Nefes Gazetesi Yazarı Nuray Babacan AKP’nin önde gelen milletvekillerinde Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndan duyulan rahatsızlığı köşesine taşıdı.
Babacan konuyu köşesine şu sözlerle taşıdı: “Vatandaşın demokratik düzene katılmasını sağlayan en önemli kurum olan TBMM, uzun bir süreden beri acınası bir halde patinaj yapıyor, yaptırılıyor. Yeni sistemden en büyük zararı Meclis gördü. Tanık olduklarımız, aktarılanlar, şikayetler gerçekten üzücü.
TBMM müthiş bir tıkanıklık yaşıyor. Sanki kurum, iktidar mensuplarının muhalefete katlanmak zorunda oldukları yer muamelesi görüyor. Sorunlara yönelik önerilerin dikkate alınarak ‘ortak yasama yapma kültürü’ çoktan yok oldu.
AKP’Lİ VEKİLLER RAHATSIZ
İşin ilginci bu inançsızlık iktidar mensubu milletvekillerinde de var. Çünkü hiçbiri yasama sürecine dahil edilmiyorlar. Zamanında Genel Kurul’a katılıp, el kaldırmadıkları için sürekli fırça yiyorlar. Ciddi bir çözülme ve inançsızlık hakim.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nden sonra milletvekillerinin hiçbir ağırlığı kalmadı. İçeriğini bilmedikleri yasa tekliflerine imza atıyorlar. Sorduğunuzda da ‘gruptan aradılar, gittik imza attık’ diyorlar. Tek işlevleri, hasta seçmene doktor randevusu ayarlayıp, tayin, atama ve iş bulma takibi yapmak.
SORUMLU 50+1
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, içi boşaltılan kamu yönetimi, hafızasını kaybeden bakanlıklar, ülke yararından çok, siyasi tercihleri önceleyen karar vericiler yüzünden büyük bir sorun yaşıyor. Bunu, hazırlanan eksik yasalar, yanlış düzenlemeler, altına imza attığı teklifin içeriğini bilmeyen AKP’li vekillerden biliyoruz.
Bu tartışma sadece muhalefet milletvekilleri arasında değil, iktidar mensupları tarafından da yapılıyor. Geçmiş dönemlere ilişkin coşkulu anılarını anlatanlar, sorumlunun “50 artı 1 sistemi” olduğunu itiraf ediyorlar.
PARLAMENTER SİSTEME DÖNÜŞ ZORUNLU
Yaşanan hem antidemokratik sorunların hem ekonomik krizin nedeninin yeni sistem ve onun zorladığı 50 artı 1 mekanizması olduğunu dile getiren AKP’liler, ‘güçlendirilmiş parlamenter sisteme’ dönmenin zorunlu olduğunu anlatıyorlar.
Kendilerine ‘yetecek kadar bir oyla’ yeniden iktidar planı yapıyorlarsa da “Cumhurbaşkanını artık bunun bir zorunluluk olduğunu söylememiz gerekiyor” diyen AKP’li siyasilere rastlamak mümkün…”























