İHD Çocuk Hakları Komisyonu, geçtiğimiz günlerde Diyarbakır’da tutuklanan iki çocuk annesi Eylem Oyunlu’yla ilgili açıklamasında, 1 aylık bebeğin nüfus kaydının dahi yapılamadığını, 2 yaşındaki çocuğun ise kronik bronşit hastası olduğunu kaydetti.
“İFADEYE ÇAĞRILDI, TUTUKLANDI”
Geçtiğimiz günlerde Diyarbakır’da tutuklanan Eylem Oyunlu’nun henüz nüfus kaydı yapılmayan 1 aylık bebeği ve 2 yaşındaki kızı A. N. İle birlikte cezaevine konduğunu kaydeden İHD Çocuk Hakları Komisyonu, şu ifadeleri kullandı: “Eylem OYUNLU’nun resmi kayıtlara geçmeyen 1 aylık bebeğinin, gözyaşı kanal tıkanıklığı, 2 yaşındaki kızı ise A. N.’in ise kronik bronşit rahatsızlığı olduğu cezaevi doktoru tarafından yapılan muayene ile tespit edilmiştir. Cezaevi koşullarının bu çocukların hastalıkları üzerinde olumsuz etki yaratacağı şüphesiz olmakla birlikte anne Eylem OYUNLU’nun da henüz lohusa döneminde olduğu için kendisi hakkında tutuklama dışında bir tedbirin uygulanması gerektiği Ceza Muhakemeleri Kanununun 109. Maddesi gereğince sabittir. Sağlık hakkına erişim ihtiyacı bulunan her iki çocuğun annesi Eylem OYUNLU, Cumhuriyet Savcılığı tarafından çağrıldığı bir ifade işlemi akabinde tutuklanmış, tutukluluk durumuna ilişkin yapılan itiraz da ret edilerek hem kendisinin hem de her iki çocuğunun sağlık ile kişi güvenliği hakları yargı makamları eliyle ihlal edilmiştir.”
“ULUSLARARASI SÖZLEŞMELERE VE YÜRÜRLÜKTEKİ MEVZUATA AYKIRI”
Açıklamada, “Eylem OYUNLU hakkında verilen hem ilk tutuklama kararı hem de tutuklama kararına karşı yapılan itiraz başvurusunun reddi kararı, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere ve yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine aykırıdır. Bir çocuğun ne olursa olsun gelişim dönemleri göz önünde tutularak annesinden ayrılmadan sağlıklı koşullar içinde büyümesi en temel haklarından biridir. Bununla birlikte tüm bunlar sağlanamazken, aslen çocuk koruma sisteminin öznesi olan çocukların ceza adalet sistemi içerisinde olmaları, özgürlüklerinin kısıtlanması, üstelik yeni doğan ve hasta olan çocukların doktor raporlarına rağmen cezaevinde tutuluyor olması asla kabul edilemezdir” denildi.
İHD Çocuk Hakları Komisyonu, geçtiğimiz günlerde Diyarbakır’da tutuklanan iki çocuk annesi Eylem Oyunlu’yla ilgili açıklamasında, 1 aylık bebeğin nüfus kaydının dahi yapılamadığını, 2 yaşındaki çocuğun ise kronik bronşit hastası olduğunu kaydetti.
“İFADEYE ÇAĞRILDI, TUTUKLANDI”
Geçtiğimiz günlerde Diyarbakır’da tutuklanan Eylem Oyunlu’nun henüz nüfus kaydı yapılmayan 1 aylık bebeği ve 2 yaşındaki kızı A. N. İle birlikte cezaevine konduğunu kaydeden İHD Çocuk Hakları Komisyonu, şu ifadeleri kullandı: “Eylem OYUNLU’nun resmi kayıtlara geçmeyen 1 aylık bebeğinin, gözyaşı kanal tıkanıklığı, 2 yaşındaki kızı ise A. N.’in ise kronik bronşit rahatsızlığı olduğu cezaevi doktoru tarafından yapılan muayene ile tespit edilmiştir. Cezaevi koşullarının bu çocukların hastalıkları üzerinde olumsuz etki yaratacağı şüphesiz olmakla birlikte anne Eylem OYUNLU’nun da henüz lohusa döneminde olduğu için kendisi hakkında tutuklama dışında bir tedbirin uygulanması gerektiği Ceza Muhakemeleri Kanununun 109. Maddesi gereğince sabittir. Sağlık hakkına erişim ihtiyacı bulunan her iki çocuğun annesi Eylem OYUNLU, Cumhuriyet Savcılığı tarafından çağrıldığı bir ifade işlemi akabinde tutuklanmış, tutukluluk durumuna ilişkin yapılan itiraz da ret edilerek hem kendisinin hem de her iki çocuğunun sağlık ile kişi güvenliği hakları yargı makamları eliyle ihlal edilmiştir.”
“ULUSLARARASI SÖZLEŞMELERE VE YÜRÜRLÜKTEKİ MEVZUATA AYKIRI”
Açıklamada, “Eylem OYUNLU hakkında verilen hem ilk tutuklama kararı hem de tutuklama kararına karşı yapılan itiraz başvurusunun reddi kararı, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere ve yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine aykırıdır. Bir çocuğun ne olursa olsun gelişim dönemleri göz önünde tutularak annesinden ayrılmadan sağlıklı koşullar içinde büyümesi en temel haklarından biridir. Bununla birlikte tüm bunlar sağlanamazken, aslen çocuk koruma sisteminin öznesi olan çocukların ceza adalet sistemi içerisinde olmaları, özgürlüklerinin kısıtlanması, üstelik yeni doğan ve hasta olan çocukların doktor raporlarına rağmen cezaevinde tutuluyor olması asla kabul edilemezdir” denildi.