Anayasa Mahkemesi, Gezi eylemleri döneminde gözaltında kolu kırılan Süleyman Göksel Yerdut’a 15 bin TL tazminat ödenmesine karar verdi.
Soruşturmayı yürüten savcı, polislerin ifadesini esas alarak kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Yerdut’un başvurusunu inceleyen AYM, kararı ihlal olarak değerlendirdi. Yaklaşık dört yıl sonra çıkan kararda, Yerdut’un gözaltında ‘kötü muameleye maruz kaldığı’ ve sorumlular hakkında etkili bir ceza soruşturması yürütülmemesi nedeniyle ‘insan hassasiyetiyle bağdaşmayan muamele yasağının ihlal edildiği’ belirtildi.
AYM ayrıca “Kovuşturmaya yer yoktur” kararına, şüpheli polislerce hazırlanan tutanakların dayanak gösterilmesinin etkili ve bağımsız bir soruşturma sağlanması önünde engel teşkil ettiğini de vurguladı.
‘ETKİLİ SORUŞTURMA YÜRÜTÜLMEMİŞTİR’
Kararda şöyle dendi: “Somut olayda, olayın şüphelileri tarafından düzenlediği konusunda uyuşmazlık bulunmayan tutanakların doğrulukları araştırılmaksızın ve başkaca bir delil ile desteklenmeksizin tek başına hükme esas alınmasının tarafsız ve bağımsız soruşturma ilkelerine aykırılık teşkil ettiği tespit edilmektedir. Süreç bir bütün olarak değerlendirildiğinde devletin hüküm ve kontrolü altında bulunan bir zaman diliminde meydana gelen yaralanma olayına ilişkin etkili, özenli, sorumluların tespiti ve maddi gerçeğin ortaya çıkarılması amacına yönelik bir soruşturma yürütülmesi konusunda gerekli özenin gösterilmediği sonucuna ulaşılmıştır.”
SORUŞTURMA YENİLENECEK
AYM, Anayasa’nın 17’nci maddesinin üçüncü fıkrasının, devletin etkili soruşturma yapma usul ve yükümlülüğünün ihlal edildiğine karar verilmesi gerektiğine hükmetti. Bu karar doğrultusunda söz konusu şüpheli polisler hakkında ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için soruşturmanın yenilenmesine karar verildi.
Mahkeme ayrıca başvurucu Yerdut’a 15 bin TL tazminat ödenmesine hükmetti.
Anayasa Mahkemesi, Gezi eylemleri döneminde gözaltında kolu kırılan Süleyman Göksel Yerdut’a 15 bin TL tazminat ödenmesine karar verdi.
Soruşturmayı yürüten savcı, polislerin ifadesini esas alarak kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Yerdut’un başvurusunu inceleyen AYM, kararı ihlal olarak değerlendirdi. Yaklaşık dört yıl sonra çıkan kararda, Yerdut’un gözaltında ‘kötü muameleye maruz kaldığı’ ve sorumlular hakkında etkili bir ceza soruşturması yürütülmemesi nedeniyle ‘insan hassasiyetiyle bağdaşmayan muamele yasağının ihlal edildiği’ belirtildi.
AYM ayrıca “Kovuşturmaya yer yoktur” kararına, şüpheli polislerce hazırlanan tutanakların dayanak gösterilmesinin etkili ve bağımsız bir soruşturma sağlanması önünde engel teşkil ettiğini de vurguladı.
‘ETKİLİ SORUŞTURMA YÜRÜTÜLMEMİŞTİR’
Kararda şöyle dendi: “Somut olayda, olayın şüphelileri tarafından düzenlediği konusunda uyuşmazlık bulunmayan tutanakların doğrulukları araştırılmaksızın ve başkaca bir delil ile desteklenmeksizin tek başına hükme esas alınmasının tarafsız ve bağımsız soruşturma ilkelerine aykırılık teşkil ettiği tespit edilmektedir. Süreç bir bütün olarak değerlendirildiğinde devletin hüküm ve kontrolü altında bulunan bir zaman diliminde meydana gelen yaralanma olayına ilişkin etkili, özenli, sorumluların tespiti ve maddi gerçeğin ortaya çıkarılması amacına yönelik bir soruşturma yürütülmesi konusunda gerekli özenin gösterilmediği sonucuna ulaşılmıştır.”
SORUŞTURMA YENİLENECEK
AYM, Anayasa’nın 17’nci maddesinin üçüncü fıkrasının, devletin etkili soruşturma yapma usul ve yükümlülüğünün ihlal edildiğine karar verilmesi gerektiğine hükmetti. Bu karar doğrultusunda söz konusu şüpheli polisler hakkında ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için soruşturmanın yenilenmesine karar verildi.
Mahkeme ayrıca başvurucu Yerdut’a 15 bin TL tazminat ödenmesine hükmetti.