sağlık ve güvenlik krizine de neden olduğunu belirten İlgezdi, “Cezaevlerinde sıcak suya erişim, hijyen koşulları ve sağlık hizmetleri büyük ölçüde aksıyor. Personel başına düşen mahkum sayısı arttıkça güvenlik riskleri de büyüyor. Bu durum hem çalışanlar hem mahkumlar açısından sürdürülemez bir hale geldi” dedi.
İlgezdi, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerin ve Anayasa’nın 17’nci ve 19’uncu maddelerinin insan onuruna uygun muamele hakkını güvence altına aldığını hatırlatarak, “Devletin görevi, cezaevlerini bir cezalandırma aracı haline getirmek değil, topluma kazandırmayı sağlamaktır. Bugünkü tablo, sosyal devlet ilkesiyle bağdaşmıyor” değerlendirmesini yaptı.
“YAPISAL SORUNLAR İNCELENMELİ”
TBMM’ye sunduğu araştırma önergesiyle cezaevlerindeki aşırı doluluğun nedenlerinin, infaz sistemindeki planlama eksikliklerinin ve denetim zafiyetlerinin araştırılmasını talep eden İlgezdi, “Cezaevlerinin ıslah edici işlevini yeniden kazanması, mahkumların insanca yaşam koşullarına erişmesi için kapsamlı bir reform süreci başlatılmalı” dedi.