Bursa merkezli soruşturmada, rüşvet karşılığı usulsüz denklik belgeleriyle yüzlerce öğrenci üniversitelere kaydedildiği ortaya çıktı. Belgelerin sahte olduğu anlaşılınca 210 öğrenciye dava açıldı, Milli Eğitim’de görevli bürokratlar rüşvet ve resmi belgede sahtecilikle yargılanıyor.
Söz konusu skandal, ilk kez 2019’da Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) yapılan ihbarla gündeme geldi. Halk TV’den İsmail Saymaz’ın haberine göre, iki yıl boyunca herhangi bir işlem yapılmadı. Milli Eğitim Bakanlığı, 2021’de müfettiş görevlendirerek Bursa, Gaziantep ve Şanlıurfa’da inceleme başlattı.
Müfettişlerin raporunda dikkat çeken bulgular yer aldı:
İncelenen 450 öğrenciden 419’unun denklik belgesi usulsüz verildi.
208 öğrenci, Bursa il ve Nilüfer ilçe milli eğitim müdürlüklerinden belge aldı.
201 öğrenci Bursa’da yaşamamasına rağmen burada başvuru yaptı.
27 öğrenci aynı ikamet adresini gösterdi.
Evrakların asılları bulunamadı.
Öğrenciler, hem Türkiye’de hem de Rusya, Ukrayna, Belarus, Makedonya, Moldova ve Sırbistan’daki liselerden mezun olmuş gibi göründü. Ancak Türkiye’deki mezuniyetlerini başvuru sırasında beyan etmediler.
Yurtdışında eğitim aldıklarına dair belgelerin orijinalleri yoktu.
Bir kısmı hiç yurtdışına çıkmamıştı; giriş-çıkış tarihleri de eğitim süreleriyle uyuşmuyordu.
Bazılarının giriş-çıkış belgeleri tamamen sahteydi.
Müfettiş raporunda, öğrencilerin gerçeğe aykırı beyanda bulunarak denklik belgesi aldıkları, belgelerin usule ve kanuna aykırı olduğu ve iptal edilmesi gerektiği vurgulandı.
MEB suç duyurusunda bulundu
Rapor sonrası Milli Eğitim Bakanlığı suç duyurusunda bulundu. Bursa’da 2022’de düzenlenen operasyonda, aralarında Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü Yükseköğretim Yurtdışı Eğitim ve Denklik Bölümü şefi Mustafa E. ile memur Emrah Ü.’nün de bulunduğu 10 kişi tutuklandı.
Sanıklar hakkında “rüşvet” ve “resmi belgede sahtecilik” suçlarından dava açıldı. Ayrıca, usulsüz denklik belgesiyle üniversiteye kayıt yaptıran 210 öğrenciye de “resmi belgede sahtecilik” suçlamasıyla iddianame düzenlendi.
‘Sevap için’ yollanmış
İddianameye göre memur Emrah Ü., 208 işlemin 174’üne imza attı. Aracı şirket sahiplerinden 32 bin 200 lira rüşvet aldığı öne sürüldü. Emrah Ü., işlemleri amiri Mustafa E.’nin talimatıyla hızlandırdığını savundu, parasal çıkarı olmadığını iddia etti. Hesabına gönderilen paraların “sevap için” ya da “evlilik hediyesi” olarak yollandığını öne sürdü.
Emrah Ü.’ye para gönderen sanıklardan Erdal Ş. de rüşvet suçlamasını reddetti. Yetiştirme yurdunda büyüyen Emrah Ü.’ye bu nedenle maddi destek verdiğini, paraların “yardım amacıyla” gönderildiğini savundu.
Öğrenciler de itiraf etti
Soruşturma kapsamında ifade veren öğrenciler, üniversiteye kaydolmak için para karşılığı sahte belgeler aldıklarını kabul etti.
Abdülkadir C.: Sırbistan’da hiç bulunmadığı halde oradan lise diploması aldığını, belgeleri İbrahim Ö.’den satın aldığını anlattı. Bankadan 6 bin dolar, elden 3 bin dolar ve 46 bin liralık çek verdiğini, Medipol Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’ne kaydolduğunu söyledi.
Ahmet Ü.: Rusya’da lise bitirmiş gibi göründüğünü ama o yıllarda yurtdışına hiç çıkmadığını itiraf etti. Çevresinden, hukuk fakültesine sınavsız kayıt yaptırılabileceğini duyduğunu, Cihan D. adlı kişiye 20 bin lira ödediğini aktardı.
Baran T.: Üniversite sınavında düşük puan alınca aracılara başvurduğunu, 8 bin dolar karşılığında inşaat mühendisliği bölümüne yerleştirildiğini söyledi.
Pelin D.: Bekir T.’nin kendisine “Pandemiden dolayı ülkeye gitmeye gerek yok” diyerek 200 bin lira istediğini, Moskova’da liseye kaydedildiğini ancak derslere hiç katılmadığını, tüm işlemlerin Bekir T. tarafından yapıldığını anlattı.
Sanıkların savunmaları
Öğrencilerden para almakla suçlanan Bekir T., iddiaları reddetti. Sahte belgenin denklik değil, mezuniyet evrakı olabileceğini öne sürdü. “Ben evrak üretmedim, basmadım, satmadım; sadece denklik başvurusu yaptım” dedi.
Bekir T., pandemi döneminde uzaktan eğitimin yasal olduğunu, Rusya’da liselerin iki yılda tamamlanabildiğini savundu. Hiçbir öğrencinin mağdur edilmediğini, çünkü yüzde 10’luk kontenjanın yurtdışındaki öğrencilere ayrıldığını ileri sürdü. Ayrıca, AK Parti’den İYİ Parti’ye geçtiği için eski meslektaşlarının kendisine kumpas kurduğunu iddia etti.
Yargılama sürüyor
Bursa ve Ankara’da açılan davalar birleştirilerek Bursa 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı. Sanıkların yargılamaları halen devam ediyor.